maigre oor Turks

maigre

adjektief, naamwoordmanlike,
fr
Qui contient peu ou pas de graisse ou de liant.

Vertalings in die woordeboek Frans - Turks

zayıf

adjektief
fr
(Pour une personne ou un animal) Étroit en taille, et habituellement indiquant qu'il possède très peu de graisse.
tr
(Bir kişi veya hayvan için) boy olarak dar, ve genelde pek az yağ taşıyan.
Ma sœur est maigre et moi je suis replet.
Kız kardeşim zayıf ama ben biraz kiloluyum.
omegawiki

ince

adjektief
fr
(Pour une personne ou un animal) Étroit en taille, et habituellement indiquant qu'il possède très peu de graisse.
tr
(Bir kişi veya hayvan için) boy olarak dar, ve genelde pek az yağ taşıyan.
Ils prennent du riz de la veille, le cuisinent et en font une maigre purée.
Bir gece önceden pirinci alıp ince bir ezmede pişiriyorlar.
omegawiki

yağsız

adjektief
Vous vivez au grand air... et vous mangez des viandes maigres.
Temiz havalı bir yerde oturuyorsun, ayrıca yağsız et yiyorsun.
GlosbeTraversed6

En 5 vertalings meer. Besonderhede is ter wille van die beknoptheid verborge

sıska · yavan · yağlı · verimsiz · yağı alınmış

Geskatte vertalings

Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings

Soortgelyke frases

devenir maigre
zayıflamak
maigre comme un clou
ipince · sıska

voorbeelde

Advanced filtering
Les femmes du côté de mon père étaient toutes maigres.
Babamın tarafındaki bütün kadınlar sıskaydı.Literature Literature
Tu as l'air si maigre, mais je suis si heureuse de te voir.
Çok zayıf görünüyorsun ama seni gördüğüme sevindim.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Si vous préférez cette solution à la maigre satisfaction... de " me faire sauter ", vous aurez fait le bon choix.
Bunu, " beni havaya uçurmanın " vereceği tatminle kıyaslarsan doğru olanı yapacağına eminim.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ses chances de te faire accuser sans elle sont très maigres.
O kadın olmadan seni mahkum etmesi çok uzak bir olasılık.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Nous sommes le maigre, le gros, marriés et marines anglicans.
Biz zayıf ve şişman, eşcinsel, evli, Anglikan askerleriz.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
«Le château n’a strictement aucun intérêt pour nos agresseurs, avait déclaré l’armurier à sa maigre garnison.
“Kale onların bir işine yaramaz,” demişti zırh ustası küçük garnizonuna.Literature Literature
Je veux dire qu'il traversa des périodes d'abondance et de vaches maigres, connu la guerre et la paix, des époques de boom économique ou de récession
Yani bu zor ve kolay zamanlardan geçti, savaş ve barış'tan, gelişme ve gerileme dönemlerinden.QED QED
L’homme maigre chercha du regard un soutien sur le pont, mais il y avait peu d’espoir dans ce regard.
Zayıf adam destek için güverteye baktı, ama bakışlarında pek az umut vardı.Literature Literature
J’étais en prison depuis près de 11 ans, et mes chances d’obtenir la libération conditionnelle semblaient maigres.
Cezaevinde geçirdiğim yaklaşık on bir yıldan sonra hâlâ şartlı tahliye ihtimalim çok zayıftı.jw2019 jw2019
Tu n'es qu'un chat maigre, chauve et peureux.
Hiçbir şey yapamazsın, sen sıska, kel ve ürkeksin.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Elle s’apprête à faire cuire un maigre repas, probablement le dernier que son jeune fils et elle mangeront.
Çok az kalan yiyeceğini pişirmek için ateş yakmalıydı; bu büyük olasılıkla onun ve genç oğlunun yiyeceği son yemekti.jw2019 jw2019
Tu es maigre comme un clou.
Dal kadar incesin.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Quel maigre petit enfoiré!
Sıska küçük piç.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Tes seins sont gros, maigre est ton cul, mais attends, tu n'as pas tout vu.
Kalçaların küçük, kocaman göğüslerin ama yine de uygunsun, çocuk doğurmak için.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Je dirais qu'un petit pain pour hot-dogs est un rendement un peu maigre pour un comportement aussi compliqué et exigeant que le sommeil.
Bence bir sosisli sandviç, uyku gibi karmaşık ve zahmetli bir davranış için yetersiz bir getiri.ted2019 ted2019
blonde et maigre?
Sarışın ve zayıf?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
On les avait autorisées à se réfugier dans le nord du Mozambique, et quand nous sommes arrivés, elles ont partagé leurs habitations et leurs maigres provisions avec nous.
Onlara Mozambik’in kuzeyine mülteci olarak girme izni verilmişti ve oraya ulaştığımızda bizimle evlerini ve yetersiz olan erzaklarını paylaştılar.jw2019 jw2019
Dans les mauvaises herbes tatter'd, les sourcils écrasante, l'abattage des simples; maigres étaient ses regards,
Tatter'd yabani otlar, ezici kaşları, simples Culling; yetersiz bir yakışıklılığı vardı,QED QED
C’est la maigre belle-sœur qui me répondit.
Bana cevap veren zayıf vücutlu baldız oldu.Literature Literature
" je suis si maigre, je vais faire un très mauvais repas ".
" Çok zayıfım, çok kalitesiz bir yemek yapacağım " oldu.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
De nouveau le maigre parla en allemand.
Şık giyimli olan yine Almanca konuştu.Literature Literature
Ces dernières années ont été maigres.
Tertemiz iki yıl.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Parfois ils te rendent gros, vieux ou maigre.
Seni çok şişman, yaşlı veya çok zayıf gösterebilirler.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Un ouvrier moyen ou un maçon ne gagne que de 1 200 à 1 800 francs par mois, ce qui est bien maigre pour subvenir aux besoins d’une famille.
Ortalama bir işçi ya da duvarcı, ayda 200 dolar ya da 300 dolar kazanabilir ki, bu miktarla bir aile geçindirmek çok güçtür.jw2019 jw2019
Dieu qu'il est maigre.
Tanrım, bu çok küçük.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
207 sinne gevind in 9 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.