enamorado oor Turks

enamorado

adjektief, naamwoord, werkwoord manlike

(estar) enamorado

Vertalings in die woordeboek Spaans - Turks

aşık

adjektief p

Tom y María se enamoraron y decidieron casarse.
Tom ve Mary aşık oldular ve evlenmeye karar verdiler.

sevgili

naamwoord

El día de los enamorados se acerca y todavía no sé qué regalarle.
Sevgililer Günü yakın ve ben ona ne vereceğimi hâlâ bilmiyorum.

aşk içinde

Y temo, Mademoiselle Celia, que es una tragedia de dos personas enamoradas y que murieron por amor.
Ve korkarimki, Mademoiselle Celia, Bu birbirini seven iki kişinin trajedesi, ve aşk için ölen iki kişinin.

erkek arkadaş

naamwoord

Cuando estabas enamorada con tu novio, era una historia completamente diferente.
Sen erkek arkadaşına aşıkken, büsbütün farklı bir hikayeydi.

Soortgelyke frases

Shakespeare enamorado
Aşık Shakespeare

enamorada
aşık

enamorada
aşık

voorbeelde

Todas las mujeres enamoradas son iguales desde Eva.
Havva'dan beri farklı bir aşık kadın gelmedi.

¿Sabes que estoy enamorado de Amelia?
Amelia'yı sevdiğimi biliyor muydun?

Inspector, puedo ser lo que llaman una solterona, pero se la diferencia entre un enamorado y un asesinato.
Komiser, bana kız kurusu denilebilir belki ama cilveleşme ile cinayetin farkını bilirim.

¿Es verdad que estás enamorado de mí?
Bana aşık olduğun doğru mu?

¡ Yo tambien estoy enamorada!
Ben de aşığım.

Chaucer nunca se hubiera enamorado de alguien tan hortera como Uma.
Chaucer, Uma gibi zevksiz birine asla âşık olmazdı.

Estaba enamorada de él.
Âşıktım ona.

Suponga que quiero a alguien que finja estar enamorada de mí
Farz edin birinin bana âşık olmuş gibi davranmasını istiyorum

Creo que está enamorado de ti.
Sanırım sana âşık olmuş.

¿Estás enamorada o no?
Ona âşık mısın, değil misin?

¿Estás enamorado de ella o no?
Ona aşık mısın, değil misin?

No me quiero casar con un hombre que no está enamorado de mí.
Bana aşık olmayan bir erkekle evlenmek istemiyorum.

Nunca me había enamorado así y estaba aterrorizado.
Böylesine aşık olmak hiç başıma gelmedi, bundan ürküyordum.

Mire, usted ha estado enamorado de la niña en los últimos seis años
Bak, anlaşılan sen altı yıldır sen bu kızı seviyorsun

Anoche, le dije una pequeña historia sobre dos enamorados huyendo a París.
Dün gece iki genç aşığın Paris'e kaçmaları ile ilgili bir hikaye uydurdum.

Tan enamorado de ti me siento
O kadar aşığım ki sana, aşkım

¡ Está enamorado de ti, Louis!
Sana âşık, Louis!

Mientras que estén enamorados.
Birbirlerini sevdikleri sürece ne önemi var?

Te lo vuelvo a repetir, hija mía, tu joven enamorado es un muchacho muy notable.
"""Yine söylüyorum kızım, genç sevgilin olağanüstü bir delikanlı."""

Parece que Gordon está muy enamorado de su socia.
Görünüşe göre Gordon iş ortağına biraz yanıkmış.

¿No tengo que decirlo una vez más, el que estoy enamorada de ti?
Seni sevdiğimi yine söylemek zorunda değilim, değil mi?

Q-DEPP " ESTAMOS ENAMORADOS " EI padre y ex representante de aldous Snow, Jonathan Snow...
Aldous Snow'un babası ve eski menejeri, Jonathan Snow, herşeyi açıkladığı bir kitap yazdı.

Papá, estoy enamorado.
Baba, aşık oldum.

Estoy enamorado.
Ben aşık bir adamım.

¿Sigues enamorado de ella?
Ona hâlâ âşık mısın?