sesli mesaj oor Portugees

sesli mesaj

Vertalings in die woordeboek Turks - Portugees

caixa postal

Carlos'a ulaşmaya çalışıyorum ve süreki sesli mesaja yönleniyor.
Tenho ligado para o Carlos, mas cai na caixa postal.

correio de voz

naamwoord

Bu seferkinin sesli mesaja gitmesine izin vereceğim sanırım.
Vou deixar essa cair no correio de voz.

mensagem de voz

Ve her defasında bana defolup gitmemi söyleyen sesli mesajlar bırakıyor.
Em troca, ela me envia mensagens de voz me dizendo para ir me ferrar.

voicemail

Bunu sesli mesaj bırakarak söylemek istemiyorum o yüzden belki beni Maggie'nin telefonundan arayabilirsin.
Eu não quero fazer isto no voicemail, por isso talvez me possas apanhar no telefone da Maggie.

voorbeelde

Şüphlinin telefonu sesli mesaja yönleniyor.
O telefone celular do suspeito, cai direto na caixa postal.

Duymak isteyeceğiniz bir sesli mesaj var.
Tem uma mensagem que gostariam de ouvir.

Şey demek için arayacaktım, sesli mesaj bırakıyorum şimdi.
Estou ligando para dizer... Só para deixar um recado no seu telefone.

Bu Billy'nin sesli mesajı.
É o correio de voz do Billy.

Sesli mesaj kutusu hâlâ dolu.
A caixa postal ainda está lotada.

Sesli mesaj için teşekkürler!
Valeu mesmo pela mensagem de voz!

Arayanların sesli mesajlarını kimin alacağını ayarlayın.
Defina quem recebe o correio de voz dos autores das chamadas.

İyi de Oliver hiç bir sesli mesaj bulmadı bu da silinmiş olduğunu gösterir.
Oli não achou a mensagem, então foi apagada.

Bu sabah aldığı sesli mesajı dinleyin.
Ouça a mensagem que ela recebeu esta manhã.

Sesli mesaj çıktı.
Foi para o correio de voz.

Jesse beni sesli mesaja yönlendirdi.
Jesse acabou de me enviar uma mensagem de voz.

Bana son bir saat içinde, dört kere sesli mesaj göndermediğini söyle.
Diga que não me mandou pra caixa postal pela 4a vez na última hora.

Eriştik ki...... Yani Eric, sesli mesajlara erişti
Conseguimos...Quer dizer, Eric conseguiu aceder à caixa de correio

Bir ihtimal, bakıyorsundur diye sesli mesaj bırakıyorum.
Estou te deixando um recado caso você esteja vendo suas mensagens.

Her defasında sesli mesaja yönlendiriliyorum.
Seu celular vai direto para a caixa postal.

O sesli mesajlara inanacağımı mı sandın?
Que vou acreditar nas mensagens?

Şey, Harry cinayet gecesi pek çok dinlenip kaydedilmiş... sesli mesaj bırakmış.
O Harry foi simpático ao ponto de deixar uma mensagem de voz que foi ouvida e guardada na noite do homicídio.

Sesli mesaja yönlendiriyor.
Direto na caixa postal.

Gordon Hopewell'in sesli mesaj bölümündesiniz.
Você ligou para Gordon Hopewell.

Selam, Tirza'nın sesli mesajı.
Oi, aqui é a caixa postal da Tirza.

Ambulanstayken sesli mesaj bırakmış.
Ele mandou uma mensagem da ambulância.

Benim annem de sesli mesajla gelemeyeceğini söyleyip sevgilisi olduğunu bültenle duyurdu.
Bem, a minha mãe cancelou-o num voice mail... e contou que tinha um namorado numa circular... junta-te à equipa.

Size üç sesli mesaj bıraktım.
Eu deixei três mensagens na sua caixa postal.

Ve her defasında bana defolup gitmemi söyleyen sesli mesajlar bırakıyor.
Em troca, ela me envia mensagens de voz me dizendo para ir me ferrar.

O akşam bıraktığı sesli mesajda bunu itiraf etti.
Ele confessou na mensagem que deixou naquela noite.