çekmeceli çalışma masası
worktable
çalışma masası oor Engels
çalışma masası
Vertalings in die woordeboek Turks - Engels
desk
en
table for writing and reading
O çalışma masası Meg için çok küçük.
That desk is too small for Meg.
bureau
Dekorasyona yardım ettiğinizi ve sizin ona çalışma masası seçtiğinizi söyledi...
She said you were helping her redecorate and you'd been picking out a bureau...
worktable
Kitaplarım ve yatağım var, çalışma masam.
I got my books and my bed, my worktable.
Geskatte vertalings
Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings
Soortgelyke frases
voorbeelde
Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Oğlunun bir çalışma masası vardı artık, bütün genç öğrencilere yakışır türden.
Never happened- Narcocorridos are real They' re not made upLiterature Literature
Bir sıraya dört çalışma masası doğru mu?
I mean, there was hair in it and maybe a piece of paperOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Babanın odasında bir çalışma masası gördüm.
Who gives a fuck what you think?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Kim, o Marko'nun çalışma masası.
There is written and oral evidence of the origin of this flat bread but the written sources are rather sketchyOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
O zaman güvenliğine karşlılık, ücretsiz bir oda, çalışma masası, ve tüm bunlarla benim için bazı araştırmalar yapacaksın.
I' m learning what love is, LouisOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Çalışma masasındaki bu fotoğraflara bakılırsa Vali bu durumu fark etmiş.
You' ve constructed a positronic brain?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Dekorasyona yardım ettiğinizi ve sizin ona çalışma masası seçtiğinizi söyledi...
The section on prosperity contains three principlesOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Eşyaların altında bir çalışma masası var.
Yeah, but you won' t, not if youwanna see these diamondsOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bir masa lambası, bir çalışma masası, portatif, bez bir yatak — her şeyi çoktan hazırladım.
No one told Picasso how to paintLiterature Literature
Bu tavsiye, çalışma masası üzerinde bekleyen, Bellonda'nın sabah raporunun içindeydi.
What are you doing in Vinegarroon?Literature Literature
Beni çalışma masası niyetine kullanacaksınız, değil mi?
And I say you will marry Miss SwartzOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ama çalışma masası sigara yanıklarıyla doluydu, çünkü buraya o şekilde gelmişti.
Sitting in Zen meditation is allLiterature Literature
O zaman bir çalışma masası, 6 tane alet edevat,
I won' t forgive you just because you' re my brotherOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bilgisayarı alınmış ve çalışma masası da boşaltılmış.
Dr. Whatever?You guys aren' t really f rom the Department of HealthOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Yeni bir çalışma masası almam gerekiyor.
How' s your head, my little piroshki?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ostrowski bunu çalışma masası olarak kullanıyormuş.
MONET collaborating members include, F Prince (Univ Montreal), a biomechanist, who will examine changes in gait and locomotor patterns and P Imbeault (Univ Ottawa), an expert in adipose tissue biology.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Burada büyük bir çalışma masası vardı.
Is there something I should know?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Odanın bir ucunda bilgisayar monte edilmiş bir çalışma masası, iki koltuk, üç sandalye ve küçük bir masa vardı.
You didn' t have to do thatLiterature Literature
kendi payını Steffi ile bir çalışma masası olsun.
On # February # the European Economic and Social Committee decided to draw up an own-initiative opinion, under Rule # of its Rules of Procedure, onOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Tara’nın numarasını bulamamıştım ama adresini biliyordum, Megan’ın çalışma masasındaki kartvizitinde yazıyordu.
Good shooting, B. KLiterature Literature
Kitaplık, çalışma masası ve iki sandalye.
Three moons have passed since her sweet face...... brightened the balcony of that lonely roomOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Onu çalışma masası tartışması kahve makinesi kavgası ve Frasier'ın tuvaletin anahtarını kaybetmesi gibi rezil bir olay takip etti.
I couldn' t restrain my negative thoughts and feelingsfor herOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Çalışma masasındaki her şeyi paketleyip, etiketleyin.
Will the gentleman yield?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bu oda, bir çalışma masası ve bilgisayarla çalışma odası haline getirilmişti.
Into the air, Junior Birdman!Literature Literature
O bir çalışma masası.
Thank goodness for that!- What do you mean? No, I meant for him, poor man!OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
54 sinne gevind in 7 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.