balista oor Fins

balista

Vertalings in die woordeboek Turks - Fins

ballista

naamwoord

Balista

Vertalings in die woordeboek Turks - Fins

Ballista

voorbeelde

Balistik kurşunların Narkotiğin iki yıl önce Palmdale' de yaptığı bir...... baskında ele geçirilen silahtan çıktığını söylüyor
Luodit olivat aseesta...... joka oli takavarikoitu DEA: n huumeratsiassa Palmdalessa

Balistik yelek ve kask karbon-zırh levhalarla güçlendirilmiş ve şekillendirilmiştir. Ve hücresel telsiz iletişimi eklenmiştir.
Luotiliivi ja kypärä, jotka on vahvistettu panssarileyyillä - sekä kännykkä - ja radioviestintä.

Balistik merminin 0.5 kalibrelik olduğunu doğruladı.
Ballistiikan mukaan luoti on.50-kaliiperinen.

Kurşun parçası 38liğe ait, Ama sistemde balistik kaydı yok.
Hylsy on.380-kaliiperinen, mutta ballistiikka ei tuottanut tuloksia.

Balistik raporu, havuzda bulunan silahın, John Christow'u öldüren silah olmadığını kanıtlıyor.
Altaassa ollut ase ei ollut se, jolla Christow ammuttiin.

Balistik laboratuvarından gelen sonuca göre daha önceki üç olayda... kullanılmış olan 32 kalibrelik silah, dün geceki metro... cinayetinde de kullanılan silahtır.
Ballistiikan laboratoriomme on varmistanut - että samaa.32 pistoolia, jota käytettiin edellisissä murhissa - käytettiin myös eilisiltana metron ampumatapauksessa.

Evet, balistik olarak büyük bir kalibre değil ama çivi çakmak için yeterli.
Ammuksissa ei mikään iso, mutta riittää naulaamiseen.

Başbakan, balistik füze kalkanı kurma çabanızı tamamıyla destekliyor. Tabii Birleşik Devletler ile birlikte Avrupa'yı da içine alırsa.
Pääministeri tukee ohjuskilpeänne kunhan se kattaa Yhdysvaltain lisäksi myös Euroopan.

Sizlere, balistik füze denizaltisi Red October' i takdim ederim
Luovutan teille ohjussukellusvene Punaisen Lokakuun

Balistik laboratuvar sonuçlarını bugün istiyorum!
Haluan tuloksia ballistiikkalaboratoriolta tänään!

Scoletti'nin avukatları Abby'nin balistik sonuçlarına bakması için birini gönderecek.
Scolettin väki tarkistaa Abbyn ballistiikkakokeet.

İtiraf, silah, balistik raporu her şey elimizde ve Afrikalı doktor zırvaları da hiç sikimde değil.
Meillä on tunnustus, ase ja luotien lentorata täsmää, enkä välitä paskaakaan siitä kirurgista.

Balistik, kurşunların Webley bir beylik tabancaya ait olduğunu söylüyor.
Ballistiikan mukaan ne ovat Webley ― palvelusrevolverista.

Terminal balistik, bir merminin hedefini vurduğunda...... yarattığı hasarı inceleyen bilim dalıdır
Ballistiikka kertoo siitä, kuinka luoti osuu kohteeseensa ja mitä vahinkoa se saa aikaan

Diğer iki ölüm ve Kresson kızı için yapılan cinayetlerde, bunların aynı silahla yapıldığını... belirten balistik raporun var.
Ballistiikka täsmää Kressonin jutussa ja niissä kahdessa raadossa taloilla, missä Barksdale hengailee.

Nick Bodeen'in personeliniz Michael Elliot tarafından öldürüldüğünü kesin olarak ispatlayan balistik ve dinleme kanıtlarımız var.
Todisteet ballistiikasta ja salakuuntelusta osoittavat että Nick Bodeen murhasi alaisenne Michael Elliotin.

" Ön balistik raporu.
" Alustava ballistiikkaraportti.

Balistik inceleme için silahınızı almak istiyoruz.
Haluaisimme aseenne ballistiikan tutkimusta varten.

İsa’nın ‘göklerin kudretleri sarsılacaktır’ demesine uygun olarak savaş uçakları, roketler, kıtalararası balistik füzeler ve benzeri araçlar okyanusları ve kıtaları aşarak düşman hedeflerini vurabilecek güçtedir.
Jeesuksen sanojen mukaisesti ’taivaitten voimat ovat järkkyneet’, sillä sotilaslentokoneet, raketit, ballistiset ohjukset ja muut niiden kaltaiset voivat kiitää läpi avaruuden, yli valtamerien ja mannerten ja osua viholliskohteisiin.

Balistik onu enseler.
Ballistiset todisteet musertaisivat hänet.

Balistik raporunu oku.
Lue se saatanan ballistiikkaraportti.

Balistik.
Ballistiikka.

Clarissa' dan kıtalar arası balistik bir füze olarak söz edebiliriz
Ei, Clarissan tapauksessa se on enemmänkin mannertenvälinen ohjus

Kurşunun balistik raporu mu?
Toitko luodin tiedot?

2,000 yıllık balistik bilimine, sadece o topu bir kereden fazla ateşleyeceksen ihtiyacın olur.
2000 vuoden ballistinen tiede soveltuu vain, jos tykkiä pitää käyttää enemmän kuin kerran.