pencere kalkanı
щипец
Kalkan oor Russies
Kalkan
Vertalings in die woordeboek Turks - Russies
Щит
Ben onun başı vurulmuş vücudunu bir kalkan olarak kullandım.
Я использовал его обезглавленное тело как щит.
Черноморский калкан
щит
ru
ручное, военное, оборонительное снаряжение, предназначенное для защиты носителя от холодного и метательного оружия
Ben onun başı vurulmuş vücudunu bir kalkan olarak kullandım.
Я использовал его обезглавленное тело как щит.
Geskatte vertalings
Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings
kalkan
tr
Tepede birleşen iki eğik dam arasında kalan üçgen yüzeyli dış duvar yüzü.
Vertalings in die woordeboek Turks - Russies
щит
ru
защитное снаряжение
Ben onun başı vurulmuş vücudunu bir kalkan olarak kullandım.
Я использовал его обезглавленное тело как щит.
защита
[ защи́та ]
Hepsi de bize kalkanın yerinde olduğu konusunda yeterli bilgiyi veriyordu.
По всем показаниям тепловая защита была на месте.
щипец
[ щипе́ц ]
камбала
Geskatte vertalings
Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings
Prenteboek
Soortgelyke frases
voorbeelde
Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Evet, çünkü kalkan eninde sonunda çökecek.
У меня всегда так былоOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Gördüğünüz gibi sıradan bir kalkan.
Он из... глубинкиOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Tehdit unsurları ortadan kalkana kadar, ofisi terk etmenizin iyi bir fikir olmadığını düşünüyor.
Не беспокойся об этомOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
"""Kalkan balığı, içine konduğu tabaktan her zaman daha büyüktür,"" diye yazar."
Эй, есть тут кто?Literature Literature
Kalkan eller görüyorum.
Это я, долбо_ бы!ted2019 ted2019
- Fakat, diye dehşetle itiraz etti ayağa kalkan asansör görevlisi, hanımefendi onun emrinde olduğumu biliyor
Ему нужен переводLiterature Literature
Dışıda gördüğünüz o büyük kalkan, onu koruyacak olan ısı kalkanı o.
Я ничего не сделалаted2019 ted2019
Cennete, ayağa ilk kalkan girer.""
Ты его никогда не достанешь из шкафаLiterature Literature
Ses kalkanı fikrini duydum.
Я остановил кровотечениеOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Mercedes firmasında, sistem çalışanını evdeyken rahatsız etmeye kalkan bir yönetici olursa onu engelliyor.
Нет, его здесь нетOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Silahları Goa'uld kalkan teknolojisini aşıp ana gemilerini yok edebiliyor.
Да, Ваше ВеличествоOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Seni canli kalkan olarak kullandi Penny.
Это нарушение условий освобожденияOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Her bir bölge, elleri arkadan bağlanmış ve ülkesinin ya da halkının adının yazılı olduğu bir kalkan taşıyan bir tutsakla temsil ediliyor.
А также палку и ниткуjw2019 jw2019
Kalkanı olmayı istediğim herkesi incittim.
А, что насчет остальных?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Isı kalkanı gücü% 10.
На твоем мозгеOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Eğer sen gerçekten iyi bir kardeş olsaydın Sammy'in onu kovmasına izin verip sonra da kalkan aletini bütün gün okşamazdın!
Я рад, что знал тебяOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Siz kalkana kadar bekleyebilirim.
Ты что, думал, я забуду?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
O büyük kasayı bir kalkan olarak kullanacaksın.
Вдруг, он сказал правдуOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bir kalkana ihtiyacım var.
Тоже чудесно звучитtatoeba tatoeba
Ben insanlığın diyarını gözeten kalkanım.
Разнесу твою башку на куски!OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Birilerinin başarılı doktorumuza kalkan bir yerleri var gibi.
Доброе утро, милыйOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bir grup asi kalkanı aşıp Endor'a indi.
Смотрите- ка, это шеф с чем- то важным и сильнымOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
‘Kalkanı yağlamak’ neden zorunlu hale gelir?
Дорогая, я не хотел.Когда ты говорил, что гоняешься за торнадо я думала, что это метафораjw2019 jw2019
Kalkanın yüzde 94'ü tam güneş ışığında.
Отлично поработалиOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Sırtında kalkan olan dinozor değil miydi?
Когда Я ж не курю!OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
206 sinne gevind in 6 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.