figan oor Grieks

figan

Vertalings in die woordeboek Turks - Grieks

θρήνος

naamwoord
ro.wiktionary.org

Geskatte vertalings

Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings

voorbeelde

Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Onlarca yıl önce başlarına gelen felaket yüzünden bu kentin sokaklarında duyulan feryat ve “figan”lar artık işitilmeyecekti.
Θα περιμένω έξωjw2019 jw2019
diye inleyecek. Çiftçiyi yas tutmaya,+ ağıtçıları figan etmeye çağıracaklar.’
Τον έχουν ξύσειjw2019 jw2019
2:1-18) Fakat Meryem, oğlu İsa ile birlikte Mısır’a kaçıp Hirodes’in ölümüne kadar orada kaldığından, ağlayan ve figan eden analar arasında değildi.
Μπορεί να είμαι πόρνη, αλλά αυτό τράβηξε τον Νέιθαν σε μέναjw2019 jw2019
Bütün yerde figan eder insanlar,
Ξέρεις κανένα καλό μαγαζίjw2019 jw2019
Hıristiyan olmayanların, " feryat figan ", cehennemi boylayacakları günü iple çekiyorlar
Απ ' ό, τι φαίνεται, έχω ν ' αντιμετωπίσω μία μήνυσηopensubtitles2 opensubtitles2
Hıristiyan olmayanların, " feryat figan ", cehennemi boylayacakları günü iple çekiyorlar.
Όλα προκλήθηκαν απ ' τα όνειρά μουOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Şu fırın temizlenmek için feryat figan ediyor.
Πήγαινε στομπάνιο...... και φέρε ένα κουβά με αλατόνεροOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
(Romalılar 10:14, 15) ‘İnleyip figan eden’ ve ümitleri olmayan samimi insanlarla düzenli olarak temasta bulunduğumuzda, daha şefkatli ve duygudaş kişiler olacağız.—Hezekiel 9:4; Romalılar 8:22.
Είναι προς τιμή αυτών που διαχειρίζονται τους πόρους της γης μας το ότι βρίσκονται στην πρώτη γραμμή των εφαρμογών της σύγχρονης τεχνολογίας, η οποία συνέβαλε στην βελτίωση της ποιότητας και της ασφάλειας των τροφίμων.jw2019 jw2019
(İşaya 13:9) Günümüzün kötü insan toplumunda yapılan “bütün mekruh işlerden ötürü inliyip figan eden” kişiler için, Yehova’nın günü bir kurtuluş günü olacak.—Hezekiel 9:4.
Ήταν να σου αφήσω μήνυμαjw2019 jw2019
HIRİSTİYAN âleminde ve dünya çapında “yapılmakta olan bütün mekruh işlerden ötürü inliyip figan eden” kişilerin, bu kötü sistemin ne zaman sona erip yerine Tanrı’nın adil yeni dünyasının geçeceğini merak etmesi kadar doğal ne olabilir?
Μπορούμε λίγο ακόμα να περιμένουμεjw2019 jw2019
Hezekiel’in olayında bizzat Yehova, peygambere tomarı vermiş ve Hezekiel “onda mersiyeler, inilti ile figan yazılı” olduğunu görmüştü.
Τέτοιες εκδηλώσεις, όπως ηθικότητα ή αίσθηση του καθήκοντος, συνείδηση... υπήρχαν ακόμα και στις πρωτόγονες κοινωνίες, πολύ πριν το Χριστιανισμόjw2019 jw2019
(Hezekiel 3:1-3) Bugün bizler de, söylediğimiz Söz’ün ağıtlar, inilti ve figan oluşturmasına rağmen, Tanrı’nın habercileri olarak O’nun Sözünü ağzımızla söylerken tatlı bir imtiyaza sahip oluyoruz.
Κι αν δεν σταματήσεις να εισαι πλεονέκτης, θα πεθάνειςjw2019 jw2019
(Mezmur 73) Sonra da, Yeruşalim’in harap edilişi yüzünden figan edilir.
Για τους σκοπούς του παρόντος κανονισμού, ως μέλος του πληρώματος θαλάμου επιβατών νοείται το μέλος του πληρώματος, πλην των μελών του πληρώματος πτήσης, το οποίο ασκεί, προς το συμφέρον της ασφάλειας των επιβατών, καθήκοντα τα οποία του αναθέτει ο αερομεταφορέας ή ο κυβερνήτης στο θάλαμο επιβατών του αεροπλάνουjw2019 jw2019
