süpürmek
Definisie in die woordeboek Turks

süpürmek

sinonieme

çalmak · kovmak · tüketmek

grammatika

süpürmek
(Verb) positive - declarative
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present simple süpürürüm süpürürsün süpürür süpürürüz süpürürsünüz süpürürler
present continuous süpürüyorum süpürüyorsun süpürüyor süpürüyoruz süpürüyorsunuz süpürüyorlar
past definite süpürdüm süpürdün süpürdü süpürdük süpürdünüz süpürdüler
past continuous süpürüyordum süpürüyordun süpürüyordu süpürüyorduk süpürüyordunuz süpürüyorlardı
future simple süpüreceğim süpüreceksin süpürecek süpüreceğiz süpüreceksiniz süpürecekler
positive - interrogative
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present simple süpürür müyüm? süpürür müsün? süpürür mü? süpürür müyüz? süpürür müsünüz? süpürürler mi?
present continuous süpürüyor muyum? süpürüyor musun? süpürüyor mu? süpürüyor muyuz? süpürüyor musunuz? süpürüyorlar mı?
past definite süpürdüm mü? süpürdün mü? süpürdü mü? süpürdük mü? süpürdünüz mü? süpürdüler mü?
past continuous süpürüyor muydum? süpürüyor muydun? süpürüyor muydu? süpürüyor muyduk? süpürüyor muydunuz? süpürüyorlar mıydı?
future simple süpürecek miyim? süpürecek misin? süpürecek mi? süpürecek miyiz? süpürecek misiniz? süpürecekler mi?
negative - declarative
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present simple süpürmem süpürmezsin süpürmez süpürmeyiz süpürmezsiniz süpürmezler
present continuous süpürmüyorum süpürmüyorsun süpürmüyor süpürmüyoruz süpürmüyorsunuz süpürmüyorlar
past definite süpürmedim süpürmedin süpürmedi süpürmedik süpürmediniz süpürmediler
past continuous süpürmüyordum süpürmüyordun süpürmüyordu süpürmüyorduk süpürmüyordunuz süpürmüyordular
future simple süpürmeyeceğim süpürmeyeceksin süpürmeyecek süpürmeyeceğiz süpürmeyeceksiniz süpürmeyecekler
negative - interrogative
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present simple süpürmez miyim? süpürmez misin? süpürmez mi? süpürmez miyiz? süpürmez misiniz? süpürmezler mi?
present continuous süpürmüyor muyum? süpürmüyor musun? süpürmüyor mu? süpürmüyor muyuz? süpürmüyor musunuz? süpürmüyorlar mı?
past definite süpürmedim mi? süpürmedin mi? süpürmedi mi? süpürmedik mi? süpürmediniz mi? süpürmediler mi?
past continuous süpürmüyor muydum? süpürmüyor muydun? süpürmüyor muydu? süpürmüyor muyduk? süpürmüyor muydunuz? süpürmüyorlar mıydı?
future simple süpürmeyecek miyim? süpürmeyecek misin? süpürmeyecek mi? süpürmeyecek miyiz? süpürmeyecek misiniz? süpürmeyecekler mi?
positive - declarative
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present simple süpürürüm süpürürsün süpürür süpürürüz süpürürsünüz süpürürler
present continuous süpürüyorum süpürüyorsun süpürüyor süpürüyoruz süpürüyorsunuz süpürüyorlar
past definite süpürdüm süpürdün süpürdü süpürdük süpürdünüz süpürdüler
past continuous süpürüyordum süpürüyordun süpürüyordu süpürüyorduk süpürüyordunuz süpürüyorlardı
future simple süpüreceğim süpüreceksin süpürecek süpüreceğiz süpüreceksiniz süpürecekler
positive - interrogative
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present simple süpürür müyüm? süpürür müsün? süpürür mü? süpürür müyüz? süpürür müsünüz? süpürürler mi?
present continuous süpürüyor muyum? süpürüyor musun? süpürüyor mu? süpürüyor muyuz? süpürüyor musunuz? süpürüyorlar mı?
past definite süpürdüm mü? süpürdün mü? süpürdü mü? süpürdük mü? süpürdünüz mü? süpürdüler mü?
past continuous süpürüyor muydum? süpürüyor muydun? süpürüyor muydu? süpürüyor muyduk? süpürüyor muydunuz? süpürüyorlar mıydı?
future simple süpürecek miyim? süpürecek misin? süpürecek mi? süpürecek miyiz? süpürecek misiniz? süpürecekler mi?
negative - declarative
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present simple süpürmem süpürmezsin süpürmez süpürmeyiz süpürmezsiniz süpürmezler
present continuous süpürmüyorum süpürmüyorsun süpürmüyor süpürmüyoruz süpürmüyorsunuz süpürmüyorlar
past definite süpürmedim süpürmedin süpürmedi süpürmedik süpürmediniz süpürmediler
past continuous süpürmüyordum süpürmüyordun süpürmüyordu süpürmüyorduk süpürmüyordunuz süpürmüyordular
future simple süpürmeyeceğim süpürmeyeceksin süpürmeyecek süpürmeyeceğiz süpürmeyeceksiniz süpürmeyecekler
negative - interrogative
singular plural
1st person 2nd person 3rd person 1st person 2nd person 3rd person
ben sen o biz siz onlar
indicative present simple süpürmez miyim? süpürmez misin? süpürmez mi? süpürmez miyiz? süpürmez misiniz? süpürmezler mi?
present continuous süpürmüyor muyum? süpürmüyor musun? süpürmüyor mu? süpürmüyor muyuz? süpürmüyor musunuz? süpürmüyorlar mı?
past definite süpürmedim mi? süpürmedin mi? süpürmedi mi? süpürmedik mi? süpürmediniz mi? süpürmediler mi?
past continuous süpürmüyor muydum? süpürmüyor muydun? süpürmüyor muydu? süpürmüyor muyduk? süpürmüyor muydunuz? süpürmüyorlar mıydı?
future simple süpürmeyecek miyim? süpürmeyecek misin? süpürmeyecek mi? süpürmeyecek miyiz? süpürmeyecek misiniz? süpürmeyecekler mi?
chr:süpürmek

