Yoğurt oor Sweeds

Yoğurt

Vertalings in die woordeboek Turks - Sweeds

Yoghurt

Peynir, tereyağı, krema, yoğurt ve kefir; süt ürünleridirler.
Ost, smör, grädde, yoghurt och kefir är mjölkprodukter.

yoğurt

[jo'ʊrt] naamwoord

Vertalings in die woordeboek Turks - Sweeds

yoghurt

naamwoord algemene

trögflytande mejeriprodukt

Peynir, tereyağı, krema, yoğurt ve kefir; süt ürünleridirler.
Ost, smör, grädde, yoghurt och kefir är mjölkprodukter.

jogurt

Soortgelyke frases

Kokulu yoğurt otu
Myskmadra

yoğurt çiçeği
tusensköna

Yoğurt otu
Måresläktet

voorbeelde

Yoğurt makinesi olayı iyiymiş.
Vad coolt med en frusen yoghurt-maskin.

Ben sade Yoğurt'um.
Jag är bara Yoghurt naturell.

Yoğurt için para verir misin?
Kan jag få lite pengar till yoghurten?

Yoğurtta mı yaşıyor?
Åh, den levande yoghurten?

Biraz donmuş yoğurt keyfini yerine getirecektir.
Lite glass får dig nog på bättre humör.

Yoğurt Schwartz'a sahip.
Yoghurt har Staken.

Ama yiyecek başka bir şey yoktu, bu yüzden o akşam yoğurt yedik.
Men det var ju trots allt mat, så den kvällen åt vi yoghurt.

Esalen'de kahvaltıda 6 çeşit yoğurt veriyorlar.
På Esalen har de sex sorters yoghurt.

Mutfakta kahve ve dolapta muhtemelen yoğurt var.
Det finns kaffe i köket och troligen yoghurt i kylen.

Sana biraz yoğurt ve meyve alalım çünkü tahminimce uçaktaki yemekleri besin değeri açısından yetersiz bulacaksın.
Vi måste hitta yoghurt och frukt för jag antar att du kommer tycka att flygplansmaten saknar näring.

Benim için köpek işi, gerilim ve adrenalin aksi taktirde yoğurt aleminde tutunmak zor olur.
Jag gillar att arbeta med hundar, det är som en adrenalin kick. Annars blir det svårt för mig ute i yoghurtvärlden.

Ama, Yoğurt, burası neresi?
Vad är det här för ställe, Yoghurt?

Sıram geldiğinde yoğurt satıldığını gördüm.
När jag kom fram visade det sig vara yoghurt.

Süt, yoğurt ve peynir grubu Kırmızı et, kümes hayvanları ve
Mjölk, yoghurt och ost Kött, fågel, fisk, torkade

Öğlende yoğurt ve ardından bu hareketler.
Yoghurt till lunch, sen det här.

Yemekte yoğurt var.
Yoghurt till middag.

Yoğurt lezzetli.
Yoghurten är jättegod.

Sadece yoğurt dağıtıcısı değilim.
Men jag är ingen maskin.

Bir adet dondurulmuş yoğurt lütfen.
Jag skulle vilja ha en " frozen yogurt ", tack.

Sandviçinle yoğurt mu yoksa peynir mi istersin?
Vill du ha ostsnacks eller Yoghurt?

Kuku yoğurt gibi değil.
Musar är inte som yogurt.

Riana böylece hizmet ettiği yere geri dönebildi ve yoğurt satabileceği küçük bir iş kurdu.
Det var tillräckligt med pengar för att han skulle kunna åka tillbaka till Antandroy, starta en liten firma och börja sälja yoghurt.

Seçeneklerin, yumurta tozu, kurutulmuş meyve ve yoğurt
Dina val är ägg, torkad frukt och yoghurt

Yoğurt işe yaramamış o zaman.
Så youghurten fungerade inte...

Bir paket yoğurt
En paket yoghurt