buz
Definisie in die woordeboek Turks

buz

buz

Definisies

Donmuş (katı) hâlde su.

grammatika

büz
(Noun) declension of büz
singular (tekil) plural (çoğul)
nominative (yalın) büz büzler
definite accusative (belirtme) büzü büzleri
dative (yönelme) büze büzlere
locative (bulunma) büzde büzlerde
ablative (çıkma) büzden büzlerden
genitive (tamlayan) büzün büzlerin
possessive forms of büz
nominative singular plural
benim (my) büzüm büzlerim
senin (your) büzün büzlerin
onun (his/her/its) büzü büzleri
bizim (our) büzümüz büzlerimiz
sizin (your) büzünüz büzleriniz
onların (their) büzleri büzleri
accusative singular plural
benim (my) büzümü büzlerimi
senin (your) büzünü büzlerini
onun (his/her/its) büzünü büzlerini
bizim (our) büzümüzü büzlerimizi
sizin (your) büzünüzü büzlerinizi
onların (their) büzlerini büzlerini
dative singular plural
benim (my) büzüme büzlerime
senin (your) büzüne büzlerine
onun (his/her/its) büzüne büzlerine
bizim (our) büzümüze büzlerimize
sizin (your) büzünüze büzlerinize
onların (their) büzlerine büzlerine
locative singular plural
benim (my) büzümde büzlerimde
senin (your) büzünde büzlerinde
onun (his/her/its) büzünde büzlerinde
bizim (our) büzümüzde büzlerimizde
sizin (your) büzünüzde büzlerinizde
onların (their) büzlerinde büzlerinde
ablative singular plural
benim (my) büzümden büzlerimden
senin (your) büzünden büzlerinden
onun (his/her/its) büzünden büzlerinden
bizim (our) büzümüzden büzlerimizden
sizin (your) büzünüzden büzlerinizden
onların (their) büzlerinden büzlerinden
genitive singular plural
benim (my) büzümün büzlerimin
senin (your) büzünün büzlerinin
onun (his/her/its) büzünün büzlerinin
bizim (our) büzümüzün büzlerimizin
sizin (your) büzünüzün büzlerinizin
onların (their) büzlerinin büzlerinin
buz (definite accusative buzu, plural buzlar) ;; declension of buz
singular (tekil) plural (çoğul)
nominative (yalın) buz buzlar
definite accusative (belirtme) buzu buzları
dative (yönelme) buza buzlara
locative (bulunma) buzda buzlarda
ablative (ayrılma) buzdan buzlardan
genitive (tamlayan) buzun buzların
possessive forms of buz
benim (my) singular (tekil) plural (çoğul)
nominative (yalın) buzum buzlarım
definite accusative (belirtme) buzumu buzlarımı
dative (yönelme) buzuma buzlarıma
locative (bulunma) buzumda buzlarımda
ablative (çıkma) buzumdan buzlarımdan
genitive (tamlayan) buzumun buzlarımın
senin (your) singular (tekil) plural (çoğul)
nominative (yalın) buzun buzların
definite accusative (belirtme) buzunu buzlarını
dative (yönelme) buzuna buzlarına
locative (bulunma) buzunda buzlarında
ablative (çıkma) buzundan buzlarından
genitive (tamlayan) buzunun buzlarının
onun (her/his/its) singular (tekil) plural (çoğul)
nominative (yalın) buzu buzları
definite accusative (belirtme) buzunu buzlarını
dative (yönelme) buzuna buzlarına
locative (bulunma) buzunda buzlarında
ablative (çıkma) buzundan buzlarından
genitive (tamlayan) buzunun buzlarının
bizim (our) singular (tekil) plural (çoğul)
nominative (yalın) buzumuz buzlarımız
definite accusative (belirtme) buzumuzu buzlarımızı
dative (yönelme) buzumuza buzlarımıza
locative (bulunma) buzumuzda buzlarımızda
ablative (çıkma) buzumuzdan buzlarımızdan
genitive (tamlayan) buzumuzun buzlarımızın
sizin (your) singular (tekil) plural (çoğul)
nominative (yalın) buzunuz buzlarınız
definite accusative (belirtme) buzunuzu buzlarınızı
dative (yönelme) buzunuza buzlarınıza
locative (bulunma) buzunuzda buzlarınızda
ablative (çıkma) buzunuzdan buzlarınızdan
genitive (tamlayan) buzunuzun buzlarınızın
onların (their) singular (tekil) plural (çoğul)
nominative (yalın) buzları buzları
definite accusative (belirtme) buzlarını buzlarını
dative (yönelme) buzlarına buzlarına
locative (bulunma) buzlarında buzlarında
ablative (çıkma) buzlarından buzlarından
genitive (tamlayan) buzlarının buzlarının
predicative forms of buz
simple present singular plural
ben (I am) buzum buzlarım*
sen (you are) buzsun buzlarsın*
o (he/she/it is) buz / buzdur buzlar* / buzlardır*
biz (we are) buzuz buzlarız
siz (you are) buzsunuz buzlarsınız
onlar (they are) buzlar buzlardır
simple past singular plural
ben (I was) buzdum buzlardım*
sen (you were) buzdun buzlardın*
o (he/she/it was) buzdu buzlardı*
biz (we were) buzduk buzlardık
siz (you were) buzdunuz buzlardınız
onlar (they were) buzdular buzlardı
indirect / unwitnessed past singular plural
ben (I was) buzmuşum buzlarmışım*
sen (you were) buzmuşsun buzlarmışsın*
o (he/she/it was) buzmuş buzlarmış*
biz (we were) buzmuşuz buzlarmışız
siz (you were) buzmuşsunuz buzlarmışsınız
onlar (they were) buzmuşlar buzlarmış
*Not used, but perhaps rarely - chiefly grammatical formations. Note: Plural forms are not used with adjectives.

