olanaklı oor Russies

olanaklı

Vertalings in die woordeboek Turks - Russies

возможный

[ возмо́жный ]
adjektief
bu da onun çok uzun mesafelerden yiyecek ihraç etmesini olanaklı kılıyordu.
что делало возможным импорт продуктов питания из далеких земель.
GlosbeTraversed6

можно

[ мо́жно ]
Glosbe Research

Geskatte vertalings

Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings

voorbeelde

Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Onun sözünü ettiği “kusursuz verimlilikte ve çevre dostu olan 21. yüzyıl taşıtını” yapmanın olanaklı olup olmadığını zaman gösterecek.
Скажи доктору, что ты парализован- у них нихрена для тебя нетjw2019 jw2019
Özgürlük yoluyla olanaklı olan herşey kılgısaldır.
Получение адресной книгиLiterature Literature
Bu olanaklıdır, ve bu tür birkaç durum olmuştur.
Сдержит свои обещанияLiterature Literature
Bunun olanaklı olacağı başka bir konu düşünemiyorum.
Проверка, является ли предыдущий маркер всё ещё действительнымQED QED
Hem Tanrı’ya hem de komünizme inanmanın olanaklı olduğunu, bunların uzlaşan şeyler olduklarını düşünüyordum.”
И более #, # тепловых единиц телесного теплаLiterature Literature
Olanaklı olsa bile, umarım başkasının yetki bölgesindedir.
И спрятанным в конце страхового полиса я нашел этоOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Genellikle, daha kesin ve dolayısıyla daha az karmaşık bir eşanlamlı kavram bul mak olanaklıdır.)
Вы защищаетесьLiterature Literature
Bu yüzden o casusluk's olanaklı tek rakipleri için.
Там говорилось о тактиках, которые могут быть использованы, если вражеская засада находится на возвышенностиOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
İlişkide bulunanlardan biri yoksa, o zaman ilişki mantıksal olarak olanaklı değildir.
Давай вернемся к тому моменту, когда я сказал " нет "?Literature Literature
Onun bir kez değil, olanaklı ise, her zaman mutlu olmasını istiyorum.
Не отправляй егоLiterature Literature
Bilinen türlerin sadece %15 kadarı durumlarının değerlendirebilmesini olanaklı kılacak kadar iyi araştırıldı.
Вы могли бы попробовать эту вредную человеческую привычкуted2019 ted2019
Otomasyon bu ayrımı olanaklı kılar ve ayrıca -- sürücülük konusunda olduğu gibi, inanıyorum ki gelecekte matematik konusunda da bu ayrımın demokratik bir biçimde yapılmasına olanak sağlayacaktır.
Мне следовало догадатьсяted2019 ted2019
Önceki yaşamlara mal edilen anıların başka türlü açıklanması da olanaklıdır.
Мы попытаемся найти одного из их инженеров, чтобы помочь намjw2019 jw2019
Yüz edimsel Taler yüz olanaklı Talerden en küçük bir fazlasını kapsamaz.
Я нахожу улики недостаточными для продолжения процесса по обвинению в умышленном нанесении побоев,а также по обвинению в нападении и побоях с применением смертельного оружияLiterature Literature
İnsanların oyun oynama kapasiteleri hakkında iyi kötü bir şeyler bilen biri olarak söylüyorum, her ne kadar benim gözümde kesinlikle oyun kapasitesi olan biri olsa da o zamanlar kendi tutkularına ve kendi içsel dürtülerine bogün olduğu kadar kulak vermesi olanaklı değildi.
Как ты делаешь это?QED QED
Kimi leri geçm işi inkâr ediyor, başkalan olanaklı tek m odel olarak görüyor.
Если у тебя не оказалось пуль, чтобы убить Каспера, как я знаю, может ты и убежать ему помог?Literature Literature
"Yalnızca iki terim varsa ""arasında"" bağıntısı olanaksızdır; onu olanaklı yapmak için en az üç terim gerek."
В порядке, пижоныLiterature Literature
Bunun olanaklı olabileceğine inanmazlar.
Мы делаем то же, что и обычно.. изображаем бурную деятельность до тех пор, пока не придет времяLiterature Literature
Evreni bütün içeriğine göre bilmeyiz, kaldı ki büyüklüğünü olanaklı olan herşey ile karşılaştırma yoluyla ölçebilelim.
Мы приехали в участокLiterature Literature
Bu olanaklı ve biraraya ait bakış açıları raslaııtısal değildir.
Ладно, ладноLiterature Literature
Bunca zaman önce böylesine genç birinin herhangi bir kararın anlamını anlayabilmesi olanaklı mıydı?
Мы уже встречалисьLiterature Literature
"Voltair'in filozofu Pangloss'u tekrarlarsak: ""Tüm olanaklı dünyaların en olası olanında yaşıyoruz""."
Пропускать & слова в верхнем регистреLiterature Literature
"""Şiir bakı mından, inandırıcı bir olanaksız, inandırıcı olmayana (olanaklı ol sa bile) yeğlenir"" (61 b 10-1 1)."
Заблудился, Дин?Literature Literature
Olanaklı birşey olarak, olanağını olanaklı ol duğu ölçüde az göstermesi gerekir.
И ты сделаешь их все до одногоLiterature Literature
Düşük pamuk fiyatı, örneğin iplikçilerin, vb. yüksek kâr sağlamalarını olanaklı hale getirir.
Я знаю, что вы не пользуетесь услугами психоаналитиковLiterature Literature
136 sinne gevind in 4 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.