kırmızı oor Engels

kırmızı

/kɯɾmɯ'zɯ/ adjektief, naamwoord

Vertalings in die woordeboek Turks - Engels

red

naamwoord, adjektief
en
having red as its colour
Bilim adamları bir gecede bir bardak kırmızı şarap sağlığa zarar vermek için yeterlidir diyor.
One glass of red wine a night is enough to damage health, say scientists.
en.wiktionary.org

sanguine

naamwoord, adjektief
en
blood red colour
en.wiktionary2016

scarlet

naamwoord, adjektief
en
colour
Ama giydiğiniz bu kırmızı akademik şapka ilahiyat üzerine yapılan lisansın bir işaretidir.
But this scarlet academic hood that you're wearing denotes a degree in theology.
en.wiktionary.org

En 19 vertalings meer. Besonderhede is ter wille van die beknoptheid verborge

crimson · ruddy · ruby · rosy · rubicund · carmine · roseate · erubescent · florid · rubious · communist · kino · gules · cherry · lingonberry · cowberry · cranberry · whortleberry · kino , kino gum

Geskatte vertalings

Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings

Soortgelyke frases

Kırmızı kedi otu
Red Valerian
kızılgül, gül, gül tüsü, pembemsi kırmızı
rose
somon kırmızı
salmon pink
mısır ile kıyma ve kırmızı biberle yapılan Meksika yemeği.
tamale
allık sürmek. rouge et noir kırmızı ve siyah damalı bir masa üstünde oynanan bir iskambil oyunu.
rouge
sarımsı pembe renk. salmon trout kırmızı etli alabalık.
salmon
florasan açık kırmızı
açık kırmızı turuncu
parlak kırmızı lal
vermeil

voorbeelde

Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Kırmızı, yanıma gel!
Oh, look at those titsOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Konjenital eritropoetik porfiri, porfirinlerin dişlerde tortulaşmasına sebep olur ve kırmızı-kahverengi renklenme meydana gelir.
Man, I would' ve charged you moreWikiMatrix WikiMatrix
Ağır ol kırmızı.
But I am good with a hammerOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Kırmızı mı?
I only visited the camp when new classes began and endedOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Sookie'yi düşündüm ve geldi, somon gibi kırmızı, hızlı ve parlak.
Take him to the dungeon!Literature Literature
Kırmızı şapkalı bir adam gördüm.
Based on in vitro and in vivo studies, raltegravir is eliminated mainly by metabolism via a UGT#A#-mediated glucuronidation pathwaytatoeba tatoeba
Alev alev gözleri ve tel tel kır saçları olan bu kırmızı yüzü daha önce hiç görmemişti, ama kim olduğunu biliyordu.
It would be a tremendous honour for meLiterature Literature
Kırmızı ayakkabımın tekini gördün mü?
You decide if you come looking for me or notOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Kırmızı çoraplarım var.
Case T-#/# P: Order of the Court of First Instance of # September #- Van Neyghem v Commission (Appeal- Staff cases- Dismissal of the action at first instance- Recruitment- Open competition- Non-admission to the oral tests- Appeal manifestly unfoundedOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Yeter bu kadar kırmızı ışık.
Blood they know, blood of their kinOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Kırmızı ışık yanmış.
Man, would I love to see you play hockeyOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Isındığında daha kırmızı bir ışıma yapıyor, yani kızıl ötesi, yani ısınan şey daha çok kızıl ötesi ışıma yapar,
They stay for goodted2019 ted2019
Her büyünün ihlal edilmemesi gereken bir kırmızı çizgisi mevcuttur.
and we do right by a guy who worked for usOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Tom asla kırmızı giymez.
Man, we got one yappy woman heretatoeba tatoeba
Başım dönüyor, düşüyorum, uçuyorum, geliyorum, kanıyorum, ah Tanrım, her yerime kanlı kırmızı spermler bulaştı, işte bu!
This is a hold- upLiterature Literature
Yerin ortasında, sanki bu sakinliği ve katıksızlığı rastgele belirleyen bir parça kırmızı ip duruyordu.
Stuart is family nowLiterature Literature
Büyüleyici kırmızı dev.
I wouldn' t be caught dead!OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Sadece boğa gibi kırmızı gördüm.
Don' t you talk down to me, Jimmy!OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Çimenlere çıkıp kırmızı bayrak sallayacaksınız.
You don' t have any warrants at all, do you?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Kırmızı rahipleri çeken kehanetin içinde sadece bir kahramana yer olduğunu anlamıştı.
With Tamara's birth imminent, her parents who do not own a car or a telephone, attempted to walk the five kilometres to get a ride to the hospitalLiterature Literature
Merminin üstündeki kırmızı izlerin kan olduğunu mu iddia ediyorsunuz?
[ Stammering ]OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
En uçtaki kırmızı tuğlalı bina.
I just wondered who you areOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bedenimiz, durmamızı ya da yavaşlamamızı söyleyen, yanıp sönen kırmızı uyarı ışıklarına ve alarma sahip değildir.
Haseyumi / hasehiki ( literally running and shooting ) : shooting arrows from horseback .jw2019 jw2019
Neden kırmızı takım olmak zorundayız?
I brought the baby out for some fresh airOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Onlar Kırmızı Ceketliler
Petefrom Fall Out Boy, you showedopensubtitles2 opensubtitles2
226 sinne gevind in 4 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.