İngilizce konuşan insanlar topluluğu
Anglosphere
İngilizce konuşan oor Engels
İngilizce konuşan
Vertalings in die woordeboek Turks - Engels
Anglophone
Geskatte vertalings
Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings
ingilizce konuşan
Vertalings in die woordeboek Turks - Engels
anglophone
Geskatte vertalings
Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings
Soortgelyke frases
voorbeelde
Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Burada İngilizce konuşan biri var mı?
I' m very glad you came hereTatoeba-2020.08 Tatoeba-2020.08
Bir çok çağdaş İngilizce konuşan insan gibi, aslında belki biraz daha fazla.
Although interregional cooperation projects had been in receipt of ERDF support since #, the Commission had no access to the relevant evaluations when preparing the Strand C guidelinesQED QED
Burada İngilizce konuşan bir doktor var mı?
I will think of somethingTatoeba-2020.08 Tatoeba-2020.08
Burada Allan, Afrika'daki İngilizce konuşan br cerraha minimal invazif ameliyat yapmak için gereken basit temel becerileri öğretiyor.
It follows that your greatest protection will be your coverted2019 ted2019
Genç bir öncü olan Yusuke, Japonya’da İngilizce konuşan bir grupta hizmet ediyor.
See that guy over there?jw2019 jw2019
Bu iş için sıradaydım ve zar zor İngilizce konuşan birine kaybettim.
Call your next witnessOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
İngilizce konuşan biri var mı burada?
She suggested that we needed a more streamlined, coherent and inclusive administrative system for our treaties.tatoeba tatoeba
Yani Fransızca veya İspanyolca konuşan biri iseniz İngilizce konuşan birinin aksine masa size göre bir kız.
Hi, honey.You got a second?ted2019 ted2019
İngilizce konuşan Almanlar arıyorlardı.
Hoggle, can it be that you' re helping this girl?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
İngilizce konuşan tek bir kişi bile bulamadım.
Coop, as you know, Truman and I have had our differences in the pastOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
İngilizce konuşan arkadaşlarımız tercüman olarak yanımızda bulunduğunda iletişim kurmak oldukça kolaydı, ancak gittiklerinde zordu.
I didn' t...Were you in that stall the whole time?jw2019 jw2019
Yabancıların yanı sıra, İngilizce konuşan birçok Meksikalı da var.
bilateral renal artery stenosis or single functioning kidneyjw2019 jw2019
İlk sınıf İngilizce konuşan 24 kişiden oluşuyordu.
The Help Menujw2019 jw2019
Cemaattaki Yahudilerin büyük bir kısmı ABD ordusunda personel, iş adamı, İngilizce konuşan gazeteciler, öğretmenler ve turistlerdir.
Three notable exceptions from this paper are those of new media, satellite and cable television ownership.WikiMatrix WikiMatrix
7 Bununla beraber, Yehova’nın Şahitlerinin çoğu, İngilizce konuşan Protestan ülkelerde oturuyordu.
I know what I saidjw2019 jw2019
Meksikalı bazı kardeşler de iyi haberin İngilizce konuşan kimselere duyurulmasına yardım etmeye başladı.
Find them ASAP take photos by cells, move to the finalsjw2019 jw2019
İngilizce konuşan ülkelerde "sağ" ve "sol" kavramlarının siyasette kullanımı, 20. yüzyılda başlamıştır.
Would one of you please call janitorial and have them clean my denali?WikiMatrix WikiMatrix
İngilizce konuşan birine o kadar az ödeme yapamam.
It' s good and very cheap, lovesOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Latince aksanıyla İngilizce konuşanın hangisi olduğunu bulacağım.
I said he' d ruined any chances of a continuationOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Veritabanınızdan 15 tane İngilizce konuşan çıplak model seçtim.
Command me in all thingsOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Sığınmacı kampında, İngilizce konuşan ziyaretçilerle tanıştım, onlar Hıristiyan olduklarını söylediler.
14. Textile imports (vote)jw2019 jw2019
Bu çeviri İngilizce konuşan milyonlarca kişi için standart Mukaddes Kitap oldu.
Alice has many friendsjw2019 jw2019
Bu nedenle, bu işaret genellikle Almanca'sı akıcı olup olmamasına bakılmaksızın birçok İngilizce konuşan kişi tarafından anlaşılabilir bir durumdadır.
Last August, there were # such peopleWikiMatrix WikiMatrix
Ayrıca telefon rehberlerinde yabancı isimlere bakarak da İngilizce konuşan kişileri bulmaya çalıştılar.
Parallels were drawn to other sectors such as publishing and music.jw2019 jw2019
Bazı Almanca kelimelerin telaffuz edilmesi İngilizce konuşan biri için son derece zordur. Örnek olarak: "Streichholzschächtelchen".
These people could look like anybody, except maybe youTatoeba-2020.08 Tatoeba-2020.08
218 sinne gevind in 9 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.