özel çalışma odası, kuytu yer
snuggery
çalışma odası oor Engels
çalışma odası
Vertalings in die woordeboek Turks - Engels
den
Sonra da Henry elinde yastıkla çalışma odasına gitti.
I saw henry take a pillow to the den.
study
Bu çalışma odasını misafirleri kabul etmek için de kullanırım.
I also use this study for receiving guests.
workroom
Çalışma odasında hâlâ iş başında.
He is still at work in the workroom.
library
Senin için anahtarı çalışma odasına bırakmış mıydı daha önce?
She ever leave her key for you at the library?
workshop
Belki çalışma odama saklanmış bir kaç tane vardır.
Maybe there are a few hiding in my workshop.
Geskatte vertalings
Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings
Soortgelyke frases
voorbeelde
Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Ayrıca avukatın çalışma odasındaki resme de dikkati çekecek kadar benziyordu.
Somehow Keats will survive without youLiterature Literature
Alt tarafı bir çalışma odası.
Slander is a serious offenceOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Burası babamın çalışma odasıydı.
That office must send back to the consignor the certified copy of the accompanying document intended for him.`OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ve o çalışma odası bizim yuvamız.
Don' t mind himOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Burası Bay Cliff'in çalışma odası.
Thus, we should not at present commit ourselves to subsidies from the Community budget for the period after this timeframe.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Enstitüde Norvell'in çalışma odasındaki boyalar,
and i took up karate. hence the dojo, hence respectOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Çalışma odasındaki ışık yanıyordu, fakat Richard orada değildi.
I want them where we can keep an eye on themLiterature Literature
Çalışma odası o zaman.
Calls on the Commission to refer the matter to Parliament again if it intends to amend its proposal substantially or replace it with another textOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bir başka büyük yatakhane, bir yemekhane, iki derslik ve bir çalışma odası onarım sırasını bekliyordu.
One' s at the lower lighthouse and there is one on the roofLiterature Literature
Yemek yapmandan, aptalca karo eke gecelerinden, özelliklede çalışma odasındaki o sandalyeyi sırtlamandan.
You don' t like it?No, I didn' t want to eat a saladOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
İki yatak odası, çalışma odası, havuz, nefis manzaralı.
Hey, you don' t have to be a little bastardOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Sonra, Yurttaş’ın düşünmek için çekildiği çalışma odası gibi bir yerde beş dakika bekledi.
Well, I was coming to that, sirLiterature Literature
Göl evinin çalışma odasındaki pikap.
whereas any ESF contribution to an Objective # single programming document must be of sufficient size to justify its separate management, and should therefore not amount to less than # % of the total Structural Funds contributionOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Çalışma odası mı?
Mom is fine here.As if you careOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bir yatak odası bir de çalışma odası.
I haven' t been fully apprised, but I don' t have a good feelingOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Yukarıda, yatak odalarıyla ve çalışma odası var.
My sister and nephews areOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Çalışma odasındaki telefonu kullanabilirsin.
And waved this dream job goodbye?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
" Çalışma Odası "
I can' t just leave himQED QED
İlk oda çalışma odası.
It' s only two yearsOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Çalışma odası lazım.
Emmaus when Jesus suddenly appears to themOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Pencereden dışarıya bir göz atıp Madame Zilensky’nin çalışma odasındaki ışığın hâlâ yandığını gördü.
Well, maybe that will teach youLiterature Literature
Bir kere kendi çalışma odası vardı.
It' s probably just guiltLiterature Literature
Dahası, çok güzel bir çalışma odası.
I' d never heard him in my lifeOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bu babamın çalışma odası.
The Bosnian Croats,who supported the Dayton accords, still dream, maybe somewhat secretly, of being reunited with CroatiaOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Odanın orta bölümü bir tür oturma ve çalışma odası olarak düzenlenmişti.
Mum, what' s wrong?Literature Literature
236 sinne gevind in 13 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.