adelgazamiento oor Turks

adelgazamiento

naamwoord manlike

Vertalings in die woordeboek Spaans - Turks

Zayıflama

reducción de la masa corporal de un individuo

Lo suficiente para preguntarme qué estas haciendo en una clínica de adelgazamiento
Bu zayıflama kliniğinde ne yaptığını.. artık merak etmiyorum.

voorbeelde

No, era como un programa de adelgazamiento, pero con más vacas y contando menos puntos.
Weight Watchers'ın, ineği daha bol ama daha az kilo hesabı yapan versiyonu gibiydi.

Sufrirá ulceraciones gastrointestinales con el adelgazamiento de la pared intestinal, y hemorragias submucosales.
Submukozal kanamalar ve bağırsak duvarının incelmesine bağlı olarak mide-bağırsak sisteminde ülserleşmelerle karşılaşacak.

Estás adelgazamiento en estos días.
Gittikçe zayıflıyorsunuz.

El negro es muy adelgazamiento en usted, amigo mío.
Siyah seni bayağı zayıf göstermiş, dostum.

Es una irritación o un adelgazamiento de la cornea.
Bu bir tahris ya da konjonktiva bir incelme var.

Mis píldoras de adelgazamiento deben estar funcionando.
Diyet haplarım işe yarıyor herhalde.

Es el jefe de la clínica de adelgazamiento.
Zayıflama Kliğinin başında duruyor.

los clientes pensarán que han llamado a un centro de adelgazamiento!
Müşteriler eğlence merkezini arıyoruz sanacaklar!

Ahi por aqui pastillas de adelgazamiento?
Hiç diyet için hapınız var mı?

Solidaridad, Miedo a volar, adelgazamiento y tienda natural esta cerrado en navidades
Solaryum, Uçuştan korku kliniği, diyet departmanı ve bitki dükkanı Noel sebebiyle kapalıdır.

Podría ser un amigo que también se haya puesto a dieta, un familiar o el personal de una clínica de adelgazamiento acreditada.
Bu, rejim uygulayan bir arkadaş, bir aile üyesi veya iyi tanınmış bir zayıflama kliniğinin elemanı olabilir.

La disminución de estrógenos en esta etapa de la vida de la mujer también causa adelgazamiento y resecación de los tejidos vaginales.
Kadının yaşamındaki bu evrede östrojen düzeyleri azaldıkça dölyolu dokusu incelip nemini kaybeder.

Los daneses han colocado un agente en la clínica de adelgazamiento.
Klinik'te Danimarkalı bir ajan var.

Prostitutas nazis lesbianas, abducidas por ovnis y obligadas a seguir dietas de adelgazamiento, esta semana en " La gente habla ".
Lezbiyenler, Nazi fahişeler, UFO tarafından kaçırılanlar ve diyete zorlananlar, hepsi bu hafta'Şehir Sohbetleri'nde.

El Décimo Doctor y Donna están ambos investigando por separado a las Industrias Adiposa, que están vendiendo una nueva píldora de adelgazamiento en Londres.
Birbirlerinin farkında olmayan Doktor ve Donna, Londra halkına özel bir diyet hapı pazarlayan Adipose Endüstrilerini araştırmaktadır.

No hay señales de tortura, ni adelgazamiento, ni drogas.
İşkenceye, kilo kaybına veya uyuşturucuya dair bir iz yok.

Te enriquecerías con un negocio de adelgazamiento
Diyet işine girsen iyi para kırardın

Sufrirá úlceraciones gastrointestinales con el adelgazamiento de la pared intestinal, y hemorragias submucosales
Submukozal kanamalar ve bağırsak duvarının incelmesine bağlı olarak mide-bağırsak sisteminde ülserleşmelerle karşılaşacak.

Implica muchas cosas para el adelgazamiento
Kilo verme konusundaki emplikasyonlar inanılmaz

Consulta también los artículos “Los jóvenes preguntan...” del 22 de abril y 8 de mayo de 1994, donde se ofrece un criterio equilibrado sobre el adelgazamiento.
Kilo vermek konusunda dengeli bilgi için, ayrıca 1 Temmuz 1994 tarihli “Gençler Soruyor . . .” makalesine bakın.

Espero que el proceso de adelgazamiento no continúe de modo indefinido, o me convertiré en un espectro.
Umarım bu zayıflama süreci hep böyle devam etmez, yoksa bir hayalete dönüşeceğim.""

Prostitutas nazis lesbianas, abducidas por ovnis y obligadas a seguir dietas de adelgazamiento, esta semana en " La gente habla "
Lezbiyenler, Nazi fahişeler, UFO tarafından kaçırılanlar ve diyete zorlananlar, hepsi bu hafta ' Şehir Sohbetleri' nde

Estoy en una clínica para adelgazamiento
Zayıflama tesisindeyim

Adelgazamiento en los huesos corticales de ambos fémures.
İki femurun kortikal kemiklerinde de incelme var.

Mi mujer está en una clínica de adelgazamiento igual de cara.
Ve karım da çok pahalı bir sağlık köyünde kilo kaybetmeye çalışıyor. " Golden Door " da.