sevgili oor Engels

sevgili

/seβɟili/ naamwoord

Vertalings in die woordeboek Turks - Engels

darling

naamwoord, adjektief

dear, cherished

Biraz kahvaltı ister misin, sevgilim?
Do you want some breakfast, darling?

love

naamwoord

darling or sweetheart

Benim sevgilim bir dil okulunda çalışıyor ve onu çok seviyor.
My significant other works at a language school and loves it very much.

dear

naamwoord

Tom sevgili Mary'si hariç, gelincikleri her şeyden daha fazla sever.
Tom loves stoats more than anything except his dear Mary.

boyfriend · girlfriend · lover · beloved · friend · sweetheart · paramour · inamorata · ducky · deary · girl · fellow · sweetie · beau · precious · favorite · dearie · favourite · concubine · lassie · truelove · doxy · fancy man · valentine · honey · sweet · lady · old · flame · lass · gallant · inamorato · jill · gill · dearest · loved · date · partner · mistress · steady · pet · popular

Sevgili

eienaam

Soortgelyke frases

sevgili.
truelove

sevgilin
your lover

sevgilim
darling · honey · love · my darling · sweetheart · sweetie

erkek arkadaş, sevgili
boyfriend

sevgili, sevgilim, tatlım, canım, sevgili, sevimli, cici, tatlı
darling

aşk, sevgi, sevi, sevgili,
love

sevgililer
lovers

sevgilisi tarafından bırakılmış
lovelorn

Sevgililer Günü
Feast of Saint Valentine · Saint Valentine's Day · Valentine's Day

voorbeelde

Sevgilim.
My love.

Sevgili çölüne ve her şeyi bilen seslerine doğru hızla uzaklaştı. Yarın kaderini belirleyebilecek seslere doğru.
I watched him speed away to his beloved desert and his omniscient v oices v oices that may decide his destiny tomorrow.

Yüce Tanrımız,... burada sevgili dostlarımız Ben Zion ve Crensky için toplandık
Almighty God, we give you life Ben Zion and Krensky owned

Daimi bir sevgilin olmadıkça.
Unless you have a steady beau.

Ah benim sevgili dostum, yoldaşım, hizmetlerine ne kadar kötü karşılık verdim!
O my friend and companion, how badly I’ve paid you for your good services!

Ama bu saçma sevgilim, kim yapmış olabilir?
But that's absurd my dear, who could possibly have done that.

Ben de senin gibi namlunun ucundayım, bütün uğraşım senin eski sevgilin için ki; bu adam, babamın tersine, işlemediği bir suçtan kendini hapiste bulan aşağılık bir suçlu.
I'm in the cross hairs the same way you are, all for your ex, who is a scumbag criminal who just happens to be in prison for the one crime he didn't commit.

Ama sevgili Babette....... bütün varlığını bizim için vermemeliydin.
But dear Babette... you should not have given all you owned for us.

Sevgilim Valencia, diye başlıyordu mektup.
"""My darling Valencia,"" the letter began."

" Sevgili Josh, seninle düzüşmek için geldik
" Dear Josh, we came by to fuck you

Logos’u “yapıcı olarak” kullanmaya başladı ve o andan itibaren her şeyi bu sevgili Oğlu vasıtasıyla meydana getirdi.
He made the Logos his “master worker,” from then on bringing all things into existence through this beloved Son.

İzin verirsen sevgili torunumla konuşmak istiyorum.
Let me talk to my precious grandson.

Sevgili eşim, imanlı can yoldaşım 1977’de öldü.
In 1977 my beloved wife and faithful companion passed away.

Sevgili yetimhane öğretmenleri!
Dear orphanage teachers!

Hiç bir şey değişmedi, sevgilim.
I would change nothing, my love.

Senle eski sevgilin, ikiniz de zeki insanlarsınız.
You know, you and your ex are both very smart people.

" Sevgili Yulia, gece vardiyasındaki arkadaşından "
" Dear Yulia, from your friend on the night shift "

Bu sevgili ailenin hayatını cehenneme çevirmek için mi?
Back to make life a misery for your lovely parents once more?

Yolunu kaybetmiş olan biricik sevgili meleğimi bulmam gerek.
I have to find my beloved angel who's lost her way.

Belki sevgilimizi?
A lover?

Bu aralar programının büyük kısmı Floyd'la nam-ı diğer eski sevgilinin babasıyla dolu.
A lot of his schedule these days has to do with Floyd... a.k.a. your ex-boyfriend's father.

Sen de onu gördüğünü söylemiştin, değil mi sevgilim?
You said you saw him too, didn't you?

Sevgili torunum, kızcağız, bir gençlik dergisine röportaj vermişti.
Seems my granddaughter had given an interview in a teen magazine.

Değerli veliler, sevgili öğrenciler, siz değerli başkanı ve Haydar.
Distinguished parents, dear students, our esteemed chief and Haydar.

Sağ ol sevgilim.
Thanks, darling.