-ando oor Turks

-ando

Suffix

Vertalings in die woordeboek Spaans - Turks

-iyor

Soortgelyke frases

ir andando
yürümek

Andes
And Dağları

andares
yürüyüþ · yürüyüş

andando
yaya · yürüyerek

modo de andar
yürüyüş

pisco Southwestern Venezuelan Andes
hindi

anda
bak · bak bak · bak sen

Cordillera de los Andes
And Dağları

andas
tabut

voorbeelde

Realmente ando algo corta.
Gerçekten tükeniyorum.

Veamos si te sientes interesado después de que veas la Ando-cicleta.
Andosiklet'i görünce de aynı şeyi düşünecek misin göreceğiz.

Ya sabes, si no estoy con ella o con el grupo, ando solo.
Bilirsiniz, onunla değilken yada grupta olmadığımda, genellikle yalnızımdır.

Por el día siempre ando en negocios y por la noche en los burdeles.
Gün boyunca benim işim var, ve geceleri benden çalıyorlar.

Ando por aquí sola todo el día.
Bütün gün kendi kendime etrafta gezinirim.

¡ Le ando buscando!
Seni arıyorum!

Ando comiendo muy mal.
Bir şeyler yiyelim mi?

¡ No ando de humor para cortesías!
Kibar olmak niyetinde değilim!

Ando corriendo pensando qué diablos me está haciendo hacer este tipo
Orda deli gibi koşturuyordum

Ando mal en todos los sentidos, principalmente en el doble sentido.
Her bakımımdan berbat durumdayım. Özellikle de cinsellik konusunda.

Además, ando un poco corto de dinero.
Nasılsa, biraz nakit sorunum var.

Especialmente cuando ando cerca.
Özellikle de ben etraftayken.

No me ando con guantes con la verdad.
Gerçekleri açıkla!

¿Eres tú realmente, Ando?
Bu gerçekten sen misin, Ando?

Pero ¡ ando por ahí con un dólar y medio!
Ama cebimde bir buçuk dolarla geziyorum!

A veces ando con Parker McKenna.
Bazen Parker McKenna'yla takılırım.

Si, claro, uh, si ando por la vecindad
Evet, tabi, ah, buralara uğrarsam

¿Sabes por qué ando en bici?
Neden bisiklet sürdüğümü biliyor musun?

Alguien le dijo a Norwalk que yo ando traficando
Piçin biri, Norwalk' a, tekrar iş çevirdiğimi söylemiş

Dice que ando por ahí como una sonámbula.
Bir uyurgezer gibi dolaştığımı söylüyor.

" Caray, por eso ando caminando con ojos de águila ".
"... dolaştığı mı sanıyorsun? "

Ando sobre arenas movedizas, Ope.
Neredeyse boğulmak üzereyim, Ope.

Ando escaso de dinero
Param kalmadı

Hoy no ando de humor para bromas.
Şaka yapacak durumda değilim.

Ando bien confundida en este momento.
Şu anda dağılmış durumdayım.