complicación oor Turks

complicación

[kõ̞mplikaˈsjõ̞n], [kõ̞mplikaˈθjõ̞n] naamwoord vroulike

Algo que introduce, generalmente inesperadamente, alguna dificultad, problema, cambio, etc.

Vertalings in die woordeboek Spaans - Turks

zorlaşma

voorbeelde

Otra complicación.
Yenisi lâzım.

Tuve algunas complicaciones.
Bazı sorunlarla uğraştım.

Otra complicación.
İşte bir güçlük daha.

Ben, el chico sonriente y sin complicaciones que yo creía que necesitaba mi protección.
Gülümseyen, karmaşık biri olmayan Ben'e, konuşmama ihtiyacı olduğunu sandığım kişiye.

La población no está fuera de proporción para su área pero África lidera al mundo en muertes por causas que se pueden evitar: desnutrición, simples infecciones y complicaciones en el parto.
Nüfus kendi alanıyla orantılı değil, ancak Afrika çoğu önlenebilir nedenlerden ölümlerde dünyada ilk siralarda: yetersiz beslenme, basit enfeksiyonlar ve doğum komplikasyonları.

Así que propongo como causa de la muerte la exanguinación con complicaciones adicionales por factores represores de la coagulación.
Bu sebeplerle ölüm nedeni için teklifim pıhtılaşmayı engelleyen faktörler sonucu kan kaybı.

Las piezas de alta relojería con complicaciones se agruparán en una misma colección: Black Tie.
Karmaşık yüksek saatçilik ürünleri, Black Tie adı altında, aynı koleksiyon içerisinde sunulur.

No estoy buscando complicaciones.
Ben karmaşa aramıyorum.

Las complicaciones no sorprenderían al Dr Pryce.
Komplikasyon yaşanması Dr. Pryce'ı şaşırtmayacaktır.

Pero ha habido algunas complicaciones.
Ama bazı problemler çıktı.

Además, a los fumadores se les cicatrizan las úlceras más lentamente que a las personas que no fuman, y entre los primeros hay más complicaciones asociadas con las úlceras, tales como la hemorragia o la perforación, como también un porcentaje más alto de muertes relacionadas con las úlceras.
Ayrıca sigara içenlerin, ülserlerinin içmeyenlerinkinden daha zor iyileştiği, kanama veya perforasyon gibi ülserle ilgili ciddi durumların daha çok görüldüğü ve ülserle bağlantılı ölüm oranının daha da yüksek olduğu ortaya çıkmıştır.

¿Tiene Pete complicaciones neuronales?
Pete, nörolojik komplikasyon mu geçiriyor?

Sabemos que esto plantea una serie de complicaciones y problemas.
Tabii ki mevcut durumun ve doğabilecek sorunların farkındayız.

Habrá complicaciones
Birtakım komplikasyonlar oldu.

Pero si te hubieses dirigido directamente a Riga, podrían haber surgido complicaciones diplomáticas.
"""Ama Riga'yla doğrudan bağlantı kuracak olsaydık diplomatik sorunlar yaşanabilirdi."

Pero hubo una complicación durante la operación.
Ama ameliyatta sorun yaratan bir şey daha vardı.

¿Alguna otra complicación?
Başka komplikasyonlar var mı?

La sospecha y el miedo a las complicaciones superan la necesidad de consejo o de ayuda vecinales.
Belaya bulaşma şüphesi ve endişesi, komşu ların birbirine öğüt verme ve yardım etme ihtiyacına genellikle ağır bası yor.

Ella estaba enferma y sufrió complicaciones por su enfermedad.
Leslie yengen çok hastaydı, kolay kolay tedavi edilecek cinsten de değil.

La única complicación en mi vida en este momento eres tú.
Hayatım şu anda karmaşık olmasının tek sebebi sensin.

Otras complicaciones que se pueden presentar, dependiendo de la localización del tejido endometrial, son formación de adherencias, hemorragia u obstrucción intestinal, mal funcionamiento de la vejiga y rotura de los focos de endometriosis, lo que puede propagar la enfermedad.
Bunlardan bazıları şunlardır: Yapışıklıkların oluşması, bağırsak kanaması veya tıkanması, mesanenin işlevinin engellenmesi ve hastalığın yayılmasına yol açabilen bir durum olan, rahim dışına yerleşmiş endometriyum dokularının yırtılması.

Hay algunas complicaciones.
Bazı tutarsızlıklar var.

Mi jefe estuvo fuera casi una hora, ocupándose de no sé qué complicación en el distrito norte de la ciudad.
Şefim kuzey yakadaki bir karışıklıkla ilgilenmek için bir saate yakın bir süre boyunca ofiste değildi.

Hay una complicación menor
Ama ufak bir sorun var

Un estudio mostró que en un país africano el 72% de las muertes de muchachas adolescentes se debe a complicaciones relacionadas con el aborto.
Bir Afrika ülkesinde yapılan inceleme 20 yaşından küçük kızlar arasındaki ölüm nedenlerinin yüzde 72’sinin çocuk aldırmayla ilgili komplikasyonlardan kaynaklandığını gösteriyor.