mainos oor Turks

mainos

[ˈmɑino̞s] naamwoord

Maksettu, ei henkilökohtainen ilmoitus, jota sponsori esittää jossain joukkoviestimessä tehden itsensä tunnetuksi.

Vertalings in die woordeboek Fins - Turks

ilan

naamwoord

Pane uusi mainos lehteen, kun sinulla on rahat.
Parayı alınca başka bir ilan daha verirsin gazeteye.

duyuru

naamwoord

reklâm

naamwoord

Se mainos on minun ja Mitchin!
Bu reklâm Mitch'le benim olacak!

reklam

naamwoord

Vuoden suurin mainos projekti, ja ainoa maksettu liite mikä on sinun vastuulla.
Senenin en büyük reklam satışı ve yazı kadrosunun üzerinde çalıştığı tek paralı proje.

Soortgelyke frases

animoitu mainos
animasyonlu reklam

ladattu mainos
reklam yükleme

napsautettava mainos
geçişli tıklatma

voorbeelde

Vuoden suurin mainos projekti, ja ainoa maksettu liite mikä on sinun vastuulla.
Senenin en büyük reklam satışı ve yazı kadrosunun üzerinde çalıştığı tek paralı proje.

Nopeasti, mainos loppuu pian.
Acele et, reklamlar bitmek üzere.

Mainos on Donald Greenleafin hyväksymä.
Ben Donald Greenleaf ve bu mesajı onaylıyorum.

Onko tämä se mainos?
Reklam mı bu?

Mainos.
Sadece bir reklam.

Esimerkiksi Hongkongissa eräs mainos yllyttää: ”Jos jo omistat ison auton, hanki tämäkin auto”, tilankäytöltään tehokkaampi malli.
Örneğin, Hong Kong’daki bir reklam şu uyarıda bulunmuştur: “Halen büyük boy bir otomobile sahipseniz, (daha küçük olan) bu tip bir otomobile de sahip olunuz.”

Iso mainos.
Büyük bir ilan.

Mainos - miehen unelma amerikkalaistytöstä.
Genç, temiz yüzlü büyük yazarların Amerikan kızı tasvirlerine benziyor.

CtPaTownin mainos tepsi!
CtPaTown reklamı işe yaradı!

Olin mainos- ja levityspuolella
Bir süre reklam bölümünde çalıştım

Vanhin painettu mainos
En Eski Basılı Reklam

Ensimmäinen sähköposti on mainos Discretialta.
İlk e-posta bir Discretia reklamı.

Se on se super-surullinen Sarah McLaughlin mainos!
Yine o çok acıklı Sarah McLachlan reklâmı!

Yksi sinnikäs mainos-botti.
Evet sürekli olarak bir reklam botu var.

Ei ihan Targetin mainos, mutta...
Target reklamları kadar değil ama...

Pane uusi mainos lehteen, kun sinulla on rahat.
Parayı alınca başka bir ilan daha verirsin gazeteye.

Mainos on luotu teitä varten.
Hayır, bu orijinal.

Se oli mainos, joka tehtiin vuosikymmeniä sitten.
Gördüğün şey onlarca yıl önce kaydedilmiş bir reklamdı.

Ei paras mainos Castlelle.
Castle için pek iyi bir reklam olmayacak.

Mainos kuitenkin toimi, ja tulee toimimaan taas.
Demem o ki, o reklam işimize yaramıştı ve yine yarayacak.

Olen pahoillani, että mainos ei kelpaa, - mutta me teimme sen vain, koska te hyväksyitte sen.
Ayakta kalıp mutsuz olduğun için üzgünüm, ama biz sadece fotoğrafa uyduk çünkü adamların bunu onayladılar.

Hän on kuin mainos moraalittomalle teknovaltiollesi.
O sizin banka hesaplarınızdaki bir imza.

Tämä on oikea mainos.
İşte, millet, reklam böyle olur.

Siinä se mainos on.
Alın size reklam.

Et sinäkään ole mikään mielenterveysjulisteen mainos.
Sen de kafa sağlığı poster çocuğu sayılmazsın.