Özgürlük Evi oor Sweeds
Özgürlük Evi
Vertalings in die woordeboek Turks - Sweeds
Freedom House
Geskatte vertalings
Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings
voorbeelde
Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Sen beni özgürlüğümden evimden insanlğımdan kopardın.
Hur är det med sex?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Özgürlükün evinin önünde geçerler Bağımsızlıkın holunda
Har du några minnen av din farfar före olyckan?opensubtitles2 opensubtitles2
Eğer 18 yaşına geldiğimde bana daha fazla özgürlük vermezlerse, evden ayrılacağım!”
NOx conc, COconc, HCconc, NMHCconc = genomsnitt av bakgrundskorrigerade koncentrationer (ppm) från hela provcykeln och bestämda genom integrering (obligatorisk för NOx och kolväten) eller mätning efter uppsamling i påsejw2019 jw2019
Konuşma özgürlüğü hareketine ev sahipliği yaptı.
– Herr talman, mina damer och herrar! Till skillnad från Douglas Alexander, som är mycket ung och mycket entusiastisk, är detta parlament inte alls tillfreds med de uttalanden som Condoleezza Rice har gjort – varken med det som hon har sagt eller, framför allt, med det som hon valde att inte säga.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Özgürlük Çanının " Ev " inin önünden geçmek.
Motsvarande de handlingar som krävs i värdmedlemsstatens lagstiftningOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Demek evin Özgürlük Adası' nda
Inspektör Batista måste förflyttasopensubtitles2 opensubtitles2
Bir ölçüde özgürlüğün olsa bile evdeki kuralların, senin yaşına göre olmadığını düşünebilirsin.
Med andra ord, hur kan vi förhindra ett ryskt veto?jw2019 jw2019
Amerika, özgürlüğün ve kölelerin evi olan bir ülke.
Vi väntar på bombkillarna, tar en cappuccinoOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ama Phillip'e tüm Showalterları Özgürlük Günü için eve beklediğimi söyle.
Det var ingen jävla olycka!OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Onu şirketin limuzininde eve bırakma özgürlüğümü kullandım.
darunavir/ritonavir (mg) # b. i. dOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bizse evimiz, ailemiz özgürlüğümüz için savaşıyoruz.
Vi ses senareOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Evde Konuşma Özgürlüğü—Tiktakları Duyulan Bir Saatli Bomba mı?
Rensa all text från sessionsfönstretjw2019 jw2019
O hâlde özgürlüğümüzü kazanmalı ve seni evine, onlara göndermeliyiz.
Kumulation med ULT och gemenskapenOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
15 Resuller gibi bugün Yehova’nın Şahitleri de özgürlükleri olan her yerde “evden eve” giderek “iyi haber”e layık olanları arıyorlar.
Om röstkommunikationssystem inte är tillgängliga, och om röstkommunikation inte är möjlig eller är av dålig kvalitet, måste kommunikationen säkerställas med hjälp av alternativa systemjw2019 jw2019
Adam karısına Mukaddes Kitabı incelemek üzere daha çok özgürlük tanıdı ve ailesini eski evlerine geri götürmeye karar verdi.
Vad hände med " She loves You "?jw2019 jw2019
Evden dışarı çıkma özgürlüğü verildiği zaman birçok kez kendisine çok kötü zarar verdi.
Kanske.DefinitivtOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
4 Hatta faaliyetimizin yasaklandığı ülkelerde bile kardeşlerimiz, ihtimal işlerini, evlerini ve özgürlüklerini bile kaybetmek pahasına, şiddetli zulme rağmen vaaz etme işine canla başla katılmaktadırlar.
Det är mitt jobb att se till att hon stannar därjw2019 jw2019
Bir araya gelerek ya da evden eve vaaz ederek tapınma özgürlükleri engellenmeye çalışıldığında yasal yollara başvurmuşlardır.
Jag är okej, jag är okejjw2019 jw2019
Seyahat ettiğimde bildiğim tüm özgürlük buydu, ama aynı zamanda içten içe eve dönmek gibiydi.
Vi aterkommerted2019 ted2019
Alma’yla oğulları sözü vaaz ederler—Zoramlılar ve diğer Nefili ayrılıkçılar Lamanlı olur—Lamanlılar Nefililer’e karşı savaş açar—Moroni, Nefililer’e koruyucu zırh giydirir—Rab, Alma’ya Lamanlılar’ın savaş stratejisini bildirir—Nefililer evlerini, özgürlüklerini, ailelerini ve dinlerini savunurlar—Moroni’nin ve Lehi’nin orduları Lamanlılar’ın etrafını çevirir.
Alla har ögon i nacken.- Jag var Tonys chaufförLDS LDS
Büyük ihtimalle bir gün evden ayrılacaksın ve daha fazla özgürlüğün olacak.
Inte ikväll, jag är tröttjw2019 jw2019
Bazıları bölünmüş bir evde yaşıyor ve iman etmeyen eşin talepleriyle özgürlüklerinin sınırlandığını görüyor.
Oh, viIken tur, här kommer pIogbiIenjw2019 jw2019
Evlerde toplantı yapan daha küçük dinler ise, hiçbir özgürlüğe sahip değildir.
PoIisen... har gett uppjw2019 jw2019
Özgürlük Anıtına gittim, ve Automatique Restoran' a gittim, ama ilk kez tipik bir Amerikan evindeyim
Jag sa extra ketchup- Det är där iopensubtitles2 opensubtitles2
33 sinne gevind in 11 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.