yalandan yapmak oor Engels
yalandan yapmak
Vertalings in die woordeboek Turks - Engels
feign
pretend
Yalandan yapıyor gibi görünmüyordu!
Well, It Didn't Look Like He Was Pretending.
simulate
sham
Geskatte vertalings
Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings
voorbeelde
Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Çünkü tümüyle yalandan yapmak, kendi yaşamı olmayan yaşamların elden geldiğince ilerilerine girmek onun sanatıdır.
They pull the trigger, you take the fallLiterature Literature
Belki de bu yalanı gerçek yapmak için bir yol vardır.
It had nothing to do with you, and everything to do with meOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Yalancılığı farketmenin bilimi ile görme, dinleme sanatını birleştirdiğinizde, bir yalana işbrliği yapmaktan kendinizi kurtarırsınız.
To work for the Lazy S, maybe?ted2019 ted2019
Açıklama özetle, medyayı yalan haber yapmakla suçladı.
The aid shall be granted for products which conform to common standards fixed by Community legislation or, where no such standards exist, to specifications written into the supply contractsted2019 ted2019
Nefret ettiğimiz kişilere yalandan arkadaşlık yapmakta iyisin.
The status of the Group in the territory of the host governement shall be governed by a Headquarters Agreement between the host government and the GroupOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bulgularına göre yalan tespiti yapmak için tanıkların kullandıkları farklı kelimeleri saymak olağanüstü bir yöntem.
I' il talk to you in a few hoursOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Hiç bir alternatif ama böyle bir yalan kadar yapmak zorunda
What about you?You had us back inthat office a week after he passedOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Tatlım, yalandan evlilik yapmak büyük bir iş.
Are you all right?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Numara yapmakla yalan söylemek arasında büyük bir fark vardır.
He' s got Miria trapped in a turshem sphereOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Aslında yalan söylüyorum, bunu yapmak istiyordum.
is to decide whether I should go to a party tomorrow nightOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Yalan üzerine yorum yapmaktan daha iyi.
And these are the eggs you smashed to get into ICELiterature Literature
Sataşmak, numara yapmak, yalan söylemek ve kötü davranmak da, ötekinin iç dünyası hakkında aynı sezgiyi gerektirir.
Just over # minutesLiterature Literature
Yalandı sana sürpriz yapmak istedim.
One of our most controversial acquisitionsOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ve eğer yalan konuşursan, yataklık yapmaktan suçlanacaksın..
Do you know how worried I was?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bir yalan makinesi testi yapmak için buradayım. Senin üzerinde.
Stop the music!OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ayrıca yalan söylemek, dedikodu yapmak ve kibirlenmekde haram olarak kabul edilir.
When Basle II is adopted - and you have yourself said that you are aiming for 2005 - it should all happen very fast.WikiMatrix WikiMatrix
Yalan söylemekten kastın sana bir sürü şeyi yapmayacağımı söyleyip yine de yapmaksa evet, sana yalan söylüyordum.
Knots are hard.# #: #: #, #... > #: #: #, # Does anyone know another word for " douchebaggery "? I don' t want to use it a third timeOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Tek yapmak gereken yalan söylemek ve duygulara oynamaktı.
Report on the Renewed Social Agenda [#/#(INI)]- Committee on Employment and Social AffairsOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Peki ya, doğru olanı yapmak için yalan söylemek zorunda kalırsam?
As regards forage areas, where the single application is submitted late, the resulting reduction shall be in addition to any other reduction applicable to late submissions of applications for aid referred to in Articles # et # of Regulation (EC) NoOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Sanırım doğru şeyleri yapmak için...... yalan söylemek ve sır saklamak gerekiyor
Chronological order | Alphabetical order | International Roadmaps Reports HTML Format PDF Format Contacts Aircraft Design Manufacturing and Repair and Overhaul - 1996opensubtitles2 opensubtitles2
Konuştuğumuzun aksini yapmakla kalmadın yalan söyledin ve Harvey'in adını kullandın.
The data used for the analysis must be provided in an electronic format to be agreed upon by the CommissionOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Tabii birkaç cinayet için annesine yalan atmıyorsa. Ve bunu yapmak için senin poligonunu kullanmıyorsa.
Paperwork on polygraphsOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Yine de, çoğu kültürde ve toplumda dürüstlüğe değer verilirken, yalan söylemek ve hile yapmak ayıplanmaktadır.
Administrative procedure Staff members wishing to take leave within their entitlement as defined in (a), must obtain the prior authorisation of the Directorjw2019 jw2019
Beni Gözcülere yem yapmak için yalan söylemiş.
I need one minute.- Please, take your time. HeyOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
85 sinne gevind in 10 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.