sakatlamak oor Sweeds

sakatlamak

Vertalings in die woordeboek Turks - Sweeds

lemlästa

Verb

Birini yakmak ya da sakatlamak gibi bir planım yok.
Jag ska inte lemlästa nån.

stympa

werkwoord

voorbeelde

Beni, Gill Hicks'i öldürmek ya da sakatlamak için yola çıkmamıştı.
Han var inte ute efter att döda eller lemlästa mig, Gill Hicks.

Birini yakmak ya da sakatlamak gibi bir planım yok.
Jag ska inte lemlästa nån.

Sanırım asıl amaç öldürmek değil sakatlamaktı
Jag tror att tanken var att lemlästa, inte att döda

Bir ülkede “çocuk askerlerin çoğu, kaçma girişiminde bulunan çocuk veya yetişkinlere işkence yapmak, onları sakatlamak veya öldürmek üzere emir almıştı.”
I ett land ”hade de flesta barnsoldaterna fått order att tortera, lemlästa eller döda barn och vuxna som försökte fly”.

Peytraud'un açtığı yaranın amacı korkutmaktı, sakatlamak değil.
Såren som Peytraud gav mig var för att skrämma mig, inte skada mig.

Bu anti-personel mayınlar düşman unsuru öldürmek değil, sakatlamak için tasarlanmıştır.
Dessa personminor är avsedda att stympa, inte döda.

Beni sakatlamak adına yarattığın ölümler neye dönüştüğünü ispatlamak için fazlasıyla yeterli oldu.
Dödsfallen du har orsakat för att slå ut mig visar vad du har blivit.

Peytraud' un açtığı yaranın amacı korkutmaktı, sakatlamak değil
Såren som Peytraud gav mig var för att skrämma mig, inte skada mig

Gezegendeki her canlının gizli şeytani bir anda serbest kaldı. Yağmalamak, sakatlamak ve intikam almak için Morbius.
Ingen fanns kvar som kunde hindra dem - från att döda.

Bir kötürümü sakatlamakla... ne diye uğraşayım?
Varfor skulle jag gora en krmpIing till en invalid?

Artık hep, kendilerine ihanet eden birini sakatlamakta tereddüt etmeyecek kadar hissizleşmiş suçlularla birlikteydim.
Jag umgicks regelbundet med förhärdade brottslingar som inte drog sig för att lemlästa den som svek dem.

Tıbbi, hatta estetik amaçlarla kesmekle, birçok gencin ve özellikle genç kızların yaptığı gereksiz yere kesmek veya sakatlamak arasında açık bir ayırım yapılmaktadır.
Det görs en klar åtskillnad mellan att skära för medicinska och även estetiska syften och det skärande och den stympning som tvångsmässigt utförs av många unga personer, i synnerhet tonåriga flickor.

Bu işin sakatlamak için yapılması çoğu zaman, profesyonel yardım gerektirebilen ciddi bir duygusal baskı ya da kötü muamelenin belirtisi olabilir.
Det senare är ofta ett symtom på svår känslomässig stress eller övergrepp och kan kräva professionell hjälp.