korktum oor Engels

korktum

werkwoord

Soortgelyke frases

ani korku, ürkü, panik, korkutmak, korkmak,
scare

korkmak, ürkmek, çekinmek,
fear

korkmuş, korkar
afraid

korkarım, korkarım ki
I fear

Egemen Korkmaz
Egemen Korkmaz

voorbeelde

Korktum.
I was afraid.

O kadar sinirlendim ki kendimden korktum.
Got so angry I scared myself.

Ben dışarı çıkmaya korktum.
I was... afraid to come out.

Rekabetten korktun mu?
Afraid of competition?

Bana " söylemiştim, bu kadar çabuk evlenmemeliydin " diyeceksiniz diye korktum.
You'd just say you'd told me so and I shouldn't have married so quickly.

Korktum.Çok korktum.
Time's up!

Ucunu kaçıracağımdan korktum
I was afraid I' d miss a word

Olaya karışmaktan, seninle beraber bana da sataşmalarından korktum.
I'm afraid of invovling, abused with you.

Korktunuz mu?
Did you get scare?

Fakat ben sadece... sirk böcekleri bulduğumu öğrenmenizden korktum
But I-I was just afraid that... if you knew I' d gotten circus bugs

Meyve almaz mısın, korktun baya sen iyi gelir.
Can't even get you fruit because you're so scared.

Çok korktum.
I'm really shaking.

Sen sırrımı öğrenir öğrenmez korktum. Bana asla tekrar aynı şekilde bakmayacaksın.
I'm scared that once you find out about my secret, you'll never look at me the same way again.

Hiç ölmekten korktun mu?
You ever been scared of dying?

Korktum.
I got scared.

Hayaletler ve ölüm hakkındaki konuşmalarımdan korktunuz.
Um, all that talk of ghosts and dying.

Gelmeyeceksin diye korktum.
I was afraid you weren't coming.

Onu almak için bir şeyin olabileceğinden korktum
I' m frightened that something might happen to take it away

Aynı anda kendimi hem işe yaramaz hissettim, hem de korktum ve öfkelendim.
I felt useless and scared and furious at the same time.

Aslında gelmeyi de çok istiyordum ama işte görürler diye korktum.
I wanted to come badly but I was scared they could see me.

Manrico ile beraber sen de öldürüldün diye korktum.
I was scared you'd been killed with Manrico.

Ona sahip olmama izin vermeyeceğinden korktum.
I was af... afraid you wouldn't let me have her.

Korktun mu?
Scared?

Hayırdır, korktun mu yoksa?
What's this, then, you spooked?

Çok korktum, Nelson.
I was very frightened, Nelson.