intel oor Portugees

intel

Vertalings in die woordeboek Turks - Portugees

intel corporation

Soortgelyke frases

Intel Mimarisi Tabanlı Kişisel Bilgisayar
Computador Pessoal com Arquitetura Intel · Intel PC

Intel
Intel Corporation

Intel Core
Intel Core Duo

Intel Xeon
Xeon

voorbeelde

Intel, aslında dahili olarak Pentium’un kendisinden oldukça farklı olan, daha sonraki nesil işlemci mimarilerini adlandırmak amacıyla Pentium adını korumuştur: Pentium Pro Pentium II Pentium III Pentium 4 Pentium M Pentium D Pentium Extreme Edition Pentium E2000 Bu marka adı, CPU mikro-mimarisinin yapısıyla sadece gevşek bir şekilde bağlantılıdır.
A Intel manteve a marca Pentium ao dar nome a outras gerações de arquiteturas de processadores, que eram internamente bem diferentes do próprio Pentium: Pentium MMX Pentium Pro Pentium II Pentium III Pentium 4 Pentium M Pentium D Pentium Dual-Core Percebe-se daí que a marca está apenas superficialmente relacionada com a arquitetura interna do processador.

55 inçlik model 1920x1080 Full HD'yi (1080p) destekliyor ve CPU'ya entegre bir Intel HD 4600 denetleyici içeriyor; daha pahalı olan 84 inçlik model, Nvidia Quadro K2200 ayrı grafik adaptörü ile güçlendirilmiş 3840x2160 4K çözünürlüğe sahiptir.
O modelo de 55 polegadas suporta 1920×1080 Full HD e contém um controlador Intel HD Graphics 4600 integrado no CPU, enquanto o modelo mais caro de 84 polegadas tem resolução de 3840×2160 4K, alimentado por um adaptador gráfico discreto, Nvidia Quadro K2200.

Bunun birkaç yıllığına Intel çiplerinden hızlı olması, Apple’ın esprili reklamlarında belirttiği bir avantajdı.
Por alguns anos, ele foi mais rápido do que os chips da Intel, vantagem que a Apple alardeava em comerciais engraçados.

Ve intel anlaşılacağı grubun hedefi Kafkasya çekin Rus askeri zorlamak için.
E tudo indica que o objetivo do grupo é forçar o exército russo a sair do Cáucaso.

Altı dolardan Intel almıştım
Comprei acções da lntel a # dólares

Biliyorsunuz, Andy Grove Intel'deki başkanlığından indiği zaman -- ve Andy akıl hocalarımdan birisidir, çetin birisidir
Quando Andy Grove se demitiu de presidente administrativo da Intel — ele foi um dos meus mentores, um indivíduo difícil.

Binbaşı, Intel asilerin kumsalda çok sıkı tutunduklarını söylüyor, fakat hedefle ilgili bir bilgi, henüz yok.
Major, as informações dizem que os rebeldes ainda estão a dar forte resistência... na praia, mas ainda não se sabe nada acerca do nosso alvo.

BASIC gibi yorumlanan diller ( Parallax Propeller gibi aygıtların kullandığı derlenen BASIC dışında) ve Java (Java ME Embedded 8.3 ARM Cortex-M4, Cortex-M7 mikrodenetleyicileri ve Raspberry Pi and Intel Galileo Gen. 2'de kullanılan eski ARM11 mikrodenetleyiciler için mevcuttur.) dillerinin kullanımı yaygın değildir; fakat yorumlanan bir dil olan Python 3 dilinin mikrodenetleyicilere özel uygulaması MicroPython özellikle 32-bit ARM-tabanlı mikrodenetleyici (Örneğin BBC micro:bit gibi) ve 16-bit PIC mikrodenetleyici kullanımına açıktır.
Linguagens interpretadas como o BASIC (enquanto e.g. Paralaxe Hélice pode usar BASIC compilado) e Java (Java ME Embedded 8.3 está disponível para microcontroladores ARM Cortex-M4, Cortex-M7 e os mais antigos ARM11 usado no Raspberry Pi e Intel Galileu Gn 2) normalmente não são utilizados; enquanto uma implementação da interpretado da linguagem Python 3 – MicroPython – é, no entanto, disponível expressamente para microcontrolador utilizar, e.g. 32-bit ARM (como o BBC micro:bit) e 16-bits microcontroladores PIC.

Bu aralar Anderton, Intel'i senin adamlarının birine, Arthur Max'e bırakıyordu.
O Anderton andava a dar informações sobre um dos seus rapazes, Arthur Max.

