en iyi oor Portugees

en iyi

Vertalings in die woordeboek Turks - Portugees

melhor

naamwoord manlike

Onun Fransa'da en iyi tenis oyuncusu olduğu söylenmektedir.
Dizem que ela é a melhor tenista da França.

Soortgelyke frases

en iyi deneyim
melhor prática

en iyi sonuçlar
resultados principais

En iyi sonuç
Resultado principal · resultado principal

voorbeelde

Sanırım bir mahkumiyetten sonra yapacak en iyi şey düzenli bir hayattır...
Primeiro necessita de um seguro de vida...

Üç eyalet içindeki en iyi düğün grubunda bas çalıyor.
Ela é baixista na melhor banda de casamentos da cidade.

Viagra, erkeklerin en iyi dostudur.
Viagra, o melhor amigo do homem.

En iyi yaptığımız şeyi yapacağız.
Faremos o que fazemos melhor.

Yılların tecrübesi bana bir adamı konuşturmanın...... en iyi yolunun, gözünün önünde...... kadınına işkence etmek olduğunu öğretti
Aprendi, nos meus anos de experiência...... que a melhor forma de arrancar a verdade a um homem é começar por lhe torturar a mulher na frente dele

8 Yehova, tek Çobanı Mesih İsa vasıtasıyla, en iyi şekilde beslenen koyunlarıyla bir barış ahdi kesiyor.
8 Jeová, por meio do seu um só Pastor, Cristo Jesus, faz com Suas bem-alimentadas ovelhas um “pacto de paz”.

En iyi şahidin ben olurum
Sou a tua melhor testemunha

Bulunduğum en güzel yer, en iyi zamanlardı.
É o melhor dos lugares, onde eu já estive.

En iyi uyuşturucuyu orada bulursun.
As melhores drogas estão lá.

Pekâlâ, en iyi müşteri değilim.
Está bem, não sou.

Ben hayatımın en iyi gecesini henüz yaşamadım.
Entenda, eu não tive a melhor noite da minha vida ainda.

Ve bu belki de Los Angeles'ta sahip olduğumuz en iyi dünya dışı antik mimari örneğidir.
E é, talvez, o melhor exemplo que temos em Los Angeles da antiga arquitetura extraterrestre. (Risos)

Bildiğim kadarıyla internet kültürünün üreyebileceği en iyi yer.
Basicamente, é o lugar mais fértil para a cultura da internet, até onde sei.

Bugün duyduğum en iyi fikir.
A melhor ideia do dia.

Dünya' nın en iyi doktorlarını buldukOnunla ilgileniyorlar
Temos os melhores médicos do mundo tratando dele

Nasıl bir insan en iyi arkadaşının doğum günün bilmez ki?
E quem não sabe o níver da melhor amiga?

En iyi arkadaşım James bana yardım eli uzatmaya gelmişti.
Meu melhor amigo, James, veio me dar uma mão.

Gösteri sonrası partisinde verilen tepkiyi anlatmanın en iyi yolu " Hafifçe Eğlendirilmiş "
" Mais ou menos divertidas " é como estão as pessoas nesta festa

Sorunu çözmenin en iyi yolu bu adamı yakalamak için ne yapmamız gerektiğine odaklanmak.
A melhor forma para resolver o seu problema é se manter focado... no que precisamos fazer pra pegar esse cara.

Amaçları sadece en iyi tetikçiyi bulmak.
Seus objetivos são os melhores assassinos.

Bana Metro'daki en iyi gibi geliyor.
O metro parece-me a nossa outra opção.

Şimdiye kadar ki en iyi partiydi, değil mi?
Foi a melhor festa de todos os tempos, certo?

En iyi arkadaşınım.
A tua melhor amiga

Shoto Kurosawa'ya koşarken, Daito kardeşini mümkün olan en iyi şekilde korumak için dev vücudunu siper etti.
Enquanto Shoto corria, Daito reposicionou seu corpo gigante para dar o máximo de cobertura possível ao companheiro.

Hayatım boyunca yaşadığım en iyi gecelerden biriydi.
Foi a melhor noite quejá tive.