torun oor Bosnies

torun

[tɔɾʊn] naamwoord

Çocuğunun çocuğu.

Vertalings in die woordeboek Turks - Bosnies

unuče

naamwoord onsydig

Hep, avukat olmak için hukuk fakültesine giden torununu anlatıyor.
Stalno priča kako će mu unuk biti advokat.

Torun

eienaam

Soortgelyke frases

erkek torun
unuk

kız torun
unuka

voorbeelde

Öyle torunum olacağına hiç olmasın daha iyi!
Radije ne bih imao uopće ništa s tom unukom

O benim torunum.
Ona je moja unuka.

Karbonlu tortular hakkında uzmanımdır... hangileri kristalleşmemişse... yarı kararlı oniki yüzlü cisimler... veya elmaslar.
Ja sam stručnjak za karbonske depozite... koji su se kristalizovali u metastabilne dodedahecron... ili dijamante.

Kirk, Agnes'in torunu olduğunu düşünüyor... o yüzden ona zarar vermez.
Kirk misli da mu je Agnes unuka, pa je neće povrijediti.

Asıl konu şu ki, Donna benim tek torunum, Doktor.
Doktore, Donna je moja jedina unuka.

Ya bunda çok fazla tortu var ya da...
Ili ima puno taloga, ili...

Önce erkek bir torunum olduğunu öğrendim, şimdi de kız torunum olduğunu.
PRVO SAZNAM DA IMAM UNUKA, A SADA DA IMAM I UNUKU.

Bir gün torun görmek istiyorsan lanet botlarını yakmak zorunda kalacaksın.
Ako želiš ikada da docekas unucice... moraces da spalis te proklete cizme.

Ama önce kız torun öldü.
Ali, unuka je umrla ranije.

Lydia'nın bebeği, onun torunu olabilir.
Lidijina beba je možda njeno unuče.

Ya da en azından ondan gebe kalıp, bize bir torun vermelisin.
Ili bar da ga iskoristiš da začneš unuče za nas.

Torunun hikayesiyle örtüşüyor.
Što se slaže s njegovom pričom.

O benim torunum.
To mi je unuka.

Bu benim torunum.
Ovo je moj unuk.

Torunun olmadığı için üzgünüm baba.
Žao mi je što nemaš unuke, tata.

Torunu ya da yeğeni olabilir.
Možda njen unuk ili nećak.

Torununuz başına gelenler çok üzücü, Neralvil kardeş ama yani, bu olay kiliseyi neden ilgilendiriyor anlamadım.
Stvarno je neugodno što se desilo Vašem unuku, Sister Neralvil, ali pa, ne vidim naprosto zašto bi se Crkva miješala u to.

Milan, torunu için geldiğini söylüyor
Milan kaže da je tu u ime svog unuka

Benim torunum yok.
Ja nemam unuku.

O senin torunun.
Ona ti je unuka!

Torunum Natalie beni de alıştırdı.
Unuka Natalie me navukla na njih.

Lavaboyu kullanmam gerekti ve torunum beni buraya getirdi.
Morala sam u toalet, a unuk me je doveo u ovaj.

Ekibine, bomba parçacıkları ya da yanıcı tortu bırakmayan bir patlama aramasını söylemelisin.
Moraš reći timu da provjeri je li bilo eksplozije bez ostataka od bombe ili zapaljivih materijala.

Utanıyorum. Bir Gandhi'cinin * torunu böyle konuşuyor...
Unuk Gandija, borac za slobodu, govori tako.

Kevin, torunun ne yapıyor?
Kevine, kako ti je unuk?