Prenteboek

voorbeelde

Advanced filtering
Adam gerçekten bir buz kütlesiydi.Literature Literature
Güçsüz bir güneş, her sabah kentin üzerinde parıldayan, buz gibi bir ışık gezdirdi.Literature Literature
Tamam da, buz her iki tarafa kötüopensubtitles2 opensubtitles2
Partisan Review bir. yıl sonra daha açıkça anti-Stalinist olmaya başladı; buzlar kırılmıştı.Literature Literature
Pişiremem... ama benim erimiş buzum bir harikadıropensubtitles2 opensubtitles2
Buzları al.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Söyledim sana, burada buz yokOpenSubtitles OpenSubtitles
Adamların buz çöllerinde çektiklerini bir bir anlatmaktan da çekinmedi.Literature Literature
Babamın ne tür buz sevdiğini bilirim.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Aksine, buz tabakalarını denize sürükleyerek buzdağlarını parçaladılaropensubtitles2 opensubtitles2
Vah... Bak bu gemi... her an bir buz dağına çarpıp batabilir.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
cesetleri buzda saklayacağız.- Buzdaopensubtitles2 opensubtitles2
Karşı tarafta buz gibi bir sessizlik.Literature Literature
Buz dolabına giderek, o istemeden çeyreklik bir şişe bira çıkardı.Literature Literature
Onlar buz çağına geri döndü.Öyle dostumopensubtitles2 opensubtitles2
Buz kamyonlu katil olayından beri ilk kez eski hâlime dönmüşüm gibi hissediyorum.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bilim adamları buzun kirlenmemiş olduğuna emin olmak zorundadırlar.QED QED
Diyelim ki kanalların ısısı döndü, diyelim ki bu dünyayı çevreleyen buz erimeye başladı.Literature Literature
Doksan metre yukarıdalar ve henüz buzun kendisine dokunmadılar bile.Literature Literature
NASA'nın yoğunluk taramalarına bakılacak olursa buz katmanı taş gibi sağlamdı.Literature Literature
Buz kalıpları, şarap, jilet.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Buz erimeye devam eder...... ödünç aldığı suyu denize iade ederopensubtitles2 opensubtitles2
Bir acı hissettim, bağırmak istedim, buz gibi bir ürperme tüm bedenimi sardı, boğazımı sıktı...Literature Literature
Dışarısı buz gibiopensubtitles2 opensubtitles2
Buzu kırma yani.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
205 sinne gevind in 5 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.

Beskikbare vertalings

nmn
!Xóõ
ab
Abkasies
ady
Adigies
af
Afrikaans
ain
Ainu (Japan)
mim
Alacatlatzala Mixtec
sq
Albanees
ale
Aleut
am
Amharies
egy
Antieke Egipties
grc
Antieke Grieks
ar
Arabies
an
Aragonese
arc
Aramees
aqc
Archi
hy
Armeens
rup
Aroemeens
ast
ast
av
Awaars
quy
Ayacucho Quechua