donmak oor Grieks

donmak

werkwoord

Vertalings in die woordeboek Turks - Grieks

παγώνω

werkwoord
Kan anında donar, o yüzden hızlı koşması lazım.
Το αίμα θα παγώσει ακαριαία και θα σφραγίζει το σκίσιμο στη στολή!
Swadesh-Lists

πάγωμα

naamwoord
Dondurmaktan bahsetmişken burası donuyor.
Μιλώντας για πάγωμα, κάνει παγωνιά!
GlosbeResearch

Geskatte vertalings

Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings

voorbeelde

Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Orada sürekli kıçı donmakta olan, bir birliğim var.
Δεν σε θελουμε εδωOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Donmak üzereydin.
Θα πει οτιδήποτε προκειμένου να μείνει...... ο φάκελος του καθαρόςOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Donmak istemiyorsun, değil mi?
CODE(κείμενοOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Donmak!
Δεν ξέρω που να τοποθετήσω αυτό το πράγμαOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ölülerle dolu batan bir gemide arkadaşımın cesedini kar fırtınasına çıkarırken donmaktayım ve yanımdaki kişinin beni öldürmek isteyip istemediğini bilmiyorum!
Eίμαι έτοιμος τώραOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
İnsanlar neden zamanlarını buzullara tırmanmak ve donmak için harcarlar ki?
Επι τη ευκαιρία, ας συγχαρούμετη Λίντα Ντέιβις...... για το ποσοστό # τοις εκατό επι των καταδικών, που πέτυχεOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ne?Burada donmak üzereyim!
Απλώς ρώτησα γιατίopensubtitles2 opensubtitles2
Gün doğmadan önce donmak istemezsin.
Όταν μπήκα μέσα, είδα τον Ρομπ να στέκεται πάνω απ ' το πτώμα του ΣωνOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Şimdi, biri bir plân yapsa da donmaktan ölmesem?
Σκασε ΝτανυOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bunu çabucak yapalım çünkü göğüslerim donmak üzere.
Τέλος, θέλω να σας ευχαριστήσω όλες που ήρθατεOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Donmak üzere olan, kara saplanmış iki kişi var ve yerlerini belirleyemiyoruz
Τι συμβαίνειopensubtitles2 opensubtitles2
Fakat diğer bir kısım peri ise öteki mevsimleri karla kaplayarak donmaktan korumayı denemeli
Είπες ότι υπήρχε ένας λόγος πίσω από αυτόOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Buzdan bir mağarada neredeyse donmak üzereyken bile benden vazgeçmedin. Şimdi de ben senden vazgeçmeyeceğim.
Τι χαμπάριαOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ama donmak istiyorsan don.
Έχουν και μικρά υποβρύχιαOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Yine de neden yanmakla donmak arasında vücudumun kararsızlaştığını bilmiyorum.
Συγγνώμη.ΕντάξειOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ya da yol kenarında takılmış donmakla meşguldür.
Το Baraclude ήταν επίσης πιο αποτελεσματικό από τη λαμιβουδίνη σε ασθενείς με ανθεκτικότητα στη λαμιβουδίνη: στο # % των ασθενών που έλαβαν Baraclude υπήρχε βελτίωση της κατάστασης του ήπατος, έναντι του # % των ασθενών που έλαβαν λαμιβουδίνηOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Eğer cuma gecesi dışarda soğuktan donmak barış sayılırsa, o zaman evet.
Δεν ήταν η πόρνη σου, έτσιOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Toprak, kayalar ve yeraltı suyu bazen 900 metre derinliğe kadar katı bir kütle olarak donmaktadır.
Βρήκα τελικά τη συνταγήjw2019 jw2019
Seni karlar içinde donmak üzereyken buldular.
Μέρος πολυσυσκευασίας που περιέχει # μεμονωμένες συσκευασίες σε συσκευασία # μηνών με #x# μεμονωμένες συσκευασίεςOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Donmak, yırtıcılara karşı yaygın bir tepkidir.
ΜΕΡΟΣ ΠΡΩΤΟ- ΜΕΝΟΣOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Sokakta donmaktan iyi olduğu kesin!
Δεν ήταν δυνατό πουλίOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ama bence bir öğleden sonrasını Grand Central terminalinde donmakta olan 200 kişiyle birlikte geçirmek ya da bir hayalet avcısı gibi giyinip New York Halk Kütüphanesinde oradan oraya koşuşturmak da son derece geçerli bir yol.
Το είδανε και δεν ανάβειted2019 ted2019
Aşağıda soğuktan donmaktan iyidir herhalde.
Θα πάτε στον πλανήτη ότι και αν σας πω!OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Düşününce, komuta merkezinde neredeyse donmak üzere olan bir isyancı vardı, değil mi?
Είπες ότι ο χρόνος είναι το πολυτιμότερο αγαθό είναι ο χρόνοςQED QED
66 sinne gevind in 9 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.