Hierdie bladsy vertoon rou vertaaldata. Elke inligting kan verander word, u kan ook nuwe data byvoeg. Alle veranderinge word in 'n veranderingslogboek aangeteken.
Koerdies | Turks |
---|---|
gihîştin |
besonderhede
"Vertaalde frases kan baie betekenisse hê. Bykomende inligting wat in die ""definisie"" -veld gegee word, maak dit makliker om hulle te onderskei. Die volgorde van die betekenisse moet van die gewildste wees."
@TrKuEnFerhengan0-0 ::
skakel #413514663
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | ulaşmak, yetişmek, erme, ermek işi, olgunluk, ulaşmak, kavuşmak. | |
@TrKuEnFerhengan0-0 ::
skakel #-1637934483
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | * gihîştin hev : birbirine yetişmek, birbirine ulaşmak, bn. gehîştin. (digihîje, bigihîje) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #1326358901
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme, ulaşma, erme, erişme, kavuşma, varma, varılma (vasıl olma) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-235678412
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (vaktinde tam olma, bitme, hazırlanma, hazır olma) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-2127887816
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (vaktinde varma, vaktinde bulunma) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-1317121161
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (bir işe başlamış olanlara veya gidenlere katılma) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-76567223
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme, ulaşma, erme, uzanma (değme, uzanıp dokunabilme, yetişip dokunma) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #1822707432
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (vakit bulma, yapabilme) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-1074920538
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (bir zamanda yaşamış olma, bir zamanı veya kimseyi görmüş olma) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #1830592814
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | erişme, olma, olgunlaşma, yetişme (üreme, büyüme) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #85904353
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | olgunlaşma (insanlar için) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #2053653819
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (eğitim görmüş olma, öğrenme, gelişme) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #1885528342
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (iş görebilecek yaşa gelme, büyüme) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #199217365
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (yardım etme, yardımına koşma) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #1793417105
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | erişme, ulaşma, yetme, varma (yaş için, belli bir duruma veya düzeye varma) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-674805680
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşma (ayrı kalınan, sevilen bir kimseyle bir araya gelme, onu yeniden görme) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #228640488
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşma (yokluğu çekilen veya çok istenen bir şeye erişme, onu elde etme) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-1497821500
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşma, ulaşma, dökülme (katılma, birbirine katılma, akar sular göl veya denizde son bulma) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-1032141341
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşma (bir araya gelme, birleşme) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #27347280
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | geçme, bulaşma, sirayet etme | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #1636439637
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | geçme (herhangi bir durum soya çekimi yoluyla birinde görünme) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #1098127684
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | erme (insan üstü kutsal bir aşamaya erişme) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #192303724
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | intikal etme (miras olarak babadan oğula geçme) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-229317488
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | dokunma (iyilik, kötülük gibi kavramlarda; olma) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #502360772
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | bulma (erişme, ulaşma) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-1109050873
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | uzama, varma | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-1591176460
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | takılma (birine veya birilerine takılma) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #702253420
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | l/ngh | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-34710727
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek, ulaşmak, ermek, erişmek, kavuşmak, varmak, varılmak (vasıl olmak) * zarok pê re çû gihîşte diya xwe çocuk hemen gidip anasına yetişti * em dê êvarê bigihîjin malê akşama eve kavuşuruz * di deh rojan de gihîşte malê on günde eve vardı * gihîşte miradê xwe muradına erdi | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #1470446121
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (vaktinde tam olmak, bitmek, hazırlanmak, hazır olmak) * ev kinc digihîje sibehê bu elbise yarına yetişir | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-975980255
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (vaktinde varmak, vaktinde bulunmak) * doktor tam di wext de gihîşt ser nexweş doktor tam da vaktinde hastaya yetişti | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-905142252
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (bir işe başlamış olanlara veya gidenlere katılmak) * pişt re gihîşt me sonradan bize yetişti | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #1440619739
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek, ulaşmak, ermek, uzanmak (değmek, uzanıp dokunabilmek, yetişip dokunmak) * ez nagihîjim wî guliyî ben o dala yetişemem * ben nagihîje hember ip karşıya ulaşmıyor * destê wê gihîşte esrexan eli tavana erdi uzanmak * devê rovî nedigihîşte tirî digot mîrato çiqas tal e kedi uzanamadığı ciğere murdar der | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-2084760388