Silikon Vadisi'nde dar görüşlü bir açıklama var, Intel, Microsoft, Apple ve Genentech'i finanse ettiği yıllara göre şimdi daha az arzulu şirketleri finanse ettiğini kabul ediyorlar.
Há uma explicação pacóvia em Silicon Valley que reconhece que tem financiado empresas menos ambiciosas do que fazia nos anos em que financiava a Intel, a Microsoft, a Apple e a Genentech.

Intel'imiz ortaya çıktı bu konteyner geçen aya kadar biraz Irak'ta kaldı.
Nossa inteligência revelou que este contêiner saiu do Iraque no mês passado.

Bir seferinde SGI, MIPS platformundan uzaklaşıp Intel Itanium platformunu denedi, geliştirme çalışmasının sonucu R10000 idi.
Em uma vez o SGI tinha pretendido mover-se fora da plataforma dos MIPS para Intel Itanium, e o desenvolvimento era ter terminado com o R10000.

Intel ya da AMD tüm seri üretim hattını saptırır mı sanıyorsun?
Achas que a Intel ou a AMD vão alterar todas as suas linhas de montagem por nós?

Örneğin Intel Pentium 4 işlemcilerin saat sıklığı AMD Athlon XP işlemcilerden daha fazla olmasına karşın bu daha yüksek bir başarıma sahip oldukları anlamına gelmemektedir.
Por exemplo, enquanto os processadores Pentium 4 geralmente operam a frequências de clock mais altas que os processadores AMD Athlon XP, isso não necessariamente se traduz como maior poder computacional.

Testler Illinois Chicago Üniversitesi tarafından 3.5 GHz saat hızında bir Intel Xeon E3-1275 V2 çalıştıran hidra8 ve 3.8 GHz hızında bir AMD A10-5800K çalışan hydra9 sistemlerinde gerçekleştirildi.
O teste foi realizado pela Universidade de Illinois em Chicago, em seu sistema hydra8 executando um Intel Xeon E3-1275 V2 a uma velocidade de clock de 3,5 GHz, e em seu sistema hydra9 executando um A10-5800K AMD com uma velocidade de clock de 3,8 GHz.

Öğrencilerinden ikisi Intel Bilim Yarışması'nda yarı finale kaldı.
Dois de seus garotos estão nas semifinais da Ciências Intel.

Intel, Abubakar'ın bir ittifak oluşturduğunu söylüyor bir başka asi grubun kalanlarıyla.
A espionagem diz que o Abubakar fez uma aliança... com os sobreviventes de um outro grupo rebelde.

Telefonu düşünün -- Size burada göstereceğim şeylerin pek çoğunu Intel son 10 yıldır yaşlılara ait 600 kadar evde test etti -- İrlanda'da 300, Portland'da da 300 -- davranışları ne şekilde gözleyip ölçümleyerek tıbben anlamlı hale getirebileceğimizi anlamaya çalışıyoruz.
Se pensarmos no telefone... e muito do que vou mostrar foi usado em testes feitos pela Intel nos últimos 10 anos em 600 famílias de idosos -- 300 na Irlanda e 300 em Portland -- a fim de entender como medir e monitorar o comportamento de uma forma clinicamente significativa.

Bu geceki intel brifinginde tamamını göreceksin.
E verá tudo isso na reunião hoje mais tarde.

4 Ocak 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. ^ "Kernel-memory-leaking Intel processor design flaw forces Linux, Windows redesign".
4 de janeiro de 2018 «Kernel-memory-leaking Intel processor design flaw forces Linux, Windows redesign».

Dünyayı değiştiren hedefleri düşünürsek, Intel'in, Nuna'nın, Bono'nun Google'ın dikkat çekicidirler, her yerde bulunan bir hesaplama, uygun fiyatlı sağlık hizmeti, herkes için yüksek kalite küresel fakirliği bitirme, dünyanın tüm bilgilerine erişim.
uma assistência médica acessível, de alta qualidade, para todos, o fim da pobreza global, o acesso a todas as informações do mundo.

Intel' in, al- Qaedanın ekipman taşımak için kullandığı bütün yollar hakkında raporu var
A Inteligência soube que a al- Qaeda está transportando equipamentos

Bu işe karışmış olabilecek fakat kaynaktaki şüphe havuzunun bir parçası olmayan tüm çocuklar için Intel'e ihtiyacımız var.
Vamos investigar quem pode estar envolvido, mas de uma fonte que não faz parte dos suspeitos.

Intel onların Triad olduğunu düşünüyor.
Aliás, dados sugerem que são a Tríade.

Asıl meselenin Apple’la Intel’in fiyatta anlaşamamaları olduğunu söyledi.
O problema, explicou, foi que a Apple e a Intel não se acertaram nos preços.