terminarse oor Turks

terminarse

werkwoord

Consumir por completo.

Vertalings in die woordeboek Spaans - Turks

bitmek

werkwoord

Cal, mientras Rachel y esa gente estén en peligro, está lejos de terminarse.
Cal, Rachel ve diğer insanlar tehlikede olduğu sürece, bu şey henüz bitmedi.

bitirmek

werkwoord

Este proyecto tardará al menos un año en terminarse.
Bu projeyi bitirmek en azından bir yıl sürer.

voorbeelde

El Empire State debe terminarse a tiempo.
Empire State Binası tam zamanında tamamlanmalı.

Tu vida está lejos de terminarse.
Hayatın bitmeye yaklaşmadı bile.

Cal, mientras Rachel y esa gente estén en peligro, está lejos de terminarse.
Cal, Rachel ve diğer insanlar tehlikede olduğu sürece, bu şey henüz bitmedi.

Tienes suerte, porque mi turno acaba de terminarse.
Şanslısın çünkü vardiyam yeni bitti.

Esto aún necesita terminarse.
Bunun hala bitirilmesi gerek.

De acuerdo, esto debe terminarse
Bunun durması lazım

—¿Quiere terminarse mi sandwich?
"""Benim sandvicimi bitirmek mi istiyorsun?"""

Significa que toda esta pesadilla está por terminarse.
Tüm bu kabus bitmek üzere demek oluyor.

La habitación debe terminarse mañana.
Oda yarına kadar tamamlanmış olmalı.

Aunque la luz está regresando... el invierno está lejos de terminarse.
Işık geri dönmeye başlamış olsa bile kışın sona ermesi çok uzaktadır.

Debe terminarse la concentración de fuerzas... en dos días...
Birliklerin toplanması... iki gün içinde bitirilmeli...

No puedo creer que esto pueda terminarse pronto.
Bunların yakında sona ereceğine inanamıyorum.

Por lo menos deja que lo que ocurrió pueda terminarse.
En azından sonuca ulasmasi, gerçekleşmesi için izin ver.

Tu esposa dice que están por terminarse los pañales.
Eşin bezin bittiğini söylüyor.

Este proyecto tardará al menos un año en terminarse.
Bu projeyi bitirmek en azından bir yıl sürer.

La pared parecía no terminarse nunca, pero de repente el espaciado de las tachuelas se interrumpió.
Duvar sonsuza kadar devam ediyormuş gibiydi, ama kabaralardan gelen ritmik ses birden kesildi.

Por supuesto, el proyecto está lejos de terminarse.
Projenin tamamlanmasına çok var tabii.

Esto no va a terminarse pronto.
Tüm bunlar, yakın bir zamanda sona ermeyecek.

Heidi ni siquiera pudo terminarse la segunda copa antes de rogarme que fuésemos arriba.
Heidi ikinci içkisini bitiremeden yukarı çıkayım diye, bana yalvarmaya başladı.

Ni siquiera pudo terminarse el coñac.
Hayır.. Konyağını bile bitiremedi.

De paso, noté que su suscripción de Heaven está a punto de terminarse.
Bu arada, Heaven'a olan abone abone sayın tur atmaya hazırlanıyor.

Llevará 17 años en terminarse, acabando en 2009.
Bitmesi 17 yıl sürecek, 2009'da bitecek.

Tiene que terminarse.
Bunun son bulması gerek.

Ésta discusión sólo puede terminarse con violencia física.
Bu anlaşmazlığı fiziksel şiddet çözecek.