bebida alcohólica oor Turks

bebida alcohólica

Vertalings in die woordeboek Spaans - Turks

içki

naamwoord

bebida que contiene etanol

Está prohibida la entrada a personas que consuman bebidas alcohólicas.
Alkollü içki içen İnsanların girmesine izin verilmez.

voorbeelde

No fumes ni abuses de las bebidas alcohólicas; tampoco juegues por dinero.
Kumar, sigara ve aşırı içkiden uzak dur.

Si toma bebidas alcohólicas, hágalo con moderación.
Alkollü içkiler içiyorsanız, ölçülü olun.

En Gran Bretaña, las bebidas alcohólicas están relacionadas con una de cada tres muertes en la carretera.
İngiltere’de trafik kazalarındaki ölümlerin üçte birine ise alkol neden olmaktadır.

Trabajaba para Control de Bebidas Alcohólicas.
Alkollü İçki Kontrol Dairesi hesabına çalışıyormuş.

Bebidas alcohólicas y hormonas fluyendo.
İçki ve hormonlar akar.

Está prohibida la entrada a personas que consuman bebidas alcohólicas.
Alkollü içki içen İnsanların girmesine izin verilmez.

Sin bebidas alcohólicas, sin medicamentos, sin drogas.
Alkol yok, ilaç yok, uyuşturucu yok.

¿De donde sacaría el dinero un tio como tú para una empresa de bebidas alcohólicas?
Senin gibi bir adam bir meşrubat şirketi için nereden para alır ki?

EN LAS Escrituras no se prohíbe consumir con moderación bebidas alcohólicas.
YARATICIMIZ bizim için en iyisini ister. Kutsal Kitaba baktığımızda O’nun makul ölçüde içki içmeyi yasaklamadığını görürüz.

No vendemos bebidas alcohólicas.
Alkol ruhsatımız yok.

Cualquiera que quisiera verla primero debía de tomar de una bebida alcohólica preparada con ese fin.
Onu görmek isteyen, önce özel olarak hazırlanmış alkollü bir içkiyi içmeliydi.

Por lo tanto, el cristiano no debería consumir bebidas alcohólicas antes de conducir un automóvil.
Bundan dolayı, bir Hıristiyan, araba kullanmadan önce içki konusunda dikkatli olmalıdır.

No tomo bebidas alcohólicas, drogas ni comida chatarra.
İçki, uyuşturucu, bozuk yiyecek filan yemedim.

He hecho una broma sobre que no sirvan bebidas alcohólicas.
İçki servis etmemeleriyle ilgili şaka yaptım.

Las bebidas alcohólicas contienen etanol.
Fosfat grubuna etanolamin bağlıdır.

Un ejemplo sería el consumo de bebidas alcohólicas.
İçki konusu buna bir örnek olabilir.

Sí, lo dice el borracho que pone bebidas alcohólicas en su lata de gaseosa.
Bunu kola kutusuna içki koyup içen bir alkolik söylüyor.

Los nazareos hacían un voto que incluía no tomar ninguna bebida alcohólica ni cortarse el cabello.
Nezirler özel bir adakta bulunurdu; bu adağa göre içki içmemeleri, saç ve sakallarını kesmemeleri gerekirdi.

Sin embargo, en lo que tocaba a beber bebidas alcohólicas, eran como los nazareos israelitas.
Fakat alkollü içkileri içme meselesine gelince, İsrailli Nezirler gibi idiler.

Sí, ¿bebidas alcohólicas?
Evet, hani şu alkollü olanlardan.

Bebe esa bebida alcoholica, los angeles te ayudarán.
Çok sert içki içenlere, melekler gönderilecek.

Representamos a la industria de bebidas alcohólicas.
Alkol endüstrisini temsil ediyoruz.

Los testigos de Jehová en conjunto ven las bebidas alcohólicas como Dios las ve.
Bir grup olarak Yehova’nın Şahitleri içkiyle ilgili Tanrısal bir görüşe sahiptirler.

No cene demasiado, ni tome café ni bebidas alcohólicas antes de dormir.
Yatmadan önce ağır yemeklerden, kafein ve alkolden kaçının.

Tenías razón sobre bebidas alcohólicas, que es el mejor amigo de un artista.
İçki konusunda haklıymışsın, bir sanatçının en iyi arkadaşıymış.