itaat oor Bosnies

itaat

naamwoord, Noun

Vertalings in die woordeboek Turks - Bosnies

poslušnost

naamwoord vroulike

Kuralların, aptalların ve korkakların itaat etmesi için olduğunu düşünüyorsun.
Misliš da pravila predstavljaju poslušnost budala i kukavica.

voorbeelde

General von Paulus kusatmayi hala kirabilirdi, ama emirlere itaat etmek zorundaydi.
Paulus bi se još mogao probiti iz obruča, ali morao bi se oglušiti na zapovijedi.

Seni barındırıp naip yapan ve söylediği her kelimeye itaat etmen için eğiten adam.
Čovjek koji vas je uzeo u, napravio Regent, obučeni da posluša svaku riječ kaže.

Ben senin babanım ve bana itaat edeceksin.
Ja sam ti otac i ima da me poslušaš.

Vanuatu Adası üzerinde yakın zamana kadar kabile şefinize itaat etmediğiniz için parçalanabilirdiniz.
Do skoro, na otoku Vanuatu, mogli su vas pojesti jer niste poslušali poglavicu.

Bütün gece beni etrafta sürükledin sonra benden, sana itaat etmemi bekliyorsun.
Vukao si me cijelu noć i očekuješ da te slušam?

Sen itaat edecek misin?
Da li bi ti?

Genetik olarak, bana itaat edecek şekilde yetiştiriliyorlar.
Oni su genetski uzgojeni da rade po mojim naređenjima.

Babanız konuşuyor, o yüzden itaat edin.
Ovo govori tvoj otac, pa me poslušaj.

Daima emirlerime itaat edin.
Poštujte svoju komandu u svakom trenutku.

Üstelik, bu gece... saat gece yarısını çaldığında... bana itaat etmekten başka bir seçeneğin olmayacak.
Uostalom, večeras, u zadnji otkucaj ponoći nećeš imati izbora nego me poslušati.

Sana itaat etmedim Matthew.
Izdala sam te, Metju.

Halk, Sezar' a itaat ederken bile...... atalarının mirasına gururla sarılıyordu.Bir gün aralarından çıkacak bir kurtarıcının...... onlara dirlik ve tam özgürlük getireceğine dair...... peygamberlerinin verdiği sözü hep hatırlayarak
I PREMDA SE ZAKLEO NA VJERNOST CARU...... NAROD SE PONOSNO DRŽAO PRASTARA NASLJEDSTVA...... UVIJEK SE SJEĆAJUĆI OBEĆANJA SVOJIH PROROKA...... DA ĆE SE JEDNOGA DANA MEĐU NJIMA RODITI OTKUPITELJ...... KOJI ĆE IM DONIJETI SPAS I SAVRŠENU SLOBODU

Dokuzlar sadece bir efendiye itaat eder.
Devetorica odgovaraju samo jednom gospodaru.

Ama sana itaat etmedi.
Nije poslušala.

Eğer sultan olmadan yapmayacaksanız büyücüyken itaat edeceksiniz!
Ako nećete kleknuti pred Sultanom, onda ćete se zgrčiti pred čarobnjakom!

Tanrı'nın emirlerine itaat ediyorum.
Pokoravam se volji Božjoj.

En iyi olan şey itaat etmeniz.
Ono što je najbolje je da ispunite.

Yani, bütün gün bana itaat etmek zorundasın.
Znači danas, cijeli dan, moraš me slušati.

Bana itaat edene kadar seni kamçılayacağım pis köylü.
Istući ću je svojim bičem, dok mi se ne predaš, ti prljava seljačino!

Sen emre itaat etmedin.
Nisi poslušala naređenje.

Emirlere itaat ettiğini göstererek, duruşmaya af alacağına dair güveni tamdı
Bio je na suđenju, pokazujući kako je izvršavao naređenja, bio je ubeđen u dobijanje pomilovanja

Programına itaat ediyor.
Ona ispunjava dobijene upute.

Emir verirse, itaat ederiz.
Kad naredi, poslušamo.

Bu kız itaat edecek.
Djevojka ce slušati.

Bana itaat etmemeni emrediyorum.
Naredjujem ti da me ne slusas.