kudeta oor Turks

kudeta

werkwoord

Vertalings in die woordeboek Indonesies - Turks

askerî darbe

naamwoord

darbe

naamwoord

Kemarin serangan di tengah kota Seoul oleh pesawat tempur merupakan bagian dari rencana kudeta.
Dün Seoul şehir merkezine yapılan savaş uçaklarının saldırısının darbe planı olduğu öğrenildi.

voorbeelde

Saat mendengar Babangida, yang teringat adalah militer dan kudeta militer.
Babangida, askeriyeyi ve askeri ihtilali hatırlatır.

Ada kudeta di sana.
Bir darbe hükümeti var.

Sebuah kelompok yang menamakan dirinya Gerakan Pemuda Sosial-Demokrasi (YPD) merilis pernyataan terhadap rezim kudeta:
Sosyal Demokrasi İçin Genç Halk Hareketi (YPD) adındaki örgüt darbe hükümetine karşı bir ifade yayınladı:

Pimpinan AD, Kang Sung-yul bertanggung jawab atas serangan itu sebagai akibat atas pengambilan alih dan awal terjadi sebuah kudeta.
Ordu Şefi Kang Sung-Yul'un saldırıdan sorumlu olduğu ve Kuzey Kore'nin maşası olduğu öğrenildi.

Ternyata sedang terjadi kudeta.
Bir hükümet darbesi yapılmaktaydı.

1958 - Presiden Pakistan pertama, Iskander Mirza, tersingkir melalui kudeta yang dilakukan Jenderal Ayub Khan.
1958 - Pakistan'ın ilk Cumhurbaşkanı İskender Mirza, General Muhammed Eyüb Han tarafından düzenlenen kansız bir darbeyle görevden uzaklaştırıldı.

Jika dia punya, dia akan membaginya dengan kita, dan itu akan menjadi kudeta intelejen terbesar abad ini.
Eğer erişip, bu tasarımları bizimle paylaşmış olsaydı, son zamanların en büyük istihbaratı olacaktı.

Tidak ada lagi kudeta di masa depan Maurice..
Maurice'nin geleceğinde başka darbe olmayacak.

" Perselisihan Keluarga " mu yang terakhir bahkan hampir berakhir dengan kudeta..
Son ailevi tartışman neredeyse bir hükümet darbesi ile sonuçlanıyordu.

Altan bersaudara pertama kali ditahan pada 10 September 2016 atas dugaan keterkaitannya dengan gerakan ulama Sunni yang berbasis di Amerika Serikat Fethullah Gülen, yang oleh pemerintah Turki dianggap sebagai organisasi teroris dan disalahkan atas usaha kudeta yang kejam.
Altan kardeşler ilk olarak 10 Eylül 2016 günü, Türkiye hükümetinin terör örgütü olarak kabul ettiği ve şiddetli darbe girişiminin sorumlusu olmakla suçladığı ABD’de yaşayan Fethullah Gülen’in hareketiyle bağlantılı oldukları iddiasıyla gözaltına alındı.

1975 - Kudeta komunis berhasil dilaksanakan di Laos.
1975 - Laos'ta komünist darbe.

Sebuah rancangan baru diterima pada 20 Januari 1987, setelah sebuah kudeta militer yang menggulingkan Partai Nasional Basotho yang telah berkuasa selama 20 tahun.
Bu bayrak 20 yıldır iktidarda bulunan Basotho Ulusal Partisi'nin askeri darbeyle yıkılmasnın ardından benimsenmiştir.

Kudeta harus cepat dan pasti.
Bu darbe çabucak ve kararlılıkla yapılmalı.

Jadi mengapa kau habiskan waktumu mengkudeta orang lain?
Peki neden bu beş para etmez kan davasına zamanını harcıyorsun?

Penumpasan itu semakin menggila setelah upaya kudeta yang gagal pada 2016 dan menjadikan Turki sebagai negara yang paling getol memenjarakan jurnalis.
Bu baskı 2016 yılındaki başarısız darbe girişiminden bu yana daha da arttı ve ülkeyi hapse atılan gazeteci sayısı bakımından dünya birincisi yaptı.

Dalam jangka waktu dua puluh tahun semenjak akhir Perang Dunia II, telah terjadi lebih dari 300 kudeta dan pemberontakan di seluruh dunia.
II. Dünya Savaşını takip eden yirmi yıl boyunca dünya çapında 300’den fazla hükümet darbesi, ayaklanma ve isyan oldu.

Pemerintah melakukan pemecatan massal terhadap akademisi tanpa melalui proses hukum selayaknya, dengan menggunakan tuduhan palsu seperti keterkaitan dengan terorisme atau keterlibatan dalam rencana kudeta Juli 2016.
Hükümet, akademisyenlere yönelik olarak, terörist faaliyetlerle veya Temmuz 2016 darbe girişimiyle bağlantılı olduklarına ilişkin kuşkulu iddialar ileri sürüp, uygun hukuki usulleri gözetmeden, kitlesel ihraçlar uyguladı.

Jangan lupa betapa sering penguasa atau pemerintah yang sedang berkuasa telah berganti dengan yang baru—melalui pemilihan, kudeta, atau revolusi.
İktidardaki hükümet ve yöneticilerin, sık sık ihtilal ve darbelerle nasıl devrildiklerini, seçimlerle nasıl değiştirildiklerini hatırlayın.

1999 - Pervez Musharraf kembali berkuasa di Pakistan melalui sebuah kudeta tak berdarah.
1999 - Pervez Müşerref, Pakistan'da kansız bir darbe ile yönetime geldi.

Akibat ketidakstabilan pasca-kudeta, tiga kota terbesar di Mali utara—Kidal, Gao, dan Timbuktu—dikuasai pemberontak selama tiga hari berturut-turut.
Darbeden kaynaklanan istikrarsızlığın sonucu olarak Mali'nin kuzeyindeki en büyük üç şehir olan Kidal, Gao ve Timbuktu art arda üç günde isyancıların eline geçti.

Kami diam saat kudeta Bolivia, dan imbalannya... pemerintahan baru memberi Amerika kontrak minyak bumi yang ditemukan.
Bolivya'daki darbeye engel olmayacağız ve karşılığında, yeni hükümet de bulunacak petrolün tüm haklarını Amerika'ya verecek.

Hal ini diikuti oleh transisi menjadi demokrasi multipartai selama beberapa dekade mendatang, yang terganggu oleh kudeta militer pada tahun 1960, 1971, 1980 dan 1997.
Ardından gelen çok partili demokrasi dönemi 1960, 1971, 1980 ve 1997 yıllarındaki askerî müdahalelerle kesintiye uğradı.

Saya tahu hal ini, karena sewaktu saya bersekolah di dana, kudeta militer terjadi di negara saya, seorang warga negara saya menembak dan hampir membunuh Sri Paus, apalagi Turki mendapat nilai nihil dalam kontes lagu Eurovision.
Ben de bunu yaşadım, çünkü bu okula devam ettiğim süre boyunca ülkemde bir askeri darbe yaşandı, bir tetikçi Papayı vurdu ve Türkiye Erovizyon şarkı yarışmasında sıfır pual aldı.

68 - Kaisar Romawi Nero melakukan bunuh diri setelah mengalami kudeta.
68 - Roma İmparatoru Neron intihar etti.

Hanya sesuatu yang disebut orang Perancis sebagai coup d'etat ( kudeta ).
Fransızlar buna " coup d'état " - darbe diyor.