perezosa oor Turks

perezosa

adjektief

Vertalings in die woordeboek Spaans - Turks

tembel

adjektief

Todo el mundo tiene tendencia a ser perezoso.
Herkes tembel olma eğilimindedir.

Soortgelyke frases

Perezoso de tres dedos
Üç parmaklı tembel hayvanlar

Evaluación perezosa
Tembel değerlendirme

perezoso
miskin · tembel · tembel hayvan · tembelhayvan · uyuşuk

voorbeelde

Soy ambos, perezoso y predatorio.
Hem tembel, hem de çapkınım.

El que salte ese sumidero se queda con el perezoso.
Tamam, sizden biri şu alanı geçerse, tembel hayvanı siz alırsınız.

Así que no importa cuan perezosos se sientan ahora, no estás realmente, intrínsicamente, no haciendo nada.
Kendinizi ne kadar tembel hissederseniz hissedin, özünde hiçbir şey yapmıyor değiliz.

Él es un perezoso, loco, afligido, bueno para nada, vagabundo.
Tembel bir kemik torbası.

Me gradué, obtuve mi título de maestra y me casé con un perezoso.
Tabi, mezuniyet, Bende öğretmenlik diploması aldım, ve şimdi tembel Bones Jones ile evliyim.

Estoy revisando el informe de mi agente de la misión de Dion Stavros, y quería echar un vistazo a las fotos de la escena del crimen, pero tu perezoso culo no las ha subido al servidor aún.
Dion Stavros görevindeki ajanımın raporunu inceliyorum ve olay yeri fotoğraflarına bakmak istedim ama tembel kıçın onları daha sunucuya yüklememiş.

El perezoso Director se fue, como querías, y la mentirosa Go Eun Chan se fue también
Nasıl yani?Tembel müdür Hong gitti, istediğin gibi ... Ve yalancı Go Eun Chan da gitti

Tonto perezoso.
Seni tembel herif.

¿Es muy perezosa?
Çok mu tembel?

Estos perezosos terrestres vivieron bien durante varios millones de años.
( ADAM ) Yer tembel hayvanları milyonlarca yıl geliştiler ve oldukça başarılıydılar.

Nuestra fe podría tambalearse y podríamos hacernos indolentes, es decir, hacernos perezosos y dedicarle menos de lo que podemos a Dios (Heb.
İmanımız zayıflayabilir, ‘gevşek davranmaya’ ve Yehova için koşullarımızın elverdiğinden daha az şey yapmaya başlayabiliriz (İbr.

Este año el Dr. Kelso se había vuelto un poco perezoso.
Dr. Kelso bu sene biraz tembelleşmişti.

¿Por qué te esfuerzas tanto por hacer que me piensa que eres un idiota perezoso?
Neden tembel bir salak olduğunu düşünmem için bu kadar çaba sarf ediyorsun?

Quiere decir que es perezoso
Bu onun tembel olduğunu gösterir

De los mortales que recurrir a la mirada sobre él cuando cabalga las nubes perezoso ritmo
Tembel- pace bulutlar bestrides zaman ona bakışları geri düşmek ölümlülerin

¿Un oso perezoso trabajando?
Yumuşak ayıların çalıştığını bilmiyordum.

¡ Mira lo que le estás haciendo a tu madre, perro perezoso!
Bak anneni ne hale soktun, tembel piç kurusu seni!

“El perezoso se muestra deseoso —afirma Salomón—, pero su alma nada tiene.
Süleyman “tembel adamın canı çeker, ve bir şey yoktur; fakat çalışkanların canı semiz olur” der.

Lástima que un hombre de tanto talento sea tan perezoso.
Bu kadar yetenekli bir insanın bu kadar tembel olması ne kötü.'

En la medida en que creemos que esa gente, nuestros propios vecinos, son egoístas, estúpidos o perezosos, entonces no hay esperanza.
İnsanların, kendi yakın komşularımızın, bencil, aptal ya da tembel olduğunu düşündüğümüz sürece umut yoktur.

¿Por qué me has hecho tan perezoso
Neden bana bu fırsatı verdin?

Perezoso?
Tembel?

Algunos pueden seguir el rastro guiados por el olor o el sonido, pero tienen fama de ser perezosos.
Bazıları ses ya da koku ile iz sürebilir, ama tembel oldukları söylenir.

¡ Levántate, judío perezoso de mierda!
Ayağa kalk, tembel Yahudi domuzu!

Y la segunda cosa que aprendí es que a la gente que siempre va corriendo y estresada le puede ser útil imitar a cierto grado el relajado paso del perezoso y su calmada naturaleza. (Colaboración.)
Onun telaşsız hayatından ayrıca şu dersi çıkardım: Hayatımız koşuşturmayla geçiyor ve sürekli stresle boğuşuyorsak tembelhayvanı biraz olsun örnek almaktan yarar görebiliriz. (Yazara teşekkür ederiz.)