Köpek balıkları oor Sweeds

Köpek balıkları

Vertalings in die woordeboek Turks - Sweeds

Hajar

Soortgelyke frases

Balina köpek balığı
Valhaj

Zebra köpek balığı
Sebrahaj

köpek balığı
haj

Siyah uçlu köpek balığı
Svartfenshaj

Apolet köpek balığı
Epåletthaj

Mahmuzlu camgöz köpek balığı
Pigghaj

Dev köpek balığı
Brugd

limon köpek balığı
citronhaj

Kaplan kum köpek balığı
Sandtigerhaj

voorbeelde

Hayatım, köpek balığı saldırısından kurtuldum
Älskling, jag har överlevt en hajattack

Bunlar ton, deniz turnası ve köpek balıklarıydı.
Dessa är nämligen tonfisken, gäddan och hajen.

Ayrıca, tüm köpek balıkları saldıran cinsten değildir.
Och dessutom är inte alla hajar sådana att de angriper.

Parçalayıcı köpek balıklarıyla, kurnaz pusucularla, ve tuzakçılarla ve silahlı avcılarla yüzleşerek mi?
Med knivskarpa taggbuskar, fällor och jägare med vapen?

Bu fırtınanın en iyi tarafı bölgedeki köpek balığı sürüsünü başka tarafa götürmesi.
Det positiva med stormen är att den drivit bort hajarna från vårt område.

SMU köpek balıkları.
DSMU Sharks.

Çünkü tamamen köpek balığı gibi.
Det är så bedrövligt.

O adamın evinde mahsur kalmadan önce " Spring'i köpek balığı öldürdü. " dedin.
För flera timmar sedan, innan vi fastnade i killens hus så sa du att Patrick Spring dödades av en haj.

Bilardoda köpek balığı gibisin.
Du är en biljardmästare.

Habere göre o köpek balıkları tarafından yenildi.
Enligt nyheterna blev han uppäten av hajar.

Leo köpek balığını...
Skjuta hajen?

Köpek balığının işe yarayacağını sana söylemiştim.
Jag sa ju att hajen skulle komma till användning.

Köpek balığını nasıl öğrendin?
Hur hörde du talas om hajen?

Köpek balığıyla ne yapılır?
Vad ska du med en haj till?

Her şey sona erdiğinde yunuslar, kuşlar, köpek balıkları ve balinalar, karınlarını doyurmuş olurlar.
När allt är över har alla djuren ätit sig mätta men många sardiner överlevde.

Hatta anneme gerçek bir " Köpek Balığı Haftası " dulu diyebilirdiniz.
Man kan kalla mamma en äkta haj-änka.

Köpek balığı mı var.
Finns det hajar?

O köpek balığı değildi, benim kişisel denizaltımdı.
Det var ingen haj, det var min personliga ubåt.

Mekong Körfezi'ndeki köpek balıklarını dert etme
Oroa dig inte för hajar i Mekongbukten.

Bundan vakit bulursam, köpek balıklarıyla yüzeceğim.
Om jag så hade fått en paus från detta så hade jag stuckit och simmat med hajar.

Köpek balıkları sarıyı sever.
Hajar älskar gult.

Her yerde köpek balığı var.
Det är hajar överallt.

Köpek balığı avlamak için tekneleri varmış.
Där finns båtar för hajfiske som man får åka med.

Lanet kafalarında, lanet lazerler takılı olan, lanet köpek balıklarım mı var?
Du menar att jag har hajar med laserstrålar?

Köpek balıklarını unutmayın.
Glöm inte hajarna.