para
Definisie in die woordeboek Turks
para
/pɑˈɾɑ/
sinonieme
kazanç · kredi · nakit · pul · vakıf · varlık
grammatika
(Noun) declension of para
| singular (tekil) | plural (çoğul) | |
|---|---|---|
| nominative (yalın) | para | paralar |
| definite accusative (belirtme) | parayı | paraları |
| dative (yönelme) | paraya | paralara |
| locative (bulunma) | parada | paralarda |
| ablative (çıkma) | paradan | paralardan |
| genitive (tamlayan) | paranın | paraların |
para (definite accusative parayı, plural paralar) ;; declension of para
ast:para nds:para scn:para chr:para
| singular (tekil) | plural (çoğul) | |
|---|---|---|
| nominative (yalın) | para | paralar |
| definite accusative (belirtme) | parayı | paraları |
| dative (yönelme) | paraya | paralara |
| locative (bulunma) | parada | paralarda |
| ablative (ayrılma) | paradan | paralardan |
| genitive (tamlayan) | paranın | paraların |
Para
Prenteboek
voorbeelde
Advanced filtering
Abteilung ve bu tür örgütler Par-ti'nin kolunun doğal uzantılarıdır.Literature Literature
Bildiğiniz gibi, bir çanağa para atıyor ve bahis oynuyoruz.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Birdenbire bu para ihtiyacı da nereden çıktı?opensubtitles2 opensubtitles2
Ama para kazanmıyorsun Clarence.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Nakit para!OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ancak, Luther’in 1517’de endüljansı (günahların para karşılığında bağışlanmasını) protesto edişini de Chronologia’ya koyduğu için bu eseri Katolik Kilisesinin Yasak Kitaplar Listesine girdi.jw2019 jw2019
II. Korintoslular 4:7’ye göre sahip olduğumuz “hazine” (Tanrı’nın zengin eden maddi bereketleri; Tanrısal hizmet; kişinin yeti ve yetenekleri) demektir. [2, kd 10/90 s. 13 par.jw2019 jw2019
Geri verdim çünkü hiç kimsenin yaptığım şeyi para için yaptığımı düşünmesini istemedim -- istemiyorum.QED QED
Para falan istemiyorum.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Durumu tersine çevirip, benim onlara para ödememi talep edebilirlerdi.Literature Literature
BM savaş suçları savcıları, eski Bosnalı Sırp siyasi Momcilo Krajisnik için ömür boyu hapis isteminde bulunurlarken, bir Hırvat gazetecisi Çarşamba günü Lahey mahkemesine saygısızlıktan # bin avro para cezasına mahkum edildiSetimes Setimes
Arkadaşlardan bazılarıyla, bir araya gelip, para topladık ve bir koleksiyona başladık.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bu zor durumdan çıkmak için annesinden para isteyemezdi.Literature Literature
Eminim buna çuvalla para vermişsinizdir; orada, şehirde, adamın gözünün yaşına bakmazlar!”Literature Literature
Bunun için para istedi.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
” “... benim para üstü şoför bey!”Literature Literature
Belki hala para eder.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Şimdi, parayı bu çantanın içine koyacağız,” deri kulplu çanta para desteleriyle doluydu, “ve gideceğiz.”Literature Literature
Yani para birden bütün sorunlarının cevabı mı oldu?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Biraz para kaybettik demekten mi?opensubtitles2 opensubtitles2
Bilgi için para ödemediğimi söyledim.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
1873 - Kadın hakları savunucusu Susan B. Anthony, 1872 ABD Başkanlık seçimlerinde oy kullanmaya teşebbüs ettiği için 100 dolar para cezasına çarptırıldı.WikiMatrix WikiMatrix
Hiç para çalınmadı.tatoeba tatoeba
Hem para harcayıp hem de burada oturup size yalan söylemenin anlamı yok.Literature Literature
Dolandırıcılık ve zimmete para geçirme nedeniyle yargılanan Hiram Lodge'un karısı, bilanço defterimi tutamaz.OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
215 sinne gevind in 5 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.