örs oor Tsjeggies

örs

naamwoord

Üzerinde metal cisimlere vurularak onların şekillenmesi için kullanılan ağır demir blok.

Vertalings in die woordeboek Turks - Tsjeggies

kovadlina

naamwoord vroulike

Sanıyorum örsün destek sistemi çökmüş çünkü tahtanın bir kısmı çürümüş.
Já myslím, že ta kovadlina spadla, protože ten dřevěný stojan už byl shnilý.

kovadlinka

naamwoord vroulike

Kulak zarındaki titreşimlerin şiddeti çekiç, örs ve üzengi olarak bilinen kulak kemikçiklerinin bir kaldıracın parçaları gibi hareket etmesiyle artırılır ve içkulağa aktarılır.
Vibrace ušního bubínku jsou zesilovány pákovým mechanismem a přenášeny do vnitřního ucha pomocí kůstek, kterým se říká kladívko, kovadlinka a třmínek.

Örs

eienaam

Vertalings in die woordeboek Turks - Tsjeggies

kovadlina

naamwoord

Örs, dikenli tel, ok ve yaya ihtiyacım var.
Potřebuju kovadlinu, ostatnatej drát a bolero. Ne.

voorbeelde

Örs, üzengi ve her ne boksa.
Kovadlinka a třmínky a tak.

Kıraç’a verdikleri isim buydu; günahlarının cezası, cesaretlerini sınayacak bir yer, onları şekillendirecek bir örs.
Trest za jejich hřích, zkušební půda pro jejich odvahu, kovadlina, aby je vytvarovala.

Hükümetin bizden gizlediği gizli bir örs deposu mu var?
Chci říct, je snad nějaké tajné vládní úloitě na kovadliny aby se k nám nedostaly?

Örsler nereye gitti?
Kam se poděly kovadliny?

Smoak ve Meers'in en meşhur numarası örs Meers'in üzerine düşerken kaçması.
No, neslavnější trik Smoaka a Meerse je shození kovadliny na Meerse.

Thor örsünü dövüyor.
Thór tluče na svou kovadlinu.

Tüm bildiğim, Wile E. Coyote'nin kafasına bir örs düştüğü.
Vím jen to, že má Wile E. Coyote pěknou ránu na hlavě.

Örslerin nereye kaybolduğunu sorun.
Zeptej se ho, kam se poděly kovadliny?

Hayır, ama örsten çıktık.
Ne, ale slunce máme za sebou.

Örs'ünden çıkan kıvılcımları gördüm.
Viděl jsem jiskry z jeho kovadliny.

Hayır. Akciğerleri gelişmesin diye göğsüne bir " örs " koydum.
Ne, dal jsem mu na plíce kovadlinu, abych u něj předešel vývinu plic.

Kafama örs düşmüş gibiyim.
Mám pocit, jako by mi na hlavu někdo hodil kovadlinu.

Deneyimin gerçekliğiyle milyonuncu kez karşılaşıp ırkının yaratılmamış bilincini dövmeyeceksin ruhunun örsünde.
Nesetkáš se po milionté s realitou životní zkušenosti, a nevytvoříš v kovárně své duše zázračně vysokou morálku své rasy.

" Örs üzerinde çekiciniz çınladığından. "
Pro tebe zvoní kladivo na kovadlině.

Örs'ünden çıkan kıvılcımları gördüm.
Viděl jsem jiskry létající od jeho kovadliny.

Örs Fabrikasına gidiyoruz!
Založíme si továrnu na kovadliny!

“Kışyarından Allyn, Joth Hızlıyay, Küçük Matt ve kız kardeşi Randa, Örs Ryn.
„Alyna ze Zimohradu, Jotha Rychlošípa, Malého Matta a jeho sestru Randu, Anvyla Ryna.

Örste çalış ki ekmeğini çıkarabil.
Rozdmýchej pořádně měchy a dělej něco pro svůj život.

Bir keresinde İngiliz kanalında yüzdüm.. kucağımda demir örs ile
Kdysi jsem přeplaval La manšský průliv s kovadlinou na hrudi

Çizgi film dünyasında güzel bir kız kalbini yerinden sökebilir. Gökyüzünden bir örs düşebilir ve duvara veya kapıya bir delik çizersen içinden geçebilirsin.
v Toontown, hezká dívka může způsobit, že tvoje srdce vyskočí z tvé hrudi. Kovadliny padající z nebe, a když nakreslíš dveře nebo černou díru na zeď, můžeš jí proskočit.

Örsde korunacak yer yok
Na Kovadlině není krytí

Yarın kafana bir örs düşebilir. Ve o 40 yıl daha yaşayabilir.
Tebe třeba zítra může porazit auto a on bude žít dalšich 40 let.

Evet, örsler nereye gitti?
Ano, kam se poděly vechny kovadliny?

Taşınabilir örsler
Kovadliny [přenosné]