yaralı oor Portugees

yaralı

Adjective

Vertalings in die woordeboek Turks - Portugees

ferido

naamwoord manlike

Tom acısına son vermek için yaralı atı vurdu.
Tom atirou no cavalo ferido para acabar-lhe com o sofrimento.

machucado

adjektief

O, yaralı bir adam buldu.
Ela encontrou um homem machucado.

Soortgelyke frases

Yaralı Yüz
Scarface

voorbeelde

O yaralı, generaldi
Era o General

Bir tane daha yaralı fare buldum.
Achei outro rato ferido.

Yaralıların bazılarının bağışıklığı vardı diğerleri de, dostum, değişiverdiler.
Sabe, alguns dos feridos eram imunes e outros, caramba, mudavam.

Yaralıydı kuşcağız.
Sim, ela estava doente.

Yaralı tepki vermiyor!
Temos uma pessoa inerte!

Ağır yaralı bir kişiye bakabiliriz dedim.
Eu disse que cuidaríamos de um só.

Önce yaralı olanlar binsin.
os feridos primeiro.

Yaralı mısın?
Ferido?

Yaralı savaş pilotlarını taşımak için.
A transportar os pilotos feridos.

Onu İrlanda'da bir kumsalda yaralı hâlde buldum.
Encontrei-o ferido, numa praia na Irlanda.

Sen yaralısın!
Você está machucado!

Senin kaplanın pençesi yaralıymış, ha?
O seu " Tigre " tem uma pata ruim.

Umarım yaralı falan değildir.
Esperamos Que ainda em bom estado?

Yaralı memurlar var.
Agente ferido.

Derimden başka yaralı bir yerim yok.
Não tenho nada partido, só o couro.

Hastane İrtibat Heyetindeki biraderlerle birlikte yaralı kardeşlerimize yardım ediyorlar.
Junto com os irmãos das Comissões de Ligação com Hospitais, eles prestam socorro aos irmãos feridos.

Bazıları hasta, bazıları yaralı.
Alguns estão doentes, outros feridos.

Yaralarıylaa sessizlik ve karanlıkta ilgilenmek isteyen yaralı bir hayvan gibi parlamıştı.
Vociferou como se fosse um animal ferido desejoso de cuidar das suas chagas em silêncio e na escuridão.

Tepeye ulaşan beş kişiden üçü yaralıydı.
Dos cinco homens entrincheirados na crista da colina, três estavam feridos.

Yaralı olan sensin.
Você está ferido.

İmparatorumuz yaralı!
Sua Majestade está ferido

10 Bununla ilgili Hezekiel 21:25-27’deki peygamberlik, Davud’un soyundan gelen son krala hitaben şöyle diyor: “Sen, İsrail beyi, son vaktin fesadı zamanında günü ermiş olan ağır yaralı kötü adam, Rab Yehova şöyle diyor: Sarığı kaldır, ve tacı çıkar; artık bu böyle olmıyacak.
10 Neste respeito, a profecia de Ezequiel 21:25-27, dirigida ao seu último rei davídico, diz: “No que se refere a ti, ó mortalmente ferido maioral iníquo de Israel, cujo dia chegou no tempo do erro do fim, assim disse o Soberano Senhor Jeová: ‘Remove o turbante e retira a coroa.

Yaralı mısın?
Está ferido?

Orada 12 yaralı subay ve mürettebat personeli var, hepsi de senden çok daha kötü durumda Garak.
Olha, eu tenho 12 oficiais feridos e tripulantes lá fora todos eles em pior estado que você, Garak.

Hastaneler ve metroların ilk yardım birimleri, yaralılarla dolmuş durumda.
Nos postos de auxilio do metrô, não cabem mais feridos.