Tomar “mersiyeler, inilti ile figan”la doluydu.
ΑΡΘΡΟ ΙΙΙ-# Ενόσω οι περιορισμοί της ελεύθερης παροχής υπηρεσιών δεν αίρονται, τα κράτη μέλη τους εφαρμόζουν σε όλους τους παρέχοντες υπηρεσίες κατά την έννοια του άρθρου ΙΙΙ-#, πρώτο εδάφιο, χωρίς διακρίσεις λόγω ιθαγενείας ή τόπου διαμονήςjw2019 jw2019
Zavallı yaşamlarınızın son günlerini yaşayacağınız... önümüzdeki birkaç gün, feryat figan sizi dünyaya getiren... o kahpe analarınızdan daha yakın olacağım.
Το καταλαβαίνειςOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
6 “Tanrımızın öç alma günü” hızla yaklaşırken, pek yakında duyacakları ‘ağıtları, inilti ile figanı’ tüm insan toplumuna söyleyebilmeleri için Yehova’nın Şahitlerinin yürekli olmaları gerekir.
Και η μαμά σου μαύρη σαν την σόλα του παπουτσιού μουjw2019 jw2019
2 Hıristiyan âlemindeki ahlak bozuklugu yüzünden “ağlayıp figan eden” tüm insanları bulmak için acil bir hizmete ihtiyaç var.
Όπως κι εμείες... δεν βλέπουμε τον Θεό, αλλά βλέπουμε την επιρροή του στον κόσμοjw2019 jw2019
Bazı insanlar feryat figan oldular. Bu insanlar, İndus yazısının bir dili yansıtmadığına inananlardı.
Του τη σπάει που τα κατάφεραQED QED
Bu 34 No’lu Gökteki Krallık Haberi, din adına yapılan iğrenç şeyler yüzünden inleyip figan edenler için özel bir mesaj taşıyordu.
Αν δεν ενδιαφέρεσαι, θα πάω κάπου αλλούjw2019 jw2019
7 Sen, Yehova’nın vaftiz edilmiş bir şahidiysen, herhalde bir zamanlar bu kötü sistemde var olan “bütün mekruh işlerden ötürü inliyip figan eden” biriydin.
Γιατί μούσκευα όποτε με κοίταζεςjw2019 jw2019
(Mezmur 37:11, 29) Onlar “yapılmakta olan bütün mekruh işlerden ötürü inliyip figan eden” insanlardır.
Φυσιολογικά, θέμα μικρής σημασίας, αλλά σε αυτήν την περίπτωση...... πρόκειται για τον μονάρχη μας τον Ερρίκο τον #οjw2019 jw2019
Peki, törenin ortasında feryat figan kaçmaya ne diyorsun?
Με ποιο τρόποOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bütün yaptığı onu dışarı atmak zorunda kalana kadar feryat figan ağlamaktı!
Είναι ώρα για μια τελευταία προσπάθειαOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ayrıca, “inliyip figan eden”ler aranmalı ve Büyük Çoban, Yehova Tanrı ve “iyi çoban” Mesih İsa’nın koruyucu rehberliği altına getirilmelidir.—Hezekiel 9:4; Yuhanna 10:11; Süleymanın Meselleri 18:10.
Η πίστωση αυτή προορίζεται να καλύψει αναλήψεις υποχρεώσεων του στόχου αριθ. # του ΧΜΠΑ που απομένουν να διευθετηθούν από την περίοδο προγραμματισμού # έωςjw2019 jw2019
Yedinci adama ‘şehrin içinden geç’ ve “onun içinde yapılmakta olan bütün mekruh işlerden ötürü inliyip figan eden adamların alınlarına işaret koy” denir.
Λαμβάνοντας ότι ιδιαίτερα ορισμένοι τοπικοί φορείς, όπως π.χ ο Δήμος Frosinone, έχουν μεγάλη ανάγκη χρησιμοποίησης των ευρωπαϊκών πόρων για την αξιοποίηση του κοινού πολιτιστικού χώρου με τις διαφορές και παραδόσεις του, ενθαρρύνοντας τη δημιουργία και την επαγγελματική κινητικότητα, την πρόσβαση και τη διάδοση της τέχνης και του πολιτισμού, μπορεί η Επιτροπή να γνωστοποιήσειjw2019 jw2019
104 sinne gevind in 7 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.