Süpürmek

Prenteboek

voorbeelde

Advanced filtering
Sokakları süpürmek için doğmaları gerekli değil!Literature Literature
Bahçeyi süpürmek, bulaşıkları yıkamak, çöpleri çıkarmak istedi.Literature Literature
Sebastien Salta ve tüm diğerleri de onları elleriyle süpürmek istemiş olmalıydılar.Literature Literature
İlk refleksi onları eliyle süpürmek oldu.Literature Literature
Her sabah ilk işiniz bu kaldırımı süpürmek olacak.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Etrafı süpürmekte serbest.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
20 derece havada izmarit süpürmek mi yoksa ayakta kolay bir tedavi mi?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bu isimlerin bir kısmını süpürmek için bir süpürge ve faraş.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bütün bir yılımı bir deli gibi daireyi süpürmekle geçirdim!OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
“EĞER iki melek, biri bir imparatorluğu idare etmek üzere, diğeri ise, sokakları süpürmek üzere, gökten yere gönderilselerdi, ikisi de mesleklerini değiştirmeyi düşünmezlerdi.”jw2019 jw2019
Salgın hastalık önüne çıkanı silip süpürmekteydi ve de bir kurtuluş yolu yoktu.Literature Literature
Bu yüzden yakınlardaki terk edilmiş bir madene gittik malzemeleri süpürmek için.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
"""Ejderha Yüceefendileri'ne bir haber yollayalım: 'Gelip bizi silip süpürmek için zahmet buyurmayın."Literature Literature
Bir yorumcu şöyle diyor: “Dolayısıyla böyle bir yerde madeni para gibi küçük bir şey kaybolduğunda, onu bulmak için ışık yakmak ve evi süpürmek yapılabilecek en doğal şeydi.”jw2019 jw2019
Odayı süpürmek kızımın işidir.Tatoeba-2020.08 Tatoeba-2020.08
Süpürmek. "OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Atölyedeki ilk işin, ortalık süpürmek, pencere yıkamak, eşyayı temiz tutmak olacak.Literature Literature
Bugünden itibaren artık yerleri süpürmek ve tuvaletleri temizlemek yerine ben mikserde çalışıyorum.Literature Literature
Cumhuriyet 500 yıldır çalışıyor, oysa O ne yapmak istiyor Cumhuriyeti uzaklara silip süpürmek.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Eşyaların altını süpürmek için belden eğilmektense, dizlik kullanarak bir dizinizin üzerine çökün.jw2019 jw2019
Belki başka bir atlet daha genitalinin fotoğrafını gönderir. Ön kapaktaki pisliği süpürmek için.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Jemmy yulaf ezmesini, yalnızca yemek yemeye odaklı bir pirana gibi silip süpürmekle meşguldü; henüz gidememiştik.Literature Literature
Üst kattan, pırıl pırıl evin yerlerini süpürmekte olan Hazelle'in sesi geldi.Literature Literature
Yapmak zorunda olduğun bütün şey zemini süpürmektir.tatoeba tatoeba
201 sinne gevind in 7 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.

Beskikbare vertalings

mis_qab
Al Bakiyye
ar
Arabies
hy
Armeens
rup
Aroemeens
av
Awaars
az
Azerbeidjans
be
Belo-Russies
my
Birmaans
br
Bretons
bg
Bulgaars
cv
Chuvash
crh
Crimean Tatar
quz
Cusco Quechua
da
Deens
de
Duits
en
Engels
eo
Esperanto
et
Estnies
fi
Fins
fr
Frans