entrenadora oor Turks

entrenadora

/en.tre.na.ˈðo.ra/ naamwoord vroulike

Persona que entrena otras personas o animales.

Vertalings in die woordeboek Spaans - Turks

koç

naamwoord

El entrenador suspendió el partido porque muchos de los jugadores estaban de baja con la gripe.
Oyuncuların çoğu grip yüzünden keyifsiz oldukları için koç oyunu iptal etti.

antrenör

Noun

Persona que entrena atletas.

Oye, el entrenador ya habla de pasarlo al equipo de secundaria.
Adamım, antrenör gelecek sene onu okuldan çıkarmaya çalışmaktan bahsediyor.

Soortgelyke frases

entrenador
Antrenör · antrenör · koç

entrenador en jefe
baş antrenör

entrenador de baloncesto
Antrenör

entrenador interino
Geçici teknik direktör

voorbeelde

Juego fantástico, entrenador.
Süper bir maçtı koç.

Soy el entrenador Keith.
benim adım koç Keith.

Suena como una competencia de fuerza por el futuro de Riley entre Hank y el Entrenador Gavin.
Kulağa Riley'in geleceği üzerine Hank ve Koç Gavin arasında şiddetli bir rekabet var gibi geliyor.

Dr. Breeland, era el entrenador Scott abajo en el instituto
Dr. Breeland, arayan aşağımızdaki lisenin koçu Scott'tı,

Sí, pero no de Minor, ni de su antiguo entrenador de fútbol, ni de nuestros ataques coordinados en el búnker en la Batalla de Pegaso.
Evet ama Minor'ı, eski futbol antrenörünü veya Battle of Pegasus'daki koordineli sığınak saldırımızı hatırlamıyor.

Me suspendiste, entrenador.
Beni takımdan çıkardın, Koç.

Ese hombre es el comprador sagaz, entrenador.
Adam uyanık alıcı, Koç.

Está con la entrenadora P, durmiendo el sueño eterno.
Koç P ile birlikte şimdi.

Pero déjame contarte de mi entrenador oficial.
Ama sana kendi eğitmenimden bahsedeyim.

Paso de Abogado a entrenador de Los Ducks
Geçeen sene Pee Wee Şampiyonası Şampiyonu

Un suceso que cambió todo para el entrenador.
Bir olay, koçun hayatını tamamen değiştirdi.

¿Oiga, entrenador?
Selâm, hocam.

El entrenador Deeks cree que es una posibilidad.
Koç Deeks bunun mümkün olduğunu düşünüyor.

Tenemos que lograrlo, así el entrenador no tenga otra opción que dejarte jugar.
Eğer koçun senden başka alternatifi kalmazsa oynatacaktır.

¡ Gracias, entrenador!
Teşekkürler, Koç!

Tu entrenador habla como el abuelo
Biliyor musun?Koç' un tıpkı büyükbabam gibi konuşuyor

Dios, creo que voy a matar a mi entrenador de actuación
Oyuncu koçumu öldüreceğim

El entrenador, yo soy el jugador más rápido en el conjunto de la Parroquia de Oriente.
Koç, tüm East Parish'in en hızlı oyuncusuyum.

El entrenador Schiffner dijo, antes del juego que ve algo especial en este joven
Koç Schiffner maçtan önce bana...... bu genç solakta özel birşeyler gördüğünü söyledi

Entrenador, estamos asustados.
Korkuyoruz koç.

Hey, vamos, ahora, entrenador.
Haydi, şimdi Koç.

¡ Menudo entrenador!
Ne koç ama!

Oye, entrenador, dale # minutos
Koç, beş dakika mola verelim

Bueno, puedes agradecerle al entrenador aquí presente por poner la otra mejilla y gestionar a tu favor.
Buradaki koça diğer kadını işte çıkardığı ve senin lehine davrandığı için teşekkür edebilirsin.

Sí, entrenador.
Evet, Koç.