kılavuzluk etmek oor Fins
kılavuzluk etmek
tr
Birisine veya bir şey için kılavuz olmak.
Vertalings in die woordeboek Turks - Fins
ohjata
Geskatte vertalings
Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings
voorbeelde
Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Yanında sadece kendisine kılavuzluk etmek isteyen bir çocuk olduğu halde yola çıktı.
Muutoin olisit jo ampunutLiterature Literature
Görünen köye kılavuzluk etmek istemem ama hasta değilsen ilaca niye ihtiyacın var?
Minunkin olisi pitänyt mennä huoriin, eikä varastella armeijan hevosiaOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Sana kılavuzluk etmek için buradayım, Max.
Mitä teet nyt, se vaikuttaaOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bana kılavuzluk etmek için sen vardın
Sähkömagneettisen häiriön on vaikutettava vesimittariin siten, ettäopensubtitles2 opensubtitles2
Rehberlik etmek, “izlenmesi gereken yolu göstermek, kılavuzluk etmek” anlamına gelir.
Tämän asetuksen mukaista maitokiintiöjärjestelmän sisältöä olisi mukautettava asetuksen (EY) N:o #/# mukaisestijw2019 jw2019
" Kitap açıldıktan üç gün sonra yaşlı bir kadın kılavuzluk etmek için gelecek.
Ne tappoivat itse itsensäOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bildiğiniz gibi majesteleri bir üstadın tek görevi, hizmet ettiği hanenin isteklerini yerine getirmenin yanında savaş sırasında kılavuzluk etmek ve nasihat vermektir.
Mitä tiedät salajuonista Australiassa?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Kendisi bunu, kavmine ‘büyük bir kurtuluş’ yolunda kılavuzluk etmek amacıyla ve peygamberliğin yerine gelmesi için belirlediği zamanda, ilerler tarzda yapacaktı.—Mezmur 43:3, 5.
Olen uusi täälläjw2019 jw2019
İyimserliğe doğru kılavuzluk eden bir mahalle inşa etmek istiyorum.
Valituksessa esitetty alustava näyttö kyseisen tuotteen polkumyynnistä ja siitä aiheutuneesta merkittävästä vahingosta katsottiin riittäväksi tutkimuksen vireillepanemiseksiOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
9 sinne gevind in 3 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.