obruk oor Engels

obruk

Vertalings in die woordeboek Turks - Engels

sinkhole

naamwoord

geology: hole formed in soluble rock

Yani, Ansızın Vadisi insanın aklında obruk gibi bir şey canlandırmıyor mu?
You know, Sudden Valley conjures up the image of a sinkhole, no?

concave

adjektief

sink

werkwoord

A natural depression or hole in the surface topography caused by the chemical dissolution of carbonate rocks.

Burası, And Dağları'nın kireç taşını oyan doğal bir obruk.
This is a natural sink hole cut out of the limestone of the high Andes.

doline · pitch · cenote · dolina · shakehole · swallet · shake hole · sink hole · swallow hole

Obruk

Vertalings in die woordeboek Turks - Engels

obruk

Wikimedia anlam ayrımı sayfası

Wikimedia disambiguation page

pitch

verb noun

steep section of a climbing route requiring a rope

Soortgelyke frases

çukur ayna, obruk ayna
concave mirror

obruk, düden
swallowhole

çukur mercek, obruk mercek
concave lens

düden, obruk, kaçak kuyusu
katavothre · ponor

voorbeelde

Obrukların sadece jeolojik anlamı yoktur.
Sinkholes don't just exist in a geologic context.

Ama sanırım bu tıpkı Pari Teyze'min obruğa düşmeden dediği gibi:
But I guess it's like my Aunt Pari said right before she fell into that sinkhole,

Belki obrukların oluşma ya da onarılma tarihlerinin bir anlamı vardır.
Maybe the date that the sinkholes formed means something or the dates they were repaired.

Buradaki arazi, obruklarla ve eski maden kuyularıyla kaplı.
The land here is full of sinkholes and old mine shafts.

Çöküntü obruğu kötü olan.
Cover-collapse is the nasty one.

Su dolu bu obruklar, bölgedeki tek açık tatlı su kaynaklarıdır
These flooded shafts are the region' s only source of open fresh water

Bu obruklar, yıllardır devam eden erozyon nedeniyle oluşuyor ve müdahale etmek onları daha da feci boyutlara taşıyabilir.
Those sinkholes exist due to years of erosion... and intervening could worsen them.

Yani, Ansızın Vadisi insanın aklında obruk gibi bir şey canlandırmıyor mu?
You know, Sudden Valley conjures up the image of a sinkhole, no?

Mayalar obrukların önemini anlamıştı.Ama bu su dolu geçitlerin, aslında yeraltı nehirlerinin başlangıcı olduğunu,...... ve bu nehirlerin hepsinin sonunda denize döküldüğünü...... asla bilemezlerdi
The Maya understood the importance of the cenotes, but they could never have known that these flooded passageways were actually the beginning of subterranean rivers, all of which eventually flow out to the sea

Tüm bu şartlar Obruk platosunda bir araya gelir.
All these are still in incubation stage.

Obruk var burda!
Oh, my God!

Sonbaharda bu derin kireçtaşı obruklarına kış uykularını geçirmek için 80 kilometre kadar uzaklıktan geldiler.
They journeyed here last fall from up to 80 kilometres away to hibernate in these deep limestone sinkholes.

Alçalma obruğunda yer haftalar ya da aylar süren bir süreçte yavaşça ve genelde daire biçiminde çökmeye başlar.
Cover-subsidence is where the ground very gradually begins to form a depression, usually circular, over the course of weeks or months.

Millet, obruklar alçalma obruğu mu çöküntü obruğu mu?
Guys, are they cover-subsidence or cover-collapse sinkholes?

Obruk var!
There's a sinkhole.

Kurşun arka kapıya, elimin az ilerisindeki bir noktaya isabet edince metal, bir obruk gibi içe göçtü.
The bullet hit the back door a foot away from my hand, the metal folding in like a sinkhole.

Obrukların aniden önem kazandığını biliyoruz.
Well, we know sinkholes suddenly became important.

Obruk evi yutmadan kaçmayı başarmış.
He was able to scramble out before the whole place went bye-bye.

Obruk, hanım evladı ayaklar, gözleme, zarif botlardan daha mı iyi?
Even more than sinkhole sissy feet flapjack go-go boots?

Mayalar obrukların önemini anlamıştı.Ama bu su dolu geçitlerin, aslında yer altı nehirlerinin başlangıcı...... olduğunu, bu nehirlerin hepsinin sonunda denize döküldüğünü...... asla bilemezlerdi
The Maya understood the importance of the cenotes, but they could never have known that these flooded passageways were actually the beginning of subterranean rivers, all of which eventually flow out to the sea

Jeolojik, jeofiziksel ve hidrolojik veriler ile yeraltısuyunun kimyasal ve izotopik kompozisyonlarının değerlendirilmesi obrukların oluşumunda hipojenik karstlaşmanın temel süreç olduğunu göstermektedir.
Evaluations based on geological, geophysical, hydrogeological data and the groundwater’s chemical and isotopic compositions suggest a hypogenic mechanism for the development of obruks.

Baba, " Plüton Bilim Okuyucuları " dergisinin yakında yayınladığı plüto-depremler, obruklar ve plütonyum derin sondajı yüzünden oluşan yüzey küçülmesi üzerine raporu hakkında ne düşünüyorsun?
Dad, what did you think about the recent report published by the Pluto science reader linking Pluto-quakes, sinkholes, and surface shrinkage to deep-core Plutonium drilling?

Şüphelinin kurbanları mevcut ya da eski obruklara götürdüğünü düşünüyoruz.
We think our unsub is taking his victims to current or former sinkholes.

Obruklar esasen, devasa tatlı su kuyularıdır
The cenotes are, in effect, gigantic fresh water wells