işyeri oor Bosnies

işyeri

Vertalings in die woordeboek Turks - Bosnies

kancelarija

naamwoord

Burası bir işyeri, sizin eviniz değil.
Ovo je kancelarija, ne tvoja kuća.

poslovnica

naamwoord

Hayır, emniyete götürüyorum çünkü bir işyeri soyuldu ve aracın arkasında çalıntı eşyalar var.
Ne, radim ovo zato što je provaljeno u poslovnicu i u vozilu je ukradena roba.

Soortgelyke frases

işyeri sicil numarası
registarski broj preduzeća

işyeri sicil No
registarski broj preduzeća

voorbeelde

Burası benim işyerim değil.
Ovo nije moj ured.

Tatlım bugün işyerinde kötü bir gün geçirdim.
Bio je totalno usran dan na poslu, dušo.

Burası işyerim, Francis
Radim ovde, Francis

Voyvodina' nın çalışma, istihdam ve cinsel eşitlikten sorumlu sekreter yardımcısı Jelica Rajaciç- Capakoviç, Voyvodina İcra Kurulu' nun mevcut yasalarda işyerinde tacizin kovuşturulabilmesini sağlayacak şekilde değişiklik yapma amaçlı bir öneri hazırlamak için uzmanlardan bir çalışma grubu kuracağını söyledi
Jelica Rajačić- Čapaković, poslanica sekretarijata Vojvodine za rad, zapošljavanje i jednakost spolova, kaže da će Izvršno vijeće Vojvodine formirati stručnu radnu grupu koja će sastaviti prijedlog usmjeren na izmjene postojećih radnih zakona, tako da se mogu sudski goniti oni koji vrše mobing

Davranış terapisinde lider araştırmacı olduğunu öne süren sahte bir işyeri.
Lazni posao gdje tvrde da su vodeci u istrazivanju bihevioralne terapije.

Daha önce bir işyerinde çalışmadım.
Nisam ranije radio u kancelariji.

Ben işyerin şakalar yapsam ne olur biliyor musun?
Znaš šta se dogodi ako se ja zezam na poslu?

Ya işyeri çok uzak.
Nije ti odgovaralo da putuješ na posao.

İşin doğrusu telefon işyerinden değildi.
Uh, zapravo, to, uh, to nije bilo sa posla.

Sinani, " Liderler bize yeterli sayıda işyerine sahip olacağımızı ve entegrasyon sürecinin bize yalnızca Kosova' da değil yurtdışında da çalışmamıza yardımcı olacağına dair söz verdiler. " diyor
" Lideri su nam obećali da ćemo imati dovoljno radnih mjesta i da će proces integracije pomoći da se radi ne samo na Kosovu, nego i u inostranstvu, " kaže Sinani

Tıpkı onun gibi, gülmeyi ben de severim ama burası bir işyeri.
Volim se nasmijati kao i bilo tko drugi, ali ovdje se radi.

Evet, işyeri bu aralar garip.
Da, čudna je situacija.

" Bu süreç, herkes kasaba ve köylerinin yanı sıra işyerlerine ve mülklerine de geri dönmeden bitmez: Boşnaklar ve Hırvatlar Banya Luka' ya, Sırplar ve Hırvatlar Saraybosna' ya, Boşnak ve Sırplar da Mostar veya Stolac' a. "
" Taj proces neće biti gotov dok se svi ne vrate u svoje gradove i sela, kao i na radna mjesta i imanja: Bošnjaci i Hrvati u Banju Luku, Srbi i Hrvati u Sarajevo, kao i Bošnjaci i Srbi u Mostar ili Stolac. "

Priştine merkezli Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Enstitüsü iktisatçılarından Liridona Konuşefçi SETimes' a verdiği demeçte, değişiklikleri memnuniyetle karşılamakla birlikte, işyeri sahiplerinin hükümetin ambalaj ve hammaddeye uygulanan tüketim vergisine tam açıklık getirmemesinden korktuğunu söyledi
Ekonomistica sa prištinskog Instituta za ekonomske i društvene studije Liridona Konushefci izjavila je za SETimes kako pozdravlja te izmjene, ali je izjavila da se vlasnici preduzeća pribojavaju kako vlada nije jasno postavila akcize na ambalažu i sirovine

Savcılar, gümrük görevlilerinin ev ve işyerlerinde arama da yaptılar
Tužioci su pretražili i kuće i radna mjesta carinika

Hey, sanırım sizinle bugün işyerinde karşılaşabiliriz.
Možda se vidimo danas kod vas na poslu.

Eve gidip dinleneceksin. Pazartesi işyerinde görüşürüz.
Otici ceš kuci, odmoriti se, i vidimo se na poslu u Ponedeljak.

Ishkq, seni işyerinden çıkarken gördüm.
Vidio sam te ispred kancelarije.

Burası benim işyerim.
Ja ovde radim.

Ben sadece ona senin işyerini kapattığını ve uygun olabileceğini söyledim.
I jeste njegova Ja sam mu samo rekla... da si zatvorio firmu i da si možda slobodan.

Yarın bir kaç işyeri teklif edecekler ve atamaları yapacaklar.
Rekli su da sutra otvaraju neke radionice i dele zadatke.

Bir işyeri cinayeti için ilk olur.
To bi bilo prvi put za ubijanje u uredima.

Geçen hafta işyerinde bir şey oldu
Pa, nešto se desilo na poslu prošle nedelje

Belki işyerinden veya kiliseden. Hayır.
Možda neko sa posla ili iz crkve?

Biz, işyerlerini çağa uyduruyoruz.
Mi modernizujemo posao.