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (vakit bulmak, yapabilmek) * ez nikarim bi ew qas kar re bigihîjim ben bu kadar işe yetişemem | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #120412925
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (bir zamanda yaşamış olmak, bir zamanı veya kimseyi görmüş olmak) * ez gihîştim kalê xwe û neviyên xwe jî ben dedeme yetiştim torunlarıma da yetiştim | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #1721229573
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | erişmek, olmak, olgunlaşmak, yetişmek (üremek, büyümek) * tiriyê ku te anîbû pir gihîştibûn getirdiğin üzümler çok yetişmişti | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #1695667732
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | olgunlaşmak (insanlar için) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #312578241
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (eğitim görmüş olmak, öğrenmek, gelişmek) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #1929819445
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (iş görebilecek yaşa gelmek, büyümek) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #1369689388
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (yardım etmek, yardımına koşmak) * tam wê gavê ew gihîşte alîkariya min tam o sırada o yardıma yetişti | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #999396944
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | erişmek, ulaşmak, yetmek, varmak (yaş için, belli bir duruma veya düzeye varmak) * jiyê wê gihîştiye heştêyî yaşı seksene yetti (veya vardı) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-874476297
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşmak (ayrı kalınan, sevilen bir kimseyle bir araya gelmek, onu yeniden görmek) * bav gihîşte kurê xwe baba oğluna kavuştu | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #703434649
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşmak (yokluğu çekilen veya çok istenen bir şeye erişmek, onu elde etmek) * gund gihîştiye elektrîkê köy elektriğe kavuşmuş | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #1631911029
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşmak, ulaşmak, dökülmek (katılmak, birbirine katılmak, akar sular göl veya denizde son bulmak) * ev ava hanê digihîje deryayê bu su denize kavuşuyor * çem digihîjin deryayan nehirler denizlere ulaşıyor | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #1168787952
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşmak (bir araya gelmek, birleşmek) * pêşiya çakêt nagihîje hev ceketin önü kavuşmuyor | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-891536035
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | geçmek, bulaşmak, sirayet etmek * nexweşîn ji wî digihîje merivan ondan ona hastalık geçer | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-623836861
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | geçmek (herhangi bir durum soya çekimi yoluyla birinde görünmek) * cirnexweşiya bavê wî gihîştiye wê jî babasının kötü huyu ona da geçmiş | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #1253735843
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | ermek (insan üstü kutsal bir aşamaya erişmek) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #436732752
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | intikal etmek (miras olarak babadan oğula geçmek) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #754735293
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | dokunmak (iyilik, kötülük gibi kavramlarda; olmak) * mirovekî xweyê qedrê xwe ye, belkî alîkariyeke wî bigihîje te çok hatırlı adammış, belki sana yardımı dokunur | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-1829829481
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | bulmak (erişmek, ulaşmak) * bi vî awayî em gihîştin dawiya mehê böylece ayın sonunu bulduk | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-1398044794
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | almak * pere gihîştin min paraları aldım | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-778989266
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | uzamak, varmak * dîwar digihîje heta jêrê duvar ta aşağıya kadar varıyor | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-1094644043
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | nail olmak * gihîşte miradê xwe emeline nail oldu | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-2060815210
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | takılmak (birine veya birilerine takılmak) * gihîştiye dizan hırsızlara takılmış ~ (cihekî) bir yere ulaşmak ~ (tiştekî) mazhar olmak ~ (yekî) meydana çıkmak (yetişmek, büyümek) * ez bêkar mam, birayên min jî hîna negihîştine min işsiz kaldım, kardeşlerim de meydana çıkmış sayılmazlar ~ baweriyekê (an jî qeneatekê) düşünceye varmak ~ biryarekê (an jî qerarekê) karara varmak ~ fikrekê (hizrekê an jî ramanekê) düşünceye varmak ~ hawara (yekî) imdata (veya imdatına) yetişmek ~ hedê xwe haddi kifayeyi bulmak ~ heqê xwe hakını elde etmek, haklarına kavuşmak ~ heqên xwe haklarını elde etmek ~ hev (û din) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #1395697529
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşmak, kavuşulmak | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-1030913936
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | birleşmek, bir araya gelmek | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #-716050448
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | ağıllanmak (sürü, toplanıp bir arada oturmak) | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #2006759006
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | toplaşmak | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #915335281
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | toplanmak * şal gihîştiye hev şalvar toplanmış | |
@TrKuEnFerhengan11-0 ::
skakel #540472461
Koerdies[ku] | Turks[tr] | |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | akraba olmak * em digihîjin hev biz akraba oluyoruz ~ hizrekê (an jî ramanekê) düşünceye varmak ~ kêrê hayvan mundar olmada | |
Position on the translation page
Position in translation page is determined by translation popularity. It measures how likely word is translated into other. 0 means -- very unlikely (will be on the bottom of the page). 100 means -- very popular. To edit these values click them to go to the edit page.
