Tea oor Turks

Tea

Vertalings in die woordeboek Spaans - Turks

Theia

tea

/ˈte.a/ naamwoord vroulike

voorbeelde

Trastornos del espectro autista Guía de buena práctica para TEA Autismo National Dissemination Center for Children with Disabilities (NICHCY) (Octubre de 2003) Disability Info: Pervasive Developmental Disorders (FS20).
Şu an da bilinen tek çaresi sürekli, yoğun özel eğitim alınmasıdır. ^ National Dissemination Center for Children with Disabilities (NICHCY) (Ekim 2003) Disability Info: Pervasive Developmental Disorders (FS20).

Tomé el té hacia las cinco menos cuarto en el Shamrock Tea Rooms y luego fui a la estación a recibir a Bryan.
Beşe çeyrek kala Shamrock pastanesine uğrayarak çay içtim ve trenle gelecek olan Bryan’ı karşılamaya istasyona gittim.

¿Tetrapotero Melon Tea?
Tetrapod Melon Tea?

La línea del Tea-Party, el derecho a no elegir, cosas como esa.
Çay Partisi ilkesi, seçim karşıtı, bunun gibi şeyler.

Todo se remonta al Tea Party de Boston, una broma que molaba tanto que fundó un país.
Her şey Boston çay partisinde başladı o kadar iyi bir şakaydı ki, tüm ülkeyi sardı.

Un long island iced tea, por favor.
Bir Long Island soğuk çayı lütfen.

En la casa de Roy Tea, jugando a las cartas, bebiendo.
Roy T.'nin evinde kağıt oynayıp, içki içiyorduk.

La casa arderá como una tea, y nada podemos hacer para evitarlo.
Kav gibi yanacak burası, dur durmak için yapabileceğimiz hiçbir şey yok.

¿Cómo sabe a ciencia cierta que Tea Adacher es su hija?
Tea Adacher'ın kızın olduğundan nasıl bu kadar emin olabilirsin?

Mira, el Tea Party no es el movimiento de base que crees.
Çay Partisi sandığın gibi ortalama vatandaşlardan oluşmuyor.

Sabes, del examen de ADN resulta que Tea no es tu hija.
DNA karşılaştırması, Tea'nın kızın olmadığını gösteriyor.

Como si Tea Leoni fuera a enamorarse de mi alguna vez.
Sanki Tea Leoni benden hoşlanabilirmiş gibi.

Tea, ¿me das otro?
Tea, bir tane daha alabilir miyim?

La izquierda no tiene una versión del Tea Party.
Sol görüşün bir Çay Partisi versiyonu yok.

El Boston Tea Party sentar las bases para la guerra revolucionaria americana.
Boston Çay Partisi, Amerikan Devrimci Savaşı'na zemin hazırladı.

Bellis pensaba en Mariel, en Ignus, en Tea.
Bellis, Mariel’i, Ignus ve Tea’yı düşündü.

Aren't you drinking your tea?
çayını içmiyor musun?

De acuerdo, ahora recuerda que el Tea Party es un movimiento de base.
Unutma: Çay Partisi eşitliğe dayalı bir harekettir.

Pero tres miembros del Comité Judicial se presentaron y ganaron con el apoyo del Tea Party.
Ama Temsilciler Birliği'nin üç üyesi, Çay Partisi'nin de desteğini arkasına alıp kazandı.

Servicio de artesanía, ¿de qué está hecho el hombro de Tea Leoni?
Yemek servisi, Tea Leoni'nin omzu hangi maddeden yapıldı?

aquí están, ice tea y emparedados.
Buzlu çaylarınızla sandviçleriniz geldi.

Vamos, Tea. No me mientas.
Hadi ama Tea, yalan söyleme.

Esa testarudez te acerca al Tea Party.
İnatçılıkta Çay Partisi'ndekilerden aşağı kalır yanın yok.

Sr. McVeigh, ¿es usted miembro del Tea Party?
Bay McVeigh, Çay Partisi'nin bir üyesi misiniz?

La operación fue cómicamente llamada Boston Tea Party.
Bu eylem komik bir şekilde Boston Tea Party diye adlandırıldı.