idare etmek, yönetmek, vermek, sağlamak
administer
yönetmek oor Engels
yönetmek
Vertalings in die woordeboek Turks - Engels
rule
Bir ülkeyi yönetmek kolay bir iş değildir.
To rule a country is not an easy task.
direct
Sami bir film yönetmek istiyordu.
Sami wanted to direct a film.
steer
en
transitive: to guide the course of
Senin işin bana tavsiye vermek beni yönetmek değil.
Your job is to advise me, not steer me.
En 28 vertalings meer. Besonderhede is ter wille van die beknoptheid verborge
lead · govern · oversee · conduct · manage · administer · control · command · supervise · preside · superintend · to conduct · to govern · to lead · to oversee · run · handle · operate · administrate · head · chair · police · boss · edit · orchestrate · produce · keep · to manage
Geskatte vertalings
Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings
Soortgelyke frases
davranış, yönetme, idare, davranmak, hareket etmek, götürmek, kılavuzluk etmek, rehberlik etmek, yönetmek, idare etmek, taşımak, nakletmek,
conduct
yolu tarif etmek, yönetmek, emretmek, yöneltmek, doğrultmak, çevirmek, doğru, düz, direkt, dolaysız, dosdoğru, tereddütsüz, dürüst, kesin, tam, dosdoğru, direkt, duraklamadan
direct
voorbeelde
Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
17 Aynı zamanda, atomlardan gökadalara kadar tüm evreni de belirli fiziksel kanunlar yönetmektedir.
Not in her head, but in her heart, where it countsjw2019 jw2019
Ülkeni yönetmek demek istiyorsun yani.
We don’ t know how to calculate the antiderivative of xcos(xOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Yeni yeri yönetmek üzere yeni gökleri oluşturacakların ilkleri olan resullerine, İsa şu vaatte bulundu: “Doğrusu size derim: İnsanoğlu her şeyin yenilenmesinde (yeniden yaratılmasında), izzetinin tahtına oturacağı zaman, siz ki benim ardımca gelenlersiniz, siz de . . . . on iki taht üzerinde oturacaksınız.”
We' ve begun outfitting Voyager with Admiral Janeway' s upgradesjw2019 jw2019
Etki alanı Kaydı System Center Mobile Device Manager 2008-e, bir ürün mobil cihazları yönetmek için cihazı bağlayan işlevsellikdir.
sicko. wheres latrellWikiMatrix WikiMatrix
Hastaların çoğunluğunun bakış açısına göre, metformin gibi eski, iyi anlaşılmış bir diyabet ilacı ile tedavi, bu durumu yönetmek için en güvenli, en etkili, ucuz ve en konforlu yol olacaktır.
We got the thing lickedWikiMatrix WikiMatrix
Bir okulu yönetmek zordur.
You' re too afraid to get blood on your handsOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Nisan 2007’de Fas hükümeti, Sahra İşleri Kraliyet Danışma Konseyi aracılığıyla Batı Sahra için bazı özerklik derecesi ile topraklarını yönetmek gerektiğini önerdi.
I' d like to send them into the sewer tunnel underneath the building, have them run a camera up through that trapdoor in the backWikiMatrix WikiMatrix
Genellikle bu ülkelerin, nano teknolojiyi yeterince değerlendirebilmeleri için laboratuvarlar ve teknolojik olarak gerekli altyapı da dahil olmak üzere riskleri yönetmek, bilimsel ve kurumsal kapasitenin geliştirilmesi için özellikle mali yardıma ihtiyaçları vardır.
' Cause he is a very talented advertising executive, a knowledgeable sports fan and a wagering enthusiast but most impressively, he is one hell of a singer, and he has prepared a little musical snack for his new special friendWikiMatrix WikiMatrix
Bence Atife Yahyaga, ülkeyi yönetmek için doğru bir isim
Edged weapons, sirSetimes Setimes
Fakat burada bu gece söylediğim her şey veya emirler, şehirleri yönetmek, altyapı yatırımı, yeşile yatırım parklar açmak, alanlar açmak sosyal olarak bütünleşmek, teknolojiyi kullanmak için araçlar ve yollardır.
Yeah, it' s not my bloodQED QED
Bu vakayı etkili bir şekilde sonuçlandırmak hem yönetmek konusundaki kabiliyetini hem de bu işe uygun olup olmadığını gösterecek.
for each type of motor vehicle, they shall be for an amount lower than the additional cost of the techni cal solutions introduced to ensure compliance with the values set and of their installation on the vehicleOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Gemiyi yönetmek senin sorumluluğunda.
This Agreement may be terminated by either party in the event of unusual circumstances such as the degradation of the stocks concerned, the discovery of a reduced level of exploitation of the fishing opportunities granted to Community vessels, or failure to comply with undertakings made by the parties with regard to combating illegal, unreported and unregulated fishingOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Gezegeni yönetmek için ışığını yaydım.
We came up with some unusual results on your blood testOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Şirket'in Üst Düzey Finans Yöneticisi (CFO) ve diğer yöneticiler Enron'un yönetim kurulu kararlarını ve denetim komitelerini kasıtlı yanlış yönetmekle kalmamışlar, Andersen'ına da yüksek riskli muhasebe hareketlerine ilişkin bulgularını göz ardı etmesi için baskı uygulamışlardır.
The President of the Council is hereby authorized to designate the persons empowered to sign the Agreement in order to bind the CommunityWikiMatrix WikiMatrix
O yaşlı adam yalnızca insanları değil, Tanrıyı da yönetmek istiyor.
My father was a newspapermanOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Eğer halkın açık örgütlenmesi bu ölçekte devam etseydi, yönetmek imkânsız olurdu.
Whereas it is appropriate to set out measures concerning the supervision and monitoring of all suppliers and their establishments, with the exception of those whose activity is confined to the placing on the market of propagating material and fruit plantsLiterature Literature
G Suite için Google Voice'a kaydolduğunuzda, kuruluşunuz, telefon numaralarını büyük ölçekte dağıtmak ve yönetmek için basit bir yönteme sahip olur.
What an inspiration you' ve been to us allsupport.google support.google
Cumhuriyeti yok etmek ve bir zalim olarak Roma'yı yönetmek istiyor!
We' il talk after workOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Orkestrayı yönetmekte.
The Stone has been destroyedOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
O zamanlar, şu anda yönetmekte olduğum Dünya Bankası'nın Kore hakkında beklentileri oldukça zayıftı.
And then the next day,I' m staring down at her dead bodyted2019 ted2019
Kendinde buyurma hakkını görmekle, buyuran kimseyi yönetmek arasında çok fark vardır.
Definition of the zone of vision of tractor windscreensLiterature Literature
Bu yüzden majestelerim sarayı yönetmek için ikinizi seçti.
I don' t always tell it in detailOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Pavlus’un ikinci misyonerlik turu sırasında neler oldu? Bu açıkça, vaaz etme işini yönetmek üzere İsa’nın mukaddes ruhu kullandığını nasıl gösterir?
Do you know him?jw2019 jw2019
Kaloşi, gelirleri yönetmek üzere KÖD tarafından yönetilen tröst fonlarında # milyon avro birikirken, bunun # milyon avroluk kısmının sosyal ve kamu kuruluşların özelleştirilmesinden geldiğini belirtti
We always call it Delicious Death.Letty?Setimes Setimes
İnsanlar nasıl çalışır para eksik bir anlayış ile ekonomimizin yönetmek için izin olduğunu çok tehlikeli.
The sea is a wondrous, mysterious, dangerous ladyQED QED
201 sinne gevind in 4 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.