Popularity gihîştin → : 50
Popularity → gihîştin : 50
wysigings
Gebruik keurders om twee tydpunte te kies
2019.10.30 10:33 · GlosbeRobot | EDIT · kommentaar: merge | ||
2019.10.28 11:24 · GlosbeRobot | INITIAL · kommentaar: initial |
#413514663 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | ulaşmak, yetişmek, erme, ermek işi, olgunluk, ulaşmak, kavuşmak. | |
#413514663 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | ulaşmak, yetişmek, erme, ermek işi, olgunluk, ulaşmak, kavuşmak. | |
#-1637934483 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | * gihîştin hev : birbirine yetişmek, birbirine ulaşmak, bn. gehîştin. (digihîje, bigihîje) | |
#-1637934483 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | * gihîştin hev : birbirine yetişmek, birbirine ulaşmak, bn. gehîştin. (digihîje, bigihîje) | |
#1551327392 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | m | |
#1326358901 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme, ulaşma, erme, erişme, kavuşma, varma, varılma (vasıl olma) | |
#1326358901 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme, ulaşma, erme, erişme, kavuşma, varma, varılma (vasıl olma) | |
#-235678412 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (vaktinde tam olma, bitme, hazırlanma, hazır olma) | |
#-235678412 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (vaktinde tam olma, bitme, hazırlanma, hazır olma) | |
#-2127887816 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (vaktinde varma, vaktinde bulunma) | |
#-2127887816 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (vaktinde varma, vaktinde bulunma) | |
#-1317121161 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (bir işe başlamış olanlara veya gidenlere katılma) | |
#-1317121161 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (bir işe başlamış olanlara veya gidenlere katılma) | |
#-76567223 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme, ulaşma, erme, uzanma (değme, uzanıp dokunabilme, yetişip dokunma) | |
#-76567223 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme, ulaşma, erme, uzanma (değme, uzanıp dokunabilme, yetişip dokunma) | |
#1822707432 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (vakit bulma, yapabilme) | |
#1822707432 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (vakit bulma, yapabilme) | |
#-1074920538 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (bir zamanda yaşamış olma, bir zamanı veya kimseyi görmüş olma) | |
#-1074920538 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (bir zamanda yaşamış olma, bir zamanı veya kimseyi görmüş olma) | |
#1830592814 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | erişme, olma, olgunlaşma, yetişme (üreme, büyüme) | |
#1830592814 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | erişme, olma, olgunlaşma, yetişme (üreme, büyüme) | |
#85904353 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | olgunlaşma (insanlar için) | |
#85904353 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | olgunlaşma (insanlar için) | |
#2053653819 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (eğitim görmüş olma, öğrenme, gelişme) | |
#2053653819 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (eğitim görmüş olma, öğrenme, gelişme) | |
#1885528342 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (iş görebilecek yaşa gelme, büyüme) | |
#1885528342 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (iş görebilecek yaşa gelme, büyüme) | |
#199217365 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (yardım etme, yardımına koşma) | |
#199217365 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişme (yardım etme, yardımına koşma) | |
#1793417105 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | erişme, ulaşma, yetme, varma (yaş için, belli bir duruma veya düzeye varma) | |
#1793417105 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | erişme, ulaşma, yetme, varma (yaş için, belli bir duruma veya düzeye varma) | |
#-674805680 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşma (ayrı kalınan, sevilen bir kimseyle bir araya gelme, onu yeniden görme) | |
#-674805680 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşma (ayrı kalınan, sevilen bir kimseyle bir araya gelme, onu yeniden görme) | |
#228640488 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşma (yokluğu çekilen veya çok istenen bir şeye erişme, onu elde etme) | |
#228640488 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşma (yokluğu çekilen veya çok istenen bir şeye erişme, onu elde etme) | |
#-1497821500 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşma, ulaşma, dökülme (katılma, birbirine katılma, akar sular göl veya denizde son bulma) | |
#-1497821500 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşma, ulaşma, dökülme (katılma, birbirine katılma, akar sular göl veya denizde son bulma) | |
