ginseng oor Turks

ginseng

/ʒin.sɑ̃ɡ/ naamwoord manlike

Plante asiatique

Vertalings in die woordeboek Frans - Turks

ginseng

Parce qu'à partir d'un certain âge, une petite pincée de ginseng dans votre thé fluidifie les artères.
Belli bir yaştan sonra çayınıza katacağınız bir miktar ginseng kan dolaşımına çok iyi gelir.

voorbeelde

Comment remplacer le ginseng?
Ginseng i nasıl değiştirebilirim.

Waouh, je pensais que c'était du ginseng.
Vav, Ginseng olduğunu sanmıştım.

Ma femme a ramené du ginseng de chez elle.
Karım bu ginseng'i kasabasından getirdi.

Dr Wong, ce n'est pas du ginseng.
Dr. Wong, Bu gerçek ginseng değil doğrumu?

Du Ginseng et du Dexatrim.
Ginseng ve Dexatrim.

Thé au ginseng.
... Ginseng çayını.

Vous avez du thé au ginseng?
Ginseng çayınız var mı?

Donnez-moi juste une tasse de thé au ginseng!
O zaman bana bir jinseng çayı.

Racines cuites à la vapeur et ginseng marinés au miel.
Buğulanmış ve balda bekletilmiş ginseng köküyle.

La semaine précédente, j’avais eu la chance de découvrir par hasard quatre grosses racines de ginseng.
Önceki hafta şansım vardı ve dört iri ginseng kökü bulmuştum.

Voulez-vous du thé au ginseng?
Ginseng çayı ister misin?

Ginseng?
Ginseng?

Du Ginseng et du Dexatrim
Ginseng ve Dexatrim

Le docteur John Neeld, président de la Société américaine des anesthésistes, explique : “ Nous recevons des rapports selon lesquels certaines plantes très utilisées, parmi lesquelles le ginseng et le millepertuis, risquent de provoquer des variations importantes de la pression artérielle.
John Neeld şunları söyledi: “Ginseng ve binbirdelikotu da dahil yaygın olarak kullanılan bazı bitkilerin kan basıncında büyük dalgalanmalara yol açabileceğine ilişkin kişisel deneyimlere dayanan haberler var.

Au ginseng.
Ginseng.

Un peu de thé noir au ginseng et à la mangue.
Ginsengli ve mangolu demli birer çay.

M. Wang, votre soupe de Ginseng.
Sinseng çorbanız, Efendi Wang.

Oui, mais j'ai ajouté 3.5 grammes de ginseng, et de réglisse, une racine de digitale pourpre, de pivoine, et de l'angélique noire-pourprée. Et aussi 4.5 grammes d'hedysarum, 2 jujubes et 3 tranches de gingembre, Alors ça ne sera pas dur à boire.
Evet ama 3.5 gram ginseng, meyankökü ve yüksükotu, şakayık, Kore melekotu kökü, ve ayrıca 4.5 g hedysarum ve iki çiğde, dilimlenmiş üç zencefil koydum. Bu yüzden içmek zor olmayacak.

Mais on a établi qu'il s'agissait de ginseng.
Ama cinseng bitkisi olarak tarif edilmişlerdi.

Je-mun... Du ginseng sauvage. T'en mangeais beaucoup au lycée.
Je-mun bunun içinde lisedeyken aldığın camphor ginseng'den var.

Je te fais envoyer du ginseng.
Sana biraz ginseng ilacı getireyim.

Ginseng tibétain.
Tibet ginsengi.

On a volé le ginseng?
Ginseng çalındımı?

Tso, déclare le ginseng à la douane.
Cho, görevlilere ginseng i göster.

Il y a un trafic de ginseng entre les soldats du Sud et les étrangers de Myung.
" Yetmezmiş gibi, bitki kaçakçıları durumu daha beter hale getiriyorlar. "