Sıfat oor Armeens

Sıfat

Vertalings in die woordeboek Turks - Armeens

ածական

Adjective Noun noun
“Duygudaş” olarak tercüme edilen Yunanca sıfat, temelde “beraber acı çeken” anlamına gelir.
Հունարենից թարգմանված «ցավակից» ածականը բառացի նշանակում է «տառապել միասին»։
wikidata

Geskatte vertalings

Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings

sıfat

/sɯ'fat/ naamwoord
tr
bir isim veya zamirin anlamını değiştiren veya onu tarif eden kelime.

Vertalings in die woordeboek Turks - Armeens

ածական

naamwoord
tr
bir isim veya zamirin anlamını değiştiren veya onu tarif eden kelime.
“Duygudaş” olarak tercüme edilen Yunanca sıfat, temelde “beraber acı çeken” anlamına gelir.
Հունարենից թարգմանված «ցավակից» ածականը բառացի նշանակում է «տառապել միասին»։
omegawiki

ածական անուն

Dbnary: Wiktionary as Linguistic Linked Open Data

Geskatte vertalings

Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings

voorbeelde

Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Aynı şekilde, İbranice Kutsal Yazıların orijinal metninde putlar için çoğu kez “pislik” anlamına gelen bir sıfat kullanılmaktadır.
Շրջանի դատավոր Մարտին Թ. Մենտոնը, որը նախանձախնդիր կաթոլիկ էր, 1918թ. հուլիսի 1-ին մերժեց գրավով ազատելու երկրորդ միջնորդությունը։jw2019 jw2019
İsa onlarla “bu nesil” hakkında konuşurken olumsuz sıfatlar kullanmadığından, elçiler kendilerinin ve diğer öğrencilerin “bütün bunlar oluncaya dek” geçip gitmeyecek olan ‘neslin’ bir kısmı olduklarını şüphesiz anladılar.
10 Եվ այդ ժամանակ ճշմարիտ Աստծու տապանակը նրանք ուղարկեցին Ակկարոն+։jw2019 jw2019
“Hakiki” sıfatı yerindedir, çünkü diğer milyonlarca kişinin gösterdiği iman türü safdilliğe benzer; başka sözlerle onlar geçerli bir temel ya da neden olmaksızın inanmaya hazır olmuşlardır.
Գլխուղեղի կեղեւում ուղեղի արտաքին շերտի նեյրոնների մեծամասնությունը ուղղակիորեն միացած չէ մկաններին եւ զգայական օրգաններին։jw2019 jw2019
(b) Yehova’nın çok sayıdaki meleğin Yüce Komutanı sıfatıyla bulunduğu konum, O’nun Yönetici olarak hikmetini nasıl kanıtlar?
7 Մանասեի սահմանը ձգվում էր Ասերից մինչեւ Մաքմեթաթ+, որը Սյուքեմի+ դիմացն է. սահմանը գնում էր դեպի աջ՝ այն կողմը, որտեղ Էն-Թափուայի բնակիչներն էին ապրում։jw2019 jw2019
ÇOĞUMUZ büyüleyici sıfatını bir keçiyi tarif etmek için kullanmayız.
Հատկապես 1949-ից հետո այնտեղ դաժանորեն ճնշում էին նրանց, ովքեր փորձում էին Աստվածաշունչ ուսումնասիրել «Դիտարան ընկերության» հրատարակությունների միջոցով։jw2019 jw2019
Ayrıca “büyük”, “küçük”, “eski” ve “yeni” gibi yakınındaki kelimeler de büyük ihtimalle sıfatlardır.
1925-ին Հիշատակի երեկոյին ներկա էր 4185 հոգի, եւ նրանց մեծամասնությունը, ինչպես այն ժամանակ ընդունված էր, օգտվեց խորհրդանիշներից։jw2019 jw2019