#-1032141341 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşma (bir araya gelme, birleşme) | |
#-1032141341 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşma (bir araya gelme, birleşme) | |
#27347280 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | geçme, bulaşma, sirayet etme | |
#27347280 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | geçme, bulaşma, sirayet etme | |
#1636439637 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | geçme (herhangi bir durum soya çekimi yoluyla birinde görünme) | |
#1636439637 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | geçme (herhangi bir durum soya çekimi yoluyla birinde görünme) | |
#1098127684 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | erme (insan üstü kutsal bir aşamaya erişme) | |
#1098127684 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | erme (insan üstü kutsal bir aşamaya erişme) | |
#192303724 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | intikal etme (miras olarak babadan oğula geçme) | |
#192303724 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | intikal etme (miras olarak babadan oğula geçme) | |
#-229317488 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | dokunma (iyilik, kötülük gibi kavramlarda; olma) | |
#-229317488 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | dokunma (iyilik, kötülük gibi kavramlarda; olma) | |
#502360772 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | bulma (erişme, ulaşma) | |
#502360772 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | bulma (erişme, ulaşma) | |
#-1524019871 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | alma | |
#-1109050873 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | uzama, varma | |
#-1109050873 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | uzama, varma | |
#565266827 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | nail olma | |
#-1591176460 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | takılma (birine veya birilerine takılma) | |
#-1591176460 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | takılma (birine veya birilerine takılma) | |
#702253420 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | l/ngh | |
#702253420 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | l/ngh | |
#-34710727 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek, ulaşmak, ermek, erişmek, kavuşmak, varmak, varılmak (vasıl olmak) * zarok pê re çû gihîşte diya xwe çocuk hemen gidip anasına yetişti * em dê êvarê bigihîjin malê akşama eve kavuşuruz * di deh rojan de gihîşte malê on günde eve vardı * gihîşte miradê xwe muradına erdi | |
#-34710727 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek, ulaşmak, ermek, erişmek, kavuşmak, varmak, varılmak (vasıl olmak) * zarok pê re çû gihîşte diya xwe çocuk hemen gidip anasına yetişti * em dê êvarê bigihîjin malê akşama eve kavuşuruz * di deh rojan de gihîşte malê on günde eve vardı * gihîşte miradê xwe muradına erdi | |
#1470446121 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (vaktinde tam olmak, bitmek, hazırlanmak, hazır olmak) * ev kinc digihîje sibehê bu elbise yarına yetişir | |
#1470446121 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (vaktinde tam olmak, bitmek, hazırlanmak, hazır olmak) * ev kinc digihîje sibehê bu elbise yarına yetişir | |
#-975980255 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (vaktinde varmak, vaktinde bulunmak) * doktor tam di wext de gihîşt ser nexweş doktor tam da vaktinde hastaya yetişti | |
#-975980255 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (vaktinde varmak, vaktinde bulunmak) * doktor tam di wext de gihîşt ser nexweş doktor tam da vaktinde hastaya yetişti | |
#-905142252 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (bir işe başlamış olanlara veya gidenlere katılmak) * pişt re gihîşt me sonradan bize yetişti | |
#-905142252 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (bir işe başlamış olanlara veya gidenlere katılmak) * pişt re gihîşt me sonradan bize yetişti | |
#1440619739 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek, ulaşmak, ermek, uzanmak (değmek, uzanıp dokunabilmek, yetişip dokunmak) * ez nagihîjim wî guliyî ben o dala yetişemem * ben nagihîje hember ip karşıya ulaşmıyor * destê wê gihîşte esrexan eli tavana erdi uzanmak * devê rovî nedigihîşte tirî digot mîrato çiqas tal e kedi uzanamadığı ciğere murdar der | |
#1440619739 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek, ulaşmak, ermek, uzanmak (değmek, uzanıp dokunabilmek, yetişip dokunmak) * ez nagihîjim wî guliyî ben o dala yetişemem * ben nagihîje hember ip karşıya ulaşmıyor * destê wê gihîşte esrexan eli tavana erdi uzanmak * devê rovî nedigihîşte tirî digot mîrato çiqas tal e kedi uzanamadığı ciğere murdar der | |
#-2084760388 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (vakit bulmak, yapabilmek) * ez nikarim bi ew qas kar re bigihîjim ben bu kadar işe yetişemem | |
#-2084760388 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (vakit bulmak, yapabilmek) * ez nikarim bi ew qas kar re bigihîjim ben bu kadar işe yetişemem | |
#120412925 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (bir zamanda yaşamış olmak, bir zamanı veya kimseyi görmüş olmak) * ez gihîştim kalê xwe û neviyên xwe jî ben dedeme yetiştim torunlarıma da yetiştim | |
#120412925 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (bir zamanda yaşamış olmak, bir zamanı veya kimseyi görmüş olmak) * ez gihîştim kalê xwe û neviyên xwe jî ben dedeme yetiştim torunlarıma da yetiştim | |
#1721229573 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | erişmek, olmak, olgunlaşmak, yetişmek (üremek, büyümek) * tiriyê ku te anîbû pir gihîştibûn getirdiğin üzümler çok yetişmişti | |
#1721229573 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | erişmek, olmak, olgunlaşmak, yetişmek (üremek, büyümek) * tiriyê ku te anîbû pir gihîştibûn getirdiğin üzümler çok yetişmişti | |
#1695667732 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | olgunlaşmak (insanlar için) | |
#1695667732 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | olgunlaşmak (insanlar için) | |
#312578241 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (eğitim görmüş olmak, öğrenmek, gelişmek) | |
#312578241 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (eğitim görmüş olmak, öğrenmek, gelişmek) | |
#1929819445 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (iş görebilecek yaşa gelmek, büyümek) | |
#1929819445 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (iş görebilecek yaşa gelmek, büyümek) | |
#1369689388 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (yardım etmek, yardımına koşmak) * tam wê gavê ew gihîşte alîkariya min tam o sırada o yardıma yetişti | |
#1369689388 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | yetişmek (yardım etmek, yardımına koşmak) * tam wê gavê ew gihîşte alîkariya min tam o sırada o yardıma yetişti | |
#999396944 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | erişmek, ulaşmak, yetmek, varmak (yaş için, belli bir duruma veya düzeye varmak) * jiyê wê gihîştiye heştêyî yaşı seksene yetti (veya vardı) | |
#999396944 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | erişmek, ulaşmak, yetmek, varmak (yaş için, belli bir duruma veya düzeye varmak) * jiyê wê gihîştiye heştêyî yaşı seksene yetti (veya vardı) | |
#-874476297 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşmak (ayrı kalınan, sevilen bir kimseyle bir araya gelmek, onu yeniden görmek) * bav gihîşte kurê xwe baba oğluna kavuştu | |
#-874476297 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşmak (ayrı kalınan, sevilen bir kimseyle bir araya gelmek, onu yeniden görmek) * bav gihîşte kurê xwe baba oğluna kavuştu | |
#703434649 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşmak (yokluğu çekilen veya çok istenen bir şeye erişmek, onu elde etmek) * gund gihîştiye elektrîkê köy elektriğe kavuşmuş | |
#703434649 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşmak (yokluğu çekilen veya çok istenen bir şeye erişmek, onu elde etmek) * gund gihîştiye elektrîkê köy elektriğe kavuşmuş | |
#1631911029 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşmak, ulaşmak, dökülmek (katılmak, birbirine katılmak, akar sular göl veya denizde son bulmak) * ev ava hanê digihîje deryayê bu su denize kavuşuyor * çem digihîjin deryayan nehirler denizlere ulaşıyor | |
#1631911029 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşmak, ulaşmak, dökülmek (katılmak, birbirine katılmak, akar sular göl veya denizde son bulmak) * ev ava hanê digihîje deryayê bu su denize kavuşuyor * çem digihîjin deryayan nehirler denizlere ulaşıyor | |
#1168787952 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşmak (bir araya gelmek, birleşmek) * pêşiya çakêt nagihîje hev ceketin önü kavuşmuyor | |
#1168787952 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşmak (bir araya gelmek, birleşmek) * pêşiya çakêt nagihîje hev ceketin önü kavuşmuyor | |
#-891536035 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | geçmek, bulaşmak, sirayet etmek * nexweşîn ji wî digihîje merivan ondan ona hastalık geçer | |
#-891536035 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | geçmek, bulaşmak, sirayet etmek * nexweşîn ji wî digihîje merivan ondan ona hastalık geçer | |
#-623836861 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | geçmek (herhangi bir durum soya çekimi yoluyla birinde görünmek) * cirnexweşiya bavê wî gihîştiye wê jî babasının kötü huyu ona da geçmiş | |
#-623836861 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | geçmek (herhangi bir durum soya çekimi yoluyla birinde görünmek) * cirnexweşiya bavê wî gihîştiye wê jî babasının kötü huyu ona da geçmiş | |
#1253735843 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | ermek (insan üstü kutsal bir aşamaya erişmek) | |
#1253735843 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | ermek (insan üstü kutsal bir aşamaya erişmek) | |
#436732752 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | intikal etmek (miras olarak babadan oğula geçmek) | |
#436732752 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | intikal etmek (miras olarak babadan oğula geçmek) | |
#754735293 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | dokunmak (iyilik, kötülük gibi kavramlarda; olmak) * mirovekî xweyê qedrê xwe ye, belkî alîkariyeke wî bigihîje te çok hatırlı adammış, belki sana yardımı dokunur | |
#754735293 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | dokunmak (iyilik, kötülük gibi kavramlarda; olmak) * mirovekî xweyê qedrê xwe ye, belkî alîkariyeke wî bigihîje te çok hatırlı adammış, belki sana yardımı dokunur | |
#-1829829481 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | bulmak (erişmek, ulaşmak) * bi vî awayî em gihîştin dawiya mehê böylece ayın sonunu bulduk | |
#-1829829481 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | bulmak (erişmek, ulaşmak) * bi vî awayî em gihîştin dawiya mehê böylece ayın sonunu bulduk | |
#-1398044794 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | almak * pere gihîştin min paraları aldım | |
#-1398044794 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | almak * pere gihîştin min paraları aldım | |
#-778989266 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | uzamak, varmak * dîwar digihîje heta jêrê duvar ta aşağıya kadar varıyor | |
#-778989266 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | uzamak, varmak * dîwar digihîje heta jêrê duvar ta aşağıya kadar varıyor | |
#-1094644043 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | nail olmak * gihîşte miradê xwe emeline nail oldu | |
#-1094644043 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | nail olmak * gihîşte miradê xwe emeline nail oldu | |
#-2060815210 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | takılmak (birine veya birilerine takılmak) * gihîştiye dizan hırsızlara takılmış ~ (cihekî) bir yere ulaşmak ~ (tiştekî) mazhar olmak ~ (yekî) meydana çıkmak (yetişmek, büyümek) * ez bêkar mam, birayên min jî hîna negihîştine min işsiz kaldım, kardeşlerim de meydana çıkmış sayılmazlar ~ baweriyekê (an jî qeneatekê) düşünceye varmak ~ biryarekê (an jî qerarekê) karara varmak ~ fikrekê (hizrekê an jî ramanekê) düşünceye varmak ~ hawara (yekî) imdata (veya imdatına) yetişmek ~ hedê xwe haddi kifayeyi bulmak ~ heqê xwe hakını elde etmek, haklarına kavuşmak ~ heqên xwe haklarını elde etmek ~ hev (û din) | |
#-2060815210 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | takılmak (birine veya birilerine takılmak) * gihîştiye dizan hırsızlara takılmış ~ (cihekî) bir yere ulaşmak ~ (tiştekî) mazhar olmak ~ (yekî) meydana çıkmak (yetişmek, büyümek) * ez bêkar mam, birayên min jî hîna negihîştine min işsiz kaldım, kardeşlerim de meydana çıkmış sayılmazlar ~ baweriyekê (an jî qeneatekê) düşünceye varmak ~ biryarekê (an jî qerarekê) karara varmak ~ fikrekê (hizrekê an jî ramanekê) düşünceye varmak ~ hawara (yekî) imdata (veya imdatına) yetişmek ~ hedê xwe haddi kifayeyi bulmak ~ heqê xwe hakını elde etmek, haklarına kavuşmak ~ heqên xwe haklarını elde etmek ~ hev (û din) | |
#1395697529 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşmak, kavuşulmak | |
#1395697529 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | kavuşmak, kavuşulmak | |
#-1030913936 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | birleşmek, bir araya gelmek | |
#-1030913936 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | birleşmek, bir araya gelmek | |
#-716050448 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | ağıllanmak (sürü, toplanıp bir arada oturmak) | |
#-716050448 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | ağıllanmak (sürü, toplanıp bir arada oturmak) | |
#2006759006 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | toplaşmak | |
#2006759006 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | toplaşmak | |
#915335281 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | toplanmak * şal gihîştiye hev şalvar toplanmış | |
#915335281 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | toplanmak * şal gihîştiye hev şalvar toplanmış | |
#540472461 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | akraba olmak * em digihîjin hev biz akraba oluyoruz ~ hizrekê (an jî ramanekê) düşünceye varmak ~ kêrê hayvan mundar olmada | |
#540472461 | Koerdies[ku] | Turks[tr] |
---|---|---|
Frases | gihîştin | |
definisie | akraba olmak * em digihîjin hev biz akraba oluyoruz ~ hizrekê (an jî ramanekê) düşünceye varmak ~ kêrê hayvan mundar olmada | |
Id: 7510575816402109712