sorunlu oor Engels
sorunlu
Vertalings in die woordeboek Turks - Engels
beleaguered
Yanında bir dünya korumayla 3 tane sorunlu, baltası bile olmayan adamdan mı korkuyorsun?
And all the Tudor guards with you and you fear three beleaguered men without an axe between them?
failing
Çok sert vurur, Morty, sonra yavaşça söner gider seni de sorunlu bir evlilikte mahsur bırakır.
It hits hard, Morty, then it slowly fades, leaving you stranded in a failing marriage.
hard
Böylesine bir huzur, sorunlu dünyamızda çok az insanın sahip olabileceği bir nimettir!
Such peace of mind is a rare blessing in this hard world!
problematic
Erkek arkadaşın sorunlu bir kişi ama bırakmak ya da kopmak için yeterince iyi bir neden değil.
Your boyfriend is a problematic person, but that's not a good enough reason to give up or break off your relationship.
strained
İkinizin sorunlu bir ilişkisi olduğunu biliyorum.
I know that you've had a strained relationship.
Geskatte vertalings
Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings
voorbeelde
Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Sonra aether'la ona dokunup tüm kasabayı sorunlu yapmak için onu bir sorun bombasına dönüştürdü.
When she wasn' t impersonating Veronica Dexter...... she wore a pink wigOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Kenevir daha en başta sorunlu, çünkü o çok moleküllü bir uyuşturucu / ilaç.
There' s a train in about half an hourOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
2,4 GHz bandı, çakışmayan yalnızca 3 kanal bulunduğu, genellikle yakındaki ağlardan gelen yüksek düzeylerde gürültünün yanı sıra diğer cihazlardan (örneğin mikrodalga fırınlar) gelen ek parazitler olduğu, dolayısıyla gürültülü ve karmaşık bir RF ortamına sahip olduğu için bağlantı açısından sorunludur.
I do believe in god, by the waysupport.google support.google
Vita Euthymii ayrıca Efthimios'un imparatorla sorunlu ilişkisinde Zoe Zaoutzaina'nın babası, Stylianos Zaoutzes'ın komploları üzerine birçok suçlama bulunur.
Other information: (a) Provider for PFEP – Natanz, (b) Involved in Iran's nuclear programmeWikiMatrix WikiMatrix
Sorunlu kardeş?
What is this?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bence içimizden biri sorunlu.
just borrowed thisOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Sorunlu bir aileniz olmasına şaşırmış olamazsın.
straight flushOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Sorunlu biri miydi?
You didn' t get them medals for holding hands with GermansOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Görev süresi gelecek ay sona erecek olan bir diğer BM misyonu ise, Yugoslavya- Hırvatistan sınırında, sorunlu Prevlaka Yarımadası' ndaki küçük çaplı askeri gözlem heyeti
Case COMP/M.#- Sun Capital/DSM Special ProductsSetimes Setimes
Bugün sorunlu olan herkes...
And they think it was murder, too, but the cops still haven' t figured out who she wasOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Moody' s, tırmanan etnik gerginlikler ve # kim genel seçimlerinden yedi ay sonra devlet düzeyinde yeni bir hükümet kurulamamış olmasını sorunlu olarak kaydetti
% of Christians have so much acid in their stomach, they become churning cauldrons of death for all those nasty little brucellosis bugsSetimes Setimes
Sen sorunlusun ve bunu çocuklarına sen yapıyorsun.
By not speaking SpanishOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Klasik, sorunlu müşteriydi.
Commission Decision of # April # setting up a group of experts onfinancial educationOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Dan, Linda'nın sorunlu geçmişi hakkında daha fazla bilgi edinmeye çalıştı.
I just wanted to make sureTatoeba-2020.08 Tatoeba-2020.08
Arkadaşlıklarımın çoğu sorunluydu ve korkuya dayanıyordu.”
Thermal cooling is coming off nominaljw2019 jw2019
Hükümetle Gülen hareketi arasındaki siyasi kavganın ardından ve esasen sistemi Gülen'in etkisinden kurtarmak amacıyla, hükümet bu toplu davalara bakan sorunlu sistemi ortadan kaldırmaya girişti.
I' m afraid it would be equally distasteful to accept money from the bankhrw.org hrw.org
Gerçek şu ki, lisede yarım bıraktığın o dersleri gördüğüm anda ailenin sorunlu olduğundan emin oldum.
No one understand you better than meOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Çocuğun sorunlu olduğunu duymuştum, ama yüce İsa
Non-opposition to a notified concentration (Case COMP/M.#- Airbus/SITAopensubtitles2 opensubtitles2
BM' nin Prevlaka' daki gücünün görev süresinin sona ermesine çok az bir süre kala, Hırvatistan Başbakanı İvica Racan ülkesi ile Yugoslavya arasında sorunlu yarımada üzerinde geçici bir anlaşmaya varıldığını açıkladı
In view of the concerns raised by France and Sweden, to indicate and to substantiate where necessary, any differences between Compagel gel for horses and reference product Tensolvet # (authorised in Germany) that could justify different conclusions on the efficacy for the two productsSetimes Setimes
Drina Nehri üzerinde, Ivo Andrić tarafından kaleme alınan bir romana konu olmuş. Romanda Avrupa'nın ve Balkanların bu en sorunlu bölgesinde zaman içerisinde ne kadar büyük duvarların inşa edildiği konu ediliyor.
Whereas support should be granted for other measures relating to farming activities and their conversion; whereas the list of measures should be defined on the basis of experience and having regard to the need for rural development to be based partly on non-agricultural activities and services so as to reverse the trend towards the economic and social decline and depopulation of the countrysideted2019 ted2019
"Dördü arasındaki en sorunlu kategori şüphesiz ""Renkliler""di."
Verification of compliance of migration into foodstuffs with the migration limits shall be carried out under the most extreme conditions of time and temperature foreseeable in actual useLiterature Literature
Hitler Hess'in bu takıntısından dolayı Hess'in astrologlarını sorunlu tuttu.
This is your home, isn' t it?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Sadece sistemin içinde daha fazla kalmayacak sorunlu çocuklara ulaşmak istiyoruz.
Shut up, all of youOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Walt, sistem sorunlu.
As someone really smart, you can be amazingly thick sometimesOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ancak o hisler, hayatınızın sorunlu olduğu anlamına gelmiyor olabilir.
Was there ever a woman really called Shelly Godfrey?ted2019 ted2019
201 sinne gevind in 5 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.