je meurs oor Turks

je meurs

Vertalings in die woordeboek Frans - Turks

ölüyorum

Combien de gens, pensez-vous, meurent chaque année du cancer ?
Sence her yıl kanserden kaç kişi ölür?

Soortgelyke frases

je vais mourir
ölüyorum

voorbeelde

Si je meurs, Kate meurt avec moi.
Ben ölürsem, Kate de ölür.

Si je ne le prends pas, je meure ici.
Onu yanıma almazsam, burada öleceğim.

Je ne fais pas ça d'habitude, mais je meurs d'envie d'essayer mon nouveau portable.
Normalde bunu yapmam ama yeni Blackberry'mi denemek için ölüyorum.

Je meurs de faim.
Açlıktan ölüyorum.

Si je meurs, ils paieront 70 millions, pour moi?
Yani ölürsem, benim için 70 milyon mu ödeyecekler?

Je meurs de... ceux qui auraient pu me voir et me retenir.
Beni görüp de yardım edebilecek kişilerin yüzünden ölüyorum.

Je meurs d'envie de cornichons de la Spreewald.
Spreewood turşusu istiyorum.

Je meurs de soif.
Yanıyorum.

Dieu, je meurs de faim.
Tanrım, açlıktan ölüyorum.

Je meurs de soif.
Susuzluktan ölüyorum.

C'est pourquoi ils voulaient que je meure.
Bu yüzden ölmemi istediler.

Tu ne vas même pas attendre... que je meure?
Ben ölene kadar beklemeyecek misin?

Je meurs, mais je peux en rire.
Ölüyorum ama gülebiliyorum da.

Seulement si je meurs.
Ölürsem intihar olur, evlat.

Je meurs d'envie de l'utiliser depuis l'école de médecine.
Tıp fakültesinden beri kullanmaya can atıyorum.

Ouf, je meurs de faim.
Dostum, açIıktan ölüyorum.

Mon Dieu, je meurs ici.
Geberiyorum burada.

Je meurs de faim et il n'y a rien à manger dans cette maison.
Açlıktan ölüyorum ve bu evde hiçbir şey yok.

Je meurs d'envie d'entendre pourquoi.
Öğrenmek için sabırsızlanıyorum.

Mais je meurs de faim.
Ama midem zil çalıyor dostum.

Il y a ce nouveau bar sympa que je meurs d'envie d'essayer.
Yeni bir büyük bar açıldı, oraya gitmek için sabırsızlanıyorum.

Je meurs, les gardiens publient les boîtes.
Ben ölürsem, gardiyanlar kutuları ortaya çıkartır.

Priez pour que je meure en silence.
Sessizce öleyim diye dua et benim için.”

Je meurs de faim.
Midem kazınıyor!