Ne pas déranger oor Turks

Ne pas déranger

Vertalings in die woordeboek Frans - Turks

Rahatsız Etmeyin

Non mais le " Ne pas déranger " est sur la porte et le lit est défait.
Hayır ama " Rahatsız etmeyin " yazısı kapıda, yatak da toplanmamış.

ne pas déranger

Vertalings in die woordeboek Frans - Turks

rahatsız etmeyin

J'ai un panneau " ne pas déranger " sur la porte, c'est la réponse.
Kapımda bir " rahatsız etmeyin " levhası var bu bir cevap sayılmaz mı?

voorbeelde

Elle rentra chez elle en taxi, et se glissa sans bruit dans lescalier pour ne pas déranger Julia.
Ella eve taksiyle gitti, Julia’yı rahatsız etmemek için basamakları sessizce tırmandı.

C'est écrit " Ne pas déranger " sur la...
Kapıda " Rahatsız etmeyin " yazı-

La regle, pour les humains, est de ne pas déranger ou retenir les pingouins.
Kurallar insanların onları rahatsız etmemesi veya engel olmamasını söylüyor.

Il y a une pancarte " Ne pas déranger " depuis hier à 14 h.
Dün öğlen 2'den beri " Rahatsız Etmeyin. " kartı asılıymış.

NE PAS DERANGER!
RAHATSIZ ETMEYİN!

Forrest, je t' ai dit de ne pas déranger monsieur
Forrest, sana bu delikanlıyı rahatsız etme demiştim

Ne pas déranger
Lütfen rahatsız etmeyin.

Par défaut, le mode Ne pas déranger désactive la plupart des paramètres de son et de vibreur.
Varsayılan olarak, Rahatsız Etmeyin modu titreşimi ve çoğu sesi durdurur.

" Ne pas déranger ", sans déconner.
" Rahatsız etmeyin, " bana bir izin verin.

Je veux un seau de glace... un panneau " Ne pas déranger " et un bulldozer.
Bir kova buz, " Rahatsız Etmeyin. " işareti ve bir buldozer istiyorum.

J'aurais dû mettre " ne pas déranger " sur la porte.
Kapıya " Rahatsız Etmeyin " yazısı koymalıyım.

Ne pas déranger, svp!
Lütfen, rahatsız olma.

J'essaie de ne pas déranger qui que ce soit.
Kimseyi rahatsız etmemeye çalışıyorum.

Ne pas déranger.
Rahatsız etmeyin.

Voulez- vous le panneau " Ne pas déranger " sur la porte?
Lütfen rahatsız etmeyin tabelasını kapıya asayım mı?

Je devais venir dans l' obscurité pour ne pas déranger M.Edwards
Hatta bay Edwards' ı rahatsız etmemem için ışıklar söndükten sonra gelmemi istedin

C'est écrit: " Ne pas déranger. "
" Rahatsız etmeyin " yazıyor ama.

Ne pas déranger.
Rahatsız etme.

Vous avez pas vu la pancarte " Ne pas déranger "?
" Rahatsız Etmeyin " tabelasını okuyamıyor musun?

Ne pas déranger!
Rahatsız etme.

C'est mieux de ne pas déranger M. Woodhouse
Bay Woddhouse'ı rahatsız etmeyelim.

Je laisse toujours le, " ne pas déranger ".
Kapıya daima " Rahatsız etmeyin " yazısını asıyorum.

J'espère vraiment ne pas déranger.
İnşallah rahatsız etmiyorumdur.

La porte affichait " Ne pas déranger ".
Kapıda " rahatsız etmeyin " yazısı vardı.