görünmek
Definisie in die woordeboek Turks

görünmek

Definisies

Belli bir görünüşe sahip olmak.

sinonieme

azarlamak · başlamak · benzemek · gelmek · göstermek · gözükmek

grammatika

Conjugation of görünmek (aorist in - V4r) Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown.
Positive declarative
infinitive görünmek
impersonal participle imperfective görünen
perfective görünmüş
prospective görünecek
personal participle non-prospective göründüğüm göründüğün göründüğü göründüğümüz göründüğünüz göründükleri
prospective görüneceğim görüneceğin görüneceği görüneceğimiz görüneceğiniz görünecekleri
verbal noun görünme
way of doing görünüş
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present aorist görünürüm görünürsün görünür görünürüz görünürsünüz görünürler
imperfective görünüyorum görünüyorsun görünüyor görünüyoruz görünüyorsunuz görünüyorlar
past perfective göründüm göründün göründü göründük göründünüz göründüler
imperfective görünüyordum görünüyordun görünüyordu görünüyorduk görünüyordunuz görünüyorlardı (or görünüyordular)
future görüneceğim görüneceksin görünecek görüneceğiz görüneceksiniz görünecekler
inferential perfective görünmüşüm görünmüşsün görünmüş görünmüşüz görünmüşsünüz görünmüşler
aorist görünürmüşüm görünürmüşsün görünürmüş görünürmüşüz görünürmüşsünüz görünürlermiş (or görünürmüşlar)
imperfective görünüyormuşum görünüyormuşsun görünüyormuş görünüyormuşuz görünüyormuşsunuz görünüyorlarmış
conditional simple görünsem görünsen görünse görünsek görünseniz görünseler
perfective görünseydim görünseydin görünseydi görünseydik görünseydiniz görünseydiler
optative görüneyim görünesin görüne görünelim görünesiniz görüneler
progressive görünmekteyim görünmektesin görünmekte görünmekteyiz görünmektesiniz görünmekteler
necessitative görünmeliyim görünmelisin görünmeli görünmeliyiz görünmelisiniz görünmeliler
imperative görün görünsün görünün görünsünler
Positive interrogative
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present aorist görünür müyüm? görünür müsün? görünür mü? görünür müyüz? görünür müsünüz? görünürler mi?
imperfective görünüyor muyum? görünüyor musun? görünüyor mu? görünüyor muyuz? görünüyor musunuz? görünüyorlar mı?
past perfective göründüm mü? göründün mü? göründü mü? göründük mü? göründünüz mü? göründüler mi?
imperfective görünüyor muydum? görünüyor muydun? görünüyor muydu? görünüyor muyduk? görünüyor muydunuz? görünüyorlar mıydı?
future görünecek miyim? görünecek misin? görünecek mi? görünecek miyiz? görünecek misiniz? görünecekler mi?
inferential perfective görünmüş müyüm? görünmüş müsün? görünmüş mü? görünmüş müyüz? görünmüş müsünüz? görünmüşler mi?
aorist görünür müymüşüm? görünür müymüşsün? görünür müymüş? görünür müymüşüz? görünür müymüşsünüz? görünürler miymiş?
imperfective görünüyor muymuşum? görünüyor muymuşsun? görünüyor muymuş? görünüyor muymuşuz? görünüyor muymuşsunuz? görünüyorlar mıymış?
conditional simple görünsem mi? görünsen mi? görünse mi? görünsek mi? görünseniz mi? görünseler mi?
perfective görünse miydim? görünse miydin? görünse miydi? görünse miydik? görünse miydiniz? görünseler miydi?
progressive görünmekte miyim? görünmekte misin? görünmekte mi? görünmekte miyiz? görünmekte misiniz? görünmekteler mi?
necessitative görünmeli miyim? görünmeli misin? görünmeli mi? görünmeli miyiz? görünmeli misiniz? görünmeliler mi?
Negative declarative
infinitive görünmemek
impersonal participle imperfective görünmeyen
perfective görünmemiş
prospective görünmeyecek
personal participle non-prospective görünmediğim görünmediğin görünmediği görünmediğimiz görünmediğiniz görünmedikleri
prospective görünmeyeceğim görünmeyeceğin görünmeyeceği görünmeyeceğimiz görünmeyeceğiniz görünmeyecekleri
verbal noun görünmeme
way of doing görünmeyüş
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present aorist görünmem görünmezsin görünmez görünmeyiz görünmezsiniz görünmezler
imperfective görünmüyorum görünmüyorsun görünmüyor görünmüyoruz görünmüyorsunuz görünmüyorlar
past perfective görünmedim görünmedin görünmedi görünmedik görünmediniz görünmediler
imperfective görünmüyordum görünmüyordun görünmüyordu görünmüyorduk görünmüyordunuz görünmüyorlardı
future görünmeyeceğim görünmeyeceksin görünmeyecek görünmeyeceğiz görünmeyeceksiniz görünmeyecekler
inferential perfective görünmemişim görünmemişsin görünmemiş görünmemişiz görünmemişsiniz görünmemişler
aorist görünmezmişim görünmezmişsin görünmezmiş görünmezmişiz görünmezmişsiniz görünmezlermiş
imperfective görünmüyormuşum görünmüyormuşsun görünmüyormuş görünmüyormuşuz görünmüyormuşsunuz görünmüyorlarmış
conditional simple görünmesem görünmesen görünmese görünmesek görünmeseniz görünmeseler
perfective görünmeseydim görünmeseydin görünmeseydi görünmeseydik görünmeseydiniz görünmeseydiler
optative görünmeyeyim görünmeyesin görünmeye görünmeyelim görünmeyesiniz görünmeyeler
progressive görünmemekteyim görünmemektesin görünmemekte görünmemekteyiz görünmemektesiniz görünmemekteler
necessitative görünmemeliyim görünmemelisin görünmemeli görünmemeliyiz görünmemelisiniz görünmemeliler
imperative görünme görünmesin görünmeyin görünmesinler
Negative interrogative
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present aorist görünmez miyim? görünmez misin? görünmez mi? görünmez miyiz? görünmez misiniz? görünmezler mi?
imperfective görünmüyor muyum? görünmüyor musun? görünmüyor mu? görünmüyor muyuz? görünmüyor musunuz? görünmüyorlar mı?
past perfective görünmedim mi? görünmedin mi? görünmedi mi? görünmedik mi? görünmediniz mi? görünmediler mi?
imperfective görünmüyor muydum? görünmüyor muydun? görünmüyor muydu? görünmüyor muyduk? görünmüyor muydunuz? görünmüyorlar mıydı?
future görünmeyecek miyim? görünmeyecek misin? görünmeyecek mi? görünmeyecek miyiz? görünmeyecek misiniz? görünmeyecekler mi?
inferential perfective görünmemiş miyim? görünmemiş misin? görünmemiş mi? görünmemiş miyiz? görünmemiş misiniz? görünmemişler mi?
aorist görünmez miymişim? görünmez miymişsin? görünmez miymiş? görünmez miymişiz? görünmez miymişsiniz? görünmezler miymiş?
imperfective görünmüyor muymuşum? görünmüyor muymuşsun? görünmüyor muymuş? görünmüyor muymuşuz? görünmüyor muymuşsunuz? görünmüyorlar mıymış?
conditional simple görünmesem mi? görünmesen mi? görünmese mi? görünmesek mi? görünmeseniz mi? görünmeseler mi?
perfective görünmese miydim? görünmese miydin? görünmese miydi? görünmese miydik? görünmese miydiniz? görünmeseler miydi?
progressive görünmemekte miyim? görünmemekte misin? görünmemekte mi? görünmemekte miyiz? görünmemekte misiniz? görünmemekteler mi?
necessitative görünmemeli miyim? görünmemeli misin? görünmemeli mi? görünmemeli miyiz? görünmemeli misiniz? görünmemeliler mi?
görünmek (third-person singular simple present görünür)

Görünmek

voorbeelde

Advanced filtering
Haksız görünmekle birlikte, cinayetle ilgili yasalar konusunda herhangi bir sınırlama yoktu.Literature Literature
Düşene bir tekme atmaktan hoşlanan biri gibi görünmek istemem.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
İşe yaramaz görünmekten kim hoşlanır?Literature Literature
Teklifini kabul etmem gerektiğini hissettim karizmatik görünmek için.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bu şekilde görünmek istemiyorum.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Richter, eskiden Hilda ile konserlere gittiğine sevinmişti: Bu konuda cahil görünmek kötü olacaktı...Literature Literature
Bu durum, MÖ 7. yüzyıl sonlarında Geç Asur İmparatorluğu'nun çöküşünde ya da hemen sonra son bulmuş görünmektedir.WikiMatrix WikiMatrix
Senin önünde bir daha aptal gibi görünmek istemiyorumopensubtitles2 opensubtitles2
Oyunuzu inkâr etmek için bazı lütuflarda bulunmam ve sizi de bir ahmak gibi görünmekten kurtarmam gerekecek.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
“Yani, korkak gibi görünmek yerine Lord Tywin’in çaldığı boruyla dans edeceksin.Literature Literature
Ve benimle görünmekten dolayı herhangi bir kazancı olmayacaktı.Literature Literature
Adi biri gibi görünmek istemiyorum ama sen bir korkaksın.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ama becerikli görünmek istiyorlar, neticelerine hiç aldırış etmeden, size ilaçlar, tedavi usulleri sokuşturuyorlar.Literature Literature
Castro' nun bildiği iki şey varsa o da...... yeşiller içinde iyi görünmek ve eğitimli doktorlarıdıropensubtitles2 opensubtitles2
Daha büyük görünmek ve daha güçlü ses çıkarmak için sesleri ile beden dillerini senkronize ederler.QED QED
Buketi bana uzattığında, mutlu görünmek için kendimi zorluyorum.Literature Literature
Geri kalan kısmından bulutlar ve güneşle birlikte gökyüzü görünmekteydi.Literature Literature
Bu noktada dağıtılacak siyasi gücün sabit toplamı gibi bir şey var gibi görünmektedir.Literature Literature
Benimle görünmek istemiyorsun, değil mi?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Evde film çekiyorsak iyi görünmek istiyorum.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Beyin, güzel görünmek ve saçlar.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bu nedenle konsolda 43 görünmektedir.Literature Literature
Dolayısıyla köy, çevresine “kara bir nokta” şeklinde görünmektedir.WikiMatrix WikiMatrix
36 Yoksa melekler insançocuklarına görünmekten vaz mı geçtiler?LDS LDS
Arı var dedi çünkü, o şekilde çığlık atan birisi gibi görünmek istemedi.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
205 sinne gevind in 5 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.

Beskikbare vertalings

af
Afrikaans
mis_qab
Al Bakiyye
sq
Albanees
ar
Arabies
rup
Aroemeens
ast
ast
az
Azerbeidjans
bki
Baki
eu
Baskies
bar
Bavarian
be
Belo-Russies
bg
Bulgaars
cv
Chuvash
crh
Crimean Tatar
quz
Cusco Quechua
da
Deens
de
Duits
en
Engels
eo
Esperanto
ee
Ewe