damga oor Fins

damga

naamwoord

Vertalings in die woordeboek Turks - Fins

kumileimasin

naamwoord

Soortgelyke frases

Damga vergisi
Leimavero

Damga aracı
Leimasintyökalu · leimaustyökalu

voorbeelde

Sandığa gidin ve damganızı... ... Walter McGinn'e basın.
Antakaa uurnilla äänenne Walter McGinnille.

36 Canavarın damgasını kabul etmeyen kişilerin başına sürekli sorunlar çıkmıştır.
36 Niillä, jotka kieltäytyvät ottamasta pedon merkkiä, on ollut jatkuvasti ongelmia.

Kendine Korku Doktorları deyip de kötü adam damgasından kaçamazsın.
Sitä nimeä ei saa ellei ole konna.

Hissettiğim daha çok bir damga gibi.
Aistin ennemminkin kuin jalanjäljen.

Damga ne?
Mihin veljeskuntaan hän kuuluu?

Ve onların ardınca üçüncü bir melek gelip büyük sesle dedi: Bir kimse canavara ve onun suretine secde kılar, ve alnı üzerine, yahut eli üzerinde damgayı kabul ederse, o da kendi gazabının kâsesinde saf olarak hazırlanmış olan Allahın öfkesi şarabından içecektir; ve mukaddes meleklerin önünde ve Kuzunun önünde ateşle ve kükürtle azap edilecektir; ve azaplarının dumanı ebetler ebedince tüter; ve canavara ve onun suretine secde kılanların, ve onun damgasını kim kabul ederse, onların gündüz ve gece rahatları yoktur.
Ja heidän piinansa savu nousee aina ja ikuisesti, eikä heillä ole lepoa päivällä eikä yöllä, niillä jotka palvovat petoa ja sen kuvaa, eikä kenelläkään, joka saa sen nimen merkin.

“[Canavar] kulların hepsine, sağ elleri yahut alınları üzerine, onlara damga [işaret, YÇ] vurduruyor, ve canavarın adı, yahut adının sayısı damgası kendisinde olmazsa, kimseye alış veriş ettirmiyor.
”Kukaan muu [ei] voisi ostaa tai myydä kuin se, jossa on merkki, pedon nimi tai sen nimen luku.

Şu damgaya bir bak!
Katso nyt tätä leimaa.

Damga kadar basit.
Yhtä hyvä kuin sormenjälki.

YAZAR Bill Emmott “yirminci yüzyıla en başta savaş damgasını vurmuştur” diyor.
”TUHATYHDEKSÄNSATAALUKUUN löi leimansa ennen kaikkea sota”, sanoo kirjoittaja Bill Emmott.

Önce ruhsat numaramızla kütüğü damgalarız.
Ensiksi me leimaamme siihen oman tunnusnumeromme.

Senin orada oluşun bu damgayı değiştirdi ve ben bunu hissettim, seni fark ettim.
Läsnäolosi muutti jäljen, ja tunsin sen, näin sinut.

Elinin üstünde bu damgayı taşıyan manyaktır.
Se, jonka kädessä on leima, on mielipuoli.

Görüyorsunuz ki, ilk defa, dünya çapinda bir damga.
Nähdään ensimmäistä kertaa globaalin tason jälki.

Aslında bir damgaymış.
Tai oikeastaan tunnus.

(Luka 21:21) Tanrı’nın Krallığına tabi olmak isteyenler ‘canavarın damgasını’ almaktan kaçınmalıdırlar.
(Luukas 21:21) Valtakunnan valtaan alistuvien täytyy välttää ottamasta ’pedon merkkiä’.

İşte bu damganın bir replikası.
Tässä on yhden sinetin jäljennös.

Mary'de bu damganın olduğuna eminim.
Marylla oli varmasti tämä merkki.

Tate ailesi hayvan damgalardı.
Tatet olivat karjavarkaita.

Bir kız sana bir kez onay damgasını bastığında, diğer kızlar bunu hisseder.
Saatuasi hyväksynnän yhdeltä naiselta, toiset naiset aistivat sen.

Bu görevi layıkıyla yapın ve kardeşlik damgasını hak edin.
Jos selviätte loppuun asti, saatte Veljeskunnan merkin.

Bir başarısızlık damgasına daha katlanabileceğimi sanmıyorum.
En tiedä, kestäisinkö toista tappioselvitystä.

Zavallı kadın " Şeytan'ın annesi " olarak damga yemenin stresine dayanamadı galiba.
Se naisraukka ei kai kestänyt stressiä tulla kutsutuksi saatanan äidiksi.

Tek sorun, elime vurdukları bu çirkin damga
Harmi, että kädessä on tyhmä leima

Damgana rağmen kabul edildiğin için Metropolis'tekilere teşekkür etmelisin.
Kiitä Metropolisin veronmaksajia, että ottivat merkityn persauksesi.