Gruptan sorumlu olan birader ihtiyarsa “grup gözetmeni”, hizmet görevlisiyse “grup görevlisi” sıfatıyla gruba önderlik edecek.
Արդյոք այդ դեպքում ստորին ատյաններում անկողմնակալ վճիռ կկայացվե՞ր։jw2019 jw2019
Mezmur 23:1-6 Yehova Büyük Çoban sıfatıyla, Kendisine tapınan koyun benzeri insanlardan oluşan toplumu nasıl özenle korur?
Վեց տարի անց, երբ եղբայր Ռասելն այցելեց Նորվեգիա՝ համաժողովի, հատուկ քայլեր ձեռնարկվեցին մարդկանց այդ միջոցառմանը հրավիրելու համար, եւ ներկաների թիվը կազմեց մոտ 1200 հոգի։jw2019 jw2019
Bu kitabın peygamberlik niteliğindeki yapısı ve yüksek düzeydeki simgesel dili göz önüne alınarak “apokaliptik” sıfatı, Mukaddes Kitabın Vahiy bölümünün yazılmasından çok önce başlamış bir edebiyat biçimi için de kullanılmaya başlandı.
Այդպիսի հակառակության բախվեց Ֆուայուպոլու Պելեն Արեւմտյան Սամոայից։jw2019 jw2019
“Duygudaş” olarak tercüme edilen Yunanca sıfat, temelde “beraber acı çeken” anlamına gelir.
1930-ականներին Մեծ Բրիտանիայից, Գերմանիայից, Ավստրալիայից եւ Նոր Զելանդիայից ռահվիրաներ եկան Թաիլանդ (այն ժամանակ՝ Սիամ), որ քարոզեն բարի լուրը։jw2019 jw2019
Bu sıfatı sık sık kullanarak, günahkâr ve kusurlu insanların da Yehova’yla sıcak ve güven dolu bir ilişkiye sahip olabileceğini gösterdi.
Ընդհակառակը՝ անվերջ կյանքի գաղափարը համապատասխանում է այն ամենին, ինչը որ Ստեղծիչն առաջարկել էր մեր նախածնողներին՝ Ադամին ու Եվային։jw2019 jw2019
AnaBritannica ansiklopedisine göre papanın resmi sıfatlarından bazıları şunlardır: “Roma piskoposu, İsa Mesih’in vekili (vicarius), Havarilerin başının (Aziz Petrus) ardılı.”
Կարլետոն եւ Ֆլորա Նիկոլսները։jw2019 jw2019
Bu özellikle şimdi yaşamsal önem taşır, çünkü İsa Mesih’in Kral olarak hazır bulunduğu dönemdeyiz ve Tanrı’nın tayin ettiği Hâkim sıfatıyla hüküm vereceği gün yakındır.—Matta 24:3; 25:31, 32.
Աստծու հանդեպ սերը ճշմարիտ քրիստոնյաներից պահանջում է ոչ միայն նրա պատվիրաններին հնազանդվել ու մերձավորին սիրել, այլեւ չսիրել աշխարհի բարոյազուրկ եւ նյութապաշտական կենսակերպը։jw2019 jw2019
Aksine Kutsal Kitapta onunla ilgili şunu okuyoruz: “Mesih sıfatıyla kınanmayı Mısır hazinelerinden daha büyük bir zenginlik saydı; çünkü verilecek ödülden gözünü ayırmıyordu” (İbr.
Տառերի հաջորդականությունը գենում ծածկագրված տեղեկագրություն է կամ նախագիծ, որը թելադրում է, թե ինչ տիպի սպիտակուց պետք է կառուցվի։jw2019 jw2019
9 Yehova’nın gücünü ortaya koyma yollarından biri de Evrenin Egemeni sıfatıyla sahip olduğu yetkidir.
Մինչ ծնողները ուսումնասիրում էին, երեխաներին հաճախ թույլ էր տրվում խաղալ։jw2019 jw2019
Bu unvan O’nun, güçlü meleklerden oluşan örgütlü devasa bir ordunun Komutanı sıfatıyla sahip olduğu kudretli konumu betimler.
Ուստի տարտարոսը այդ ապստամբ հրեշտակների ծայրաստիճան նվաստացած վիճակն է։jw2019 jw2019
Kayıt, Terah’ı ailenin atası sıfatıyla onları Ur’dan çıkaran kişi olarak gösterdiğine göre, Terah onlarla gitmeyi seve seve kabul etmiş olabilir.
Ընձառյուծի նման դարան պիտի մտնեմ ճանապարհի մոտ+։jw2019 jw2019
Şimdi Kutsal Kitaptaki peygamberlik sözlerinden dördünü inceleyelim ve İsa peygamberin geçmişte yaptıklarına bakarak, Tanrı’nın gökteki Krallığının Kralı sıfatıyla dünya çapında neler başaracağını görelim.
Մյուս կողմից կային անհատներ, ովքեր մտածում էին, որ ամենակարեւոր բանը, այսպես կոչված, քրիստոնեական վարքագիծ զարգացնելն է, որպեսզի նրանք արժանի կլինեն՝ Քրիստոսի հետ Թագավորությունը ժառանգելու։jw2019 jw2019
Ayrıca Yuhanna İsa’nın Mesih olduğunu, yeryüzüne gelmeden önce de var olduğunu ve iman edenlere kurtuluş sağlamak için Tanrı’nın oğlu sıfatıyla insan olarak geldiğini açıklarken belli ki onların sahte öğretileriyle savaşıyordu (1:1, 2; 2:22; 4:2, 3, 14, 15).
Սայգոն (այժմ՝ Հոշիմին) քաղաքն ամբողջությամբ քարոզելուց հետո նա սկսեց անգլերենի դասեր տալ, որպեսզի գներ միհին ավտոմեքենա՝ երկրի հյուսիսային շրջաններ հասնելու համար։jw2019 jw2019
Hizmeti sırasında bu hakikatin, Mesih sıfatıyla kendisinin Kralı olacağı gökteki Krallık aracılığıyla Yehova’nın egemenlik hakkının doğrulanacağı gerçeğiyle bağlantılı olduğunu açıkladı.
Զարմանահրաշ երեւույթ է այն, որ, չնայած թանգարանային այս բնագիր մագաղաթի հնությանը՝ ավելի քան 2 000 տարի, այնուամենայնիվ, նրա բովանդակությունը խիստ մոտ է Աստվածաշնչում գտնվող տեքստին՝ թե՛ եբրայերեն լեզվով, եւ թե՛ բնագրից արված թարգմանություններում»։jw2019 jw2019
+ 5 Musa, O’nun tüm evinde hizmetçi+ sıfatıyla sadıktı; onun hizmeti ileride açıklanacak şeylere+ dair bir tanıklıktı. 6 Mesih ise O’nun evi üzerinde bir Oğul+ olarak sadıktı.
Այդ եղբայրներից մի քանիսը անցել էին «Գաղաադ» դպրոցի հնգամսյա դասընթացը, իսկ մյուսները՝ ոչ։jw2019 jw2019
(Resullerin İşleri 3:15; 10:40) Bu çok önemli eylemle, sadece Oğlunun sadık hizmetini ödüllendirmekle kalmamış, ona Kendi Başkâhini sıfatıyla kurtarıcılık görevini tamamlaması için fırsat da vermişti.
Ռեյմոնդ Սթրիթում գտնվող բանտը (Բրուքլին, Նյու Յորք), որտեղ եղբայր Ռադերֆորդը եւ նրա մի քանի ընկերակիցները անցկացրին յոթ օր իրենց դատավճռից անմիջապես հետոjw2019 jw2019
Petrus büyük sorumluluklar almış olsa da, Kutsal Kitabın hiçbir yerinde kendini cemaatin başı olarak gösterdiğini ve bu sıfatla tüm Hıristiyanlar adına kararlar verdiğini okumayız.
Երբ եղբայր Ռադերֆորդը բեմ բարձրացավ (այն ժամանակ նա արդեն 70-ն անց էր), երեխաները դիմավորեցին նրան ուրախ բացականչություններով ու բարձր ծափահարություններով։jw2019 jw2019
3 İbraniler 3:5’te Musa’nın bir “hizmetçi sıfatıyla sadık” olduğu bildirilir.
Այս երկու վարկածներից ո՞րն է ճիշտը։jw2019 jw2019
24 sinne gevind